Aklımdaki bazı konuları paylaşmak istiyorum!

Öncelikle piyasalar seçimi istiyor. Seçim ertelenir mi görüşleri öne çıkınca satışlar, seçim olacak, erken olacak açıklamaları çıkınca alımlar geldi. Demek ki, yatırımcılar seçim olmasını ve mümkünse en erken tarihte olmasını istiyorlar.

Aynı şekilde yatırımcılar iktidar değişimini alıyor. Mevcut iktidarın sürme ihtimalini ise satıyorlar. Muhalefet kanadında kavga çıktı görüntüsü çıkınca bir anda borsa genelinde satışlar görüldü. Sonra masa yeniden toplanıyor denince ve sonrasında ise alımlar geldiğini görüyoruz.

Aynı şekilde iktidar da seçimlere borsayı yüksek tutarak gitmek istiyor. Bir yılı aşan süredir uygulanan kur, faiz, enflasyon politikası nedeniyle ülkedeki tüm fiyatlarda çok ciddi artışlar, satın alma gücünde önemli kayıplar var. Bu sorunların üstüne bir de deprem eklenince borsaya gelen satışlar sonrasında, iktidar tarafından çok sayıda borsayı destekleyici kararların alındığını gördük. Bes fonları ile borsaya verilen destek yetmeyince, Varlık Fonu da alıcı olacak yorumları geldi. Yani zaten diğer konularda ciddi bir memnuniyetsizlik varken, bir de borsada düşüşler, kayıplar yaşanırsa bunun sandığa yansıması iktidara yaramaz diye düşünüyor olabilirler. 

Bu demek ki, seçim olacağı, seçime muhalefetin ciddi bir birlik içinde giriyor olması ve iktidarın da seçimlere olası yüksek borsa ile girme düşüncesi nedeniyle BIST seçimler öncesinde bile yeni TL zirveleri zorlayabilir. Açıkçası ben bu haftaya kadar yeni TL zirveleri için seçimler sonrasını daha güçlü görüyor ve bekliyordum. Öncesinde bu beklentim yoktu. Ama muhalefetin oldukça güçlü bir algı yaratması sonrası alımların geldiğini görünce, seçimler öncesinde de yeni TL zirveleri, denemeleri görebiliriz diye düşünmeye başladım.

Bu arada seçimden muhalefet galip çıkarsa düşüncesinin koç grubu hisselerine, başta Isc olmak üzere özel bankalara, Dohol'e yaradığı-yarayacağı görüntüsü varken, yönetimi ve sahipliği kamuya ait olan hisselerde ise satış basklıları görülüyor. Bunun nedeni eğer muhalefet kazanırsa, uzun yıllardır aynı partinin yönetimi olduğu için, kamu bürokrasisinde ciddi ve hızlı bir değişim beklentisi ve sonrasında tüm kamu kurumlarında ciddi bir denetim süreci başlayacağı beklentisi, şu an bilanço ederleri çok yüksek olan Thyao dahil, başında kayyum bulunan şirketler ve kamu bankaları da dahil satış baskılarının yüksek olmasına neden oluyor olabilir. 

İşte olası seçim sonuçlarına yönelik beklentiler nedeniyle önümüzdeki günlerde ayrışmalar yaşandığını görmeye devam edebiliriz. Ama uyarıyorum, öncesinde de bir çok seçimde muhalefetin kazanması beklentisi yüksek olmasına rağmen, sandıklar açılınca değişimin olmadığı görülmüştü. Ben beklentimi değil, gördüğüm tespitlerimi yazıyorum. Gelişmelerin devamı ve sandıklar açılınca sonuç ne olacak göreceğiz.

Lakin, ben kim seçilirse seçilsin mevcut faiz-kur politikaları sürecek olursa kurlar üzerinde baskı çok daha fazla artabilir diye düşünüyorum. Bu nedenle bu durumu cari fazla vermeden uzun süre sürdürebilmenin zor olacağı görüşündeyim. O yüzden de faiz politikasında değişim olacağı görüşündeyim. Ama ekonomiyi bir anda durduracak boyutta da bir faiz artışı yapılamayacağını düşünüyorum.

Seçimler sonrasında faiz-kur politikası değişmezse yabancının gelmesinin uzayacağı görüşündeyim. Ancak, uygulanan politikalar değiştirilirse, ya da uygulanan politikalara rağmen enflasyondaki düşüş hızlanır ve buna rağmen artmayan kurla cari veriler düzelmeye başlarsa belki o zaman yabancı yeniden gelmeye başlar. Ama kur riski sürdükçe yabancı çekimser ve uzak kalmaya devam edecektir diyorum.

Eğer görüşlerim doğru ise, muhalefetin kazanacağı algısı arttıkça yukarıda dikkat çektiğim şirketler arasında değişimler görülmeye devam edecektir. Ama tekrar ediyorum, algı ile bunlar olacaktır demek, şu anki bilançoları itibarıyla bu sektör ve hisselerin karşılıkları çok daha düşük olduğu için bunları bekliyorum demek değildir! Kamu ile ilgili kurumların hepsinde de, eğer açıklanan yüksek karlar her türlü seçim sonucundan sonra da yüksek kalmaya devam ederse, o zaman bu bilançoların hak ettiği karşılıklar onlar için de görülecektir. Esas olan bilanço ederleri olacaktır. Ama öncelikler farklı olabilir.

Deprem Vergisi Geliyor!
              Bir kereye mahsus deprem vergisi geliyor. Kurumlar vergisi mükellefleri tarafından 2022 yılına ilişkin kurumlar vergisi beyannamesinde gösterilmek suretiyle, kurum kazancından indirim konusu yapılan istisna ve indirim tutarları ile indirimli kurumlar vergisine tabi matrahları üzerinden, dönem kazancı ile ilişkilendirilmeksizin yüzde 10 oranında; kurumlar vergisi istisnaları ile yurtdışından elde edilen ve en az yüzde 15 oranında vergi yükü taşıdığı tevsik edilen istisna kazançlar üzerinden ise yüzde 5 oranında tek seferlik ek vergi alınacak.

            Depremden etkilenen 11 il ile Sivas'ın Gürün ilçesindeki kurumlar vergisi mükellefleri kapsam dışında tutulacak.

            Tüm bu yazdıklarımın ışığında hisse bazlı ayrışmaların olacağı bir döneme giriyoruz diye düşünüyorum. Ancak, 5568-5651 ve 5704 dirençlerinin her biri ayrı bir önem taşıyor. Her birinden satışlar gelebilir. Bu seviyeler geçildikçe bir üstteki seviyeler hedeflenmeli. Ama 5704 kırılacak olursa, o zaman yeni bir yükseliş trendi ile 6000 ve üstü endeks denemeleri güçlenecektir diyebiliriz.

            Hepinize sağlık ve bol kazanç dilerim.  

    Saygılarımla
    Aydın Eroğlu
     Stratejist
   Finans Yazarı
www.borsaanalizci.com
Twitter: @aydineroglu_