ABD'de Slikon vadisinde başlayan kriz, teknoloji şirketlerini fonlayan Silicon Valley Bank ve Sinnature Bank'ın batmasına neden oldu. Arkasından da Silvergate Capital battı. Endişeler bununla sınırlı kalmayıp, devamında Credit Suisse'de de panik başlaması ve Credit Suisse hisselerindeki kayıpların %21.7'ye ulaşması nedeniyle işlemlere kapatılması ABD ve AB'de bankacılık sektöründe yeni bir iflas krizi mi başlıyor paniğini arttırmış durumda.
İşte bu nedenle ABD borsalarında bir ara %2, Almanya Dax'da % 3'e varan kayıplar yaşanması BIST'i de baskıladı. BIST'deki kayıp şu an için %1.60 civarlarında. Kısacası sadece BIST'e bakanlar sorunun sadece bizde olduğunu sanmasın.
Hemen bir bilgi daha vereyim! Zaman zaman yüksek enflasyona rağmen uygulanan suni düşük faiz politikası nedeniyle, bankalara düşük faizle devlet tahvili aldırılmasının risklerine dikkat çekiyordum. İşte bunun benzeri bir risk nedeniyle dışarıda bu banka batışları yaşanıyor.
Uzun zamandır topladıkları mevduatları düşük faizli devlet tahvillerine bağlamış olan bu bankalar, FED ve ECB'de yüksek enflasyon nedeniyle faiz artışları başlayınca zarar etmeye başladılar. Faizler düştükçe tahvillerin değeri artarken, faizler arttıkça da tahvillerin değeri düşer. Eğer zamanında aldığınız tahvil faizi şuankinden daha düşük kalırsa banka olarak bundan zarar edersiniz. İşte hal böyle iken, mevduat sahipleri paralarını çekmeye kalkınca, SVB Bank bu nakit ihtiyacını ellerindeki devlet tahvillerini yaklaşık 2 Milyar Dolar zararla satarak karşılamaya kalkışmış. Bu zarar duyulunca, çok daha fazla mudi parasını çekmeye kalkınca, banka dayanamayıp batışını açıklamış.
Kısacası suni faizler çok risklidir. Yüksek faizde belki ekonomi baskı altına girer ama, enflasyon yüksek iken suni düşük tahvil faizi yaratır ve bankaları da bunları almak zorunda bırakırsanız, tersi bir durum geliştiği zaman kamu olarak devreye girip, bunu bankalara zarar yaratmadan geri almazsanız, bankalar son yaşanan faizle, alırken olan faiz arasındaki fark kadar zarar yaparlar.
Bu zararlar bankalarda olabilir. İşleyişlerinin normal riskleridir. Ama belli bir ürüne verilen izinlerin dışında ve risk yaratacak boyutta para yatırılırsa, o zaman benzer mudi tepkileri bankaları batma riskine sokar. Dünyanın hiç bir bankası bir anda mudiler paralarını çekmeye kalkarsa buna dayanamzlar. Çünkü bankalar yurt içi ve dışı topladıkları fonlar için bu paraları temin ettikleri mevduat sahiplerine bir faiz öderler. Bu faizi çıkartmak için de, topladıkları paraların belli karşılıklarını ayırdıktan sonra önemli bir kısmını kredi olarak kullandırırlar. Kredi olarak veremediklerini de devlet kağıtlarına yatırırlar. Verilen kredileri vadesinden önce geri isteyemezken, mudilerin vadeli mevduatlarını faizlerinden vaz geçip hemen isteme imkanları vardır. Bu durumda, bankanın vadeli olarak kredi verdiği paraları geri çağırması zor olduğu için, hemen nakite döndürebileceği tahvilleri satmaya yönelmesi de bu yaşanan sorunları yaratabilir.
Ülkeyi yönetenler, ekonomi ve finansa yön veren karar vericilerin yapacağı hatalar, sadece kendileri için siyasi ve bürokratik riskler içermez. Finansal kurumların, kredi kullanan şirketlerin ve bankalardaki mevduat sahiplerinin de büyük kayıplar yaşamasına neden olabilirler.
Dışarıdaki gelişmeleri izah ederken, bir çok kez yaptığım suni faiz riski konusuna bir kez daha değinmek istedim. BIST'de yabancı payının uzun yıllar ortalamalarına göre en düşük seviyelerde olması BIST için bir şans diyebiliriz. Çünkü dışarıdaki krizde sıkışan yabancı fonların likidite yaratmak için BIST'de satacağı fazla bir payı kalmamış durumda. Tabi mevcut %29'luk yabancı takası da yüksek ama, bunun hepsinin satılmaya kalkışılması da zaten söz konusu olmaz.
Sözümü bağlarken, dışarıdaki bu panik kontrol edilmezse, daha çok bankaya yayılabilir. Bu durumda, BIST dahil bundan birçok borsa olumsuz etkilenir. Ama bu ortamda ederine göre değil de, yaşanan panik nedeniyle düşen hisseler için çok ciddi alım fırsatları ortaya çıkar. Orta-uzun vade göze alınarak yapılacak alımlar, sonrasında ciddi kazanç imkanı yaratırlar.
Ama düşüş iyice paniğe dönüşürse, doğru alım seviyesi mevcut fiyatların çok altında olur. O nedenle şu an için çok sayıda yeni öngörü yapmayıp, dışarıdaki gelişmelerin akıbetini anlamaya ve sorunun çözüleceği zamanı görüp de öngörü sayımı arttırıp, arttırmayacağıma karar vereceğim.
Saygılarımla
Aydın Eroğlu
Stratejist
Finans Yazarı
www.borsaanalizci.com
Twitter: @aydineroglu_
Saygılarımla
Aydın Eroğlu
Stratejist
Finans Yazarı
www.borsaanalizci.com
Twitter: @aydineroglu_