Bir süredir çok dik çıktı, her an düzeltme yapmaya başlar mı acaba diye çekindiğimiz BIST, bir gün önce yine ciddi bir geri çekilme başlatmışken, dün yine döndü. Hatta dönmek değil, bankaların önderliğinde adeta sıçrama yaptı. Bir anda yaşanan bu yükselişin tetikleyicisi yabancı bir kurumun öncesinde ciddi bir alımı yokken, bir anda bankaları ve tuprs gibi ana hisseleri alarak tek başına 3.6 Milyar civarı net alıma geçmesi oldu.
Şimdi bu alımların nedeni konuşuluyor. Bir gerekçe olabilecek Moody's açıklaması var! Moody's Ortodoks politikalar sürerse Türkiye'nin not artışları gündeme gelir. Ama her an politikalardan geri dönme riskleri de var demiş. Bizim de dikkat çektiğimiz, hatta Nağci Ağbal dönemini örneklediğimiz konuyu Moody's de dile getirmiş. Kademeli ve ağır bir süreçte de yapsalar, başlatılan politikaların sürmesi notun artışını getirir demiş. Ama kademeli düşük faiz artışları ile süren politika faizi artışı nedeniyle enflasyon daha uzun bir süre yüksek kalacak diye yorum yapmışlar. Bu yorumu kimbilir kaç kez yaptım ve anlattım.
Yükselişle ilgili farklı ama henüz onaylanmamış söylentiler de var. Dünya Bankası ve IMF ile ilgili görüşmeler şeklinde. IMF son tercih olacaktır. Ama Dünya Bankası kaynaklarına başvurmak sözkonusu olursa şaşırtıcı olmaz.
Diğer bir söylenti de, bir ara çok kullanılıp, sonra kapatılan Londra Swap kanallarının yeniden açılması için görüşmeler yapıldığı spekülasyonu da medyada yer alıyor.
İşte tüm bunların neticesinde ya da, farklı bir gelişmenin kulaklara üflenmesi nedeniyle dün çok sert bir yükseliş daha yaşadık. Tek kurumdan gelen alımlar olduğu ve aynı kurum benzer şekilde yaptığı alımlar sonrası aldıklarını üstten ya da alttan geri verebildiği için realize riskleri yine sürecektir.
Size devamlı yaptığım bir uyarıyı tekrarlayayım! Ekonomi, finansman durumumuz çok kötü. Zaten çok iyi değilken, 2021 sonu başlatılan para politikası değişimi sonrası TCMB rezervlerinin erimesi, karşılığında önlem olarak başlatılan KKM uygulamasının kendisinin çok riskli bir hal alması, ülkenin her alanda tam dolarizasyon yaşıyor olması nedeniyle ciddi bir sıkıntı içinde olduğumuz net. Bu nedenle zor durumun yarattığı çaresizlik olacağını söylediğim vergi salmak, zamlar yapmak şeklinde birçok tedbirin uygulanmasına neden oluyor. Şimdi de bu süreç bizi yukarıda söylenti olarak verdiğim her konuda yeni kararlar almak zorunda kalmamıza neden olabilir. Her alanda yapılan zamlar ve ek vergiler dağılan makro ekonomik dengemizi bir süre sonra toparlamak için olumlu gelişmelerdir. Ama halk ve çalışanların çok canının yanmasına, fakirleşmesine neden olur. Maalesef buna rağmen bu yönde gelişmeler sürüyorsa, siz içine düştüğümüz açmazın boyutunu iyice anlayabilirsiniz.
Neyse, durum bu. Zora düşünce tepki gösterdiğimiz bir çok yapılması gerekenleri yapmak zorunda kalmak ekonomideki kötüye gidişi tersine çevirebileceği için, yabancı alımları sürebilir. Ama benzer politika dönüşleri çok kez yapıldığı için de, huzurla konuşamıyorum.
Diğer bir uyarıyı daha yapayım! Eğer uluslararası kurumlarla bir takım finansman anlaşmaları yapılacak olursa, bunun ekonomiyi daraltan, hatta birkaç yıl büyümenin eksiye dönmesine, işsizliğin artmasına, şirket karlarının ilk andaki artışlar sonrası düşmesine neden olacağını bilmemiz lazım. Bu açıdan bakınca borsa için olumsuzdur. Ama bunlar yapılırsa, uzun süredir ülkeden devamlı çıkan yapancı yatırımcılar geri gelmeye başlar. Bu durumda yabancı açısından Dola rbazında hala düşük dediğimiz bir çok şirket ve sektör yükselmeye devam edebilir.
En zoru da burada zaten! Çünkü alımı yapan yabancılarsa, yerliler dirençlerde devamlı dökülürler. Bakalım açıklamalar ve glişmeler neler gösterecek göreceğiz. Bankacılık sektörü sektörü düşüncelerimiz zaten her yazımda söylüyordum ama bizim duymadığımız açıklamarı duyan tek bir elin hareketi daha ne kadar sürer, sürer mi, yoksa arada tersi de olur mu bilemiyorum. Bu ihtimallerin hepsi mümkün.
Bu süreçte iyi bilançolu hisseler daha güvenli olurlar. Bankalarda iyi bilançolar var. Holdinglerden sahol, kchol, aefes, aghol gibi bilançolarını açıklayanlarda özellikle sahol ve kchol için hala ciddi iskontolar olduğunu görüyorum. Bilanço değerlendirmelerimi yakından takip edebilirsiniz. Bazılarının bilançoları çok iyi ama fiyatlanmış oldukları için realizasyon riskleri olabilir. Teknik açık öngörülerimizde yer alan ama son bilançosu desteklemeyen kozal'ın gelen bilançosu yine çok iyi değil. Yani son çeyrek artışları iyi ama bilançoya göre iskonto yerine prim içeriyor. Ama nasıl algılanacak bilemiyorum. Pgsus, eregl zarar açıklamalarına rağmen yükselebiliyorlar biliyorsunuz. Sonrasındaki gelişmelerini bilenler çıkan bilançoların tersi işler yapabiliyorlar.
İşte böyle zor bir süreçteyiz. Yapabildiğimiz kadar yükselişten yararlanmaya çalışacağız. Döviz bazındaki endeks teknikleri öne çıkan bir dönemdeyiz. Dolar bazlı paylaşımlarımı bu nedenle bir süredir yapmaya başladım.
Hepinize sağlık ve bol kazanç dilerim.
Saygılarımla
Aydın Eroğlu
Stratejist
Finans Yazarı
www.borsaanalizci.com
Twitter: @aydineroglu_