Bana gelen sorulardan da anladığım gibi, herkesin aklında BIST'in bu çıkışının nereye kadar sürebileceği merak ediliyor. Açıkçası bunu ben de merak ediyorum. Normalde yükselişler hangi gelişmelere göre olur? Ülkede enflasyon çok düşüktür, faizler düşüktür paranın gideceği adres yoktur, şirket karları gayet iyidir, ülkenin ekonomik verileri gayet iyidir, siyasi riskler yatırımcı için risk değildir, ülkenin rezervleri, cari dengesi, cdsleri iyidir. Tüm bu iyiliklerden etkilenen yabancı fonlar ülkeye yoğun şekilde girmeye başlar. Bundan da endesk ekstra olumlu destek bulur.
Peki bizde bunlardan hangisi var? Pandemi tedarik sorunu ve Rusya yaptırımlarının yarattığı fırsatların desteği ile şirketlerimizin ciroları ve karlılıkları oldukça iyi. Ama diğer taraftan da enflasyon çok yüksek olduğu için aslında karlar gerçeği yansıtmıyor. Yani enflasyon muhasebesine dönüş olsa bir anda karların uçtuğunu görürüz. Ama şimdilik enflasyon muhasebesi uygulanmadığı için şirket karları oldukça iyi ve bu karlara göre hisselerin gidebileceği üst fiyatlar hala var.
Diğer taraftan banka karları çok iyi. 2-3 yıllık karları tüm öz kaynaklarına denk geliyor. Yani bu primli olmadıklarını, hatta ciddi iskonto içerdiklerini gösteriyor. Ama diğer taraftan döviz borçları var. Taşıdıkları düşük faizli devlet tahvilleri var. Ama kur ve faizde baskı var. Bir çok karar ve uygulama ile her ikisi de uzun zamandır baskı altında tutuluyor. Peki bu daha ne kadar sürdürülebilir? Bir yerde artık yapamazlarsa faiz ve kurlarda sert bir yükseliş riski devamlı artıyor. Bu iki alanda yükselişler bankalar için ciddi risk yaratır. Ama seçimlere kadar bu durumun devam ettirileceği görüşündeyim. Bunun için elde ne imkan varsa kullanılmaya devam edilecektir.
Peki yabancılar mı çok da bu hisseler yükseliyor? Hayır. Bilakis yabancı takası tarihi düşük seviyelerde. %29.57 civarı yabancı takası görüyorum ki, bunun bir kısmı da bizim bıyıklı yabancı dediğimiz Türk fonları olduğu görüşündeyim. Yani yükseliş yabancıdan da kaynaklanmıyor.
Ülkenin rezervleri, cari dengesi , cdsleri ya da kredi notlarımı çok iyi peki de bu yükseliş sürüyor? Maalesef o da değil. Rezervler son dönem artıyor ama swapları da düşündüğümüz zaman net rezervler hala -50 kusur Milyar Dolar düzeyinde. Ülke kredi notları yatırım yapılabilir seviyenin 5-6 kademe altında. Cari dengede ihracat rekoru deniyor doğru ama ondan çok daha fazla ithalat rekoru da kırıldığı söylenmiyor. %300 leri aşmış cari denge açığımız var. Bu şimdilik nereden geldiği belli olmayan net hata noksan rakamları ile gideriliyor ama nereye kadar veya bu ne kadar sağlıklı?
Siyasi ve jeopolitik risklere bakıp da çok rahatız demek mümkün mü peki? Ne mümkün! Her yerde ayrı bir risk var. Sınırlarımızda savaş var. Diğer iki ülke Irak ve Suriye'de ise en büyük NATO müttefikimizin en yüksek askeri yetkilileri sınırlarımıza doğru terör örgütleri ile ortak tatbikat fotoğrafları yayınlanıyor. Yani böyle müttefikler varken düşman aramaya gerek yok. Sınırlarımızda planları olduğu çok net. ABD binlerce km uzaktan ülkesi için risk gördüğü yapılanmalara müdahale için sınırlarımızdaki ülkelere askerini sokup, onları istediği gibi parçalıyor. Ama ülkemize karşı eylemlere müdahale ettiğimiz zaman buna karşı çıkıyorlar. Ama diğer tarafta da, NATO'nun karşı bloku Rusya'dan da benzer tepkiler yaşanıyor! Suriye'deki kayıplarımızda çok ciddi Rus saldırılarının olduğunu hepiniz okudunuz. Yani sanmayın ki, sınır risklerimizde ABD ile kötüysek Rusya ile çok iyiyiz.
Ayrıca seçimlere gidiyoruz. Önemli bir seçim ülkede böyle büyük enflasyon yaşanırken olacak. Bu nedenle ciddi bir seçim riski de var. Yani iktidar değişimi de görebiliriz. Eğer bir iktidar değişimi yaşanırsa, o zaman para, kur, enflasyon, faiz her türlü politikalarda ciddi değişimler olacaktır. Bunların da bankalar gibi tüm piyasa üzerinde riskleri var.
Dışarıda enflasyona paralel artan faizler varken bizde ise enflasyon dünyada zirveye oynarken düşen faizler var. Bu da yabancı fonların ülkeyi riskli görmesine ve para çıkışlarına neden oluyor. En azından girişlere mani oluyor.
İyi de her şey bu kadar kötü ise, nasıl oluyor da bu borsa böyle yükseliyor o zaman? Dikkat edin her şey kötü demedim ki! Şirket ve bankaların karları gayet iyi. Alternatif yatırım alanı bırakılmadığı ve finansal piyasalar TL'de kalmak için baskılandıkları için para kendisine adres ve enflasyondan korunma yeri olarak sadece borsa ve hisseleri görüyor. Pandemi başından beri 2 Milyonu geçen yeni yatırımcı hesapları açılmış durumda. İşte bunun olumlu etkisi çok yüksek. Bir de bu hesapları etkileyen çok sayıda algoritma, robot işlemler, telegram, whatsapp üzerinden kurulmuş gruplarla, twitter oluşumları ile özellikle bu yeni kitleler bana göre çok ciddi manüpüle ediliyorlar. Hisseler algoritmalar, robot emirler ve bu oluşumların neyi neden aldıklarını bilmeden uçuk fiyat beklentileri ile aldırılmaları yüzünden inanılmaz yükseliş yaşayan hisseler var. Öyle ki, yeni arz olan bir hisseye arzdan 3-5 ay, bilemedin 12 ay sonra baktığımızda %500-%700, hatta daha bile fazla artışlar görüyoruz. Bu oranları makul olanlar için verdim. Bunun çok daha üzerinde artış olanlar da var.
Peki bu kadar iyiydiler de, neden o zaman 1/3, 1/5, 1/7 vs değerlerde düşük arz edildiler? Tamam gerçekten de yeni arzlar içinde çok başarılı şirketler var. Zaten dikkat ederseniz kötü şirketler falan demedim. Bu kadar kısa sürede bana göre izahı bilançolarda olmayan fiyat artışlarından bahsettim.
İşte bence yükselişin ana nedeni çok sayıda yeni açılmış hesap ve bu hesap sahiplerinin manüpüle edilmesi ile oluşturulmuş grupların, algoritma ve robotların riske aldırmadan alımlara devam etmesidir. Ben bunu çok riski buluyorum. O kadar organize algoritmalar yazılmış ki, bir bakıyorsunuz sasa ve hekts ile bıst yukarı taşınırken, diğer tarafta bankalara ya da diğer önemli hisselere veriyorlar. Sonra bakıyorsunuz tavan tavan giden sasa ve hekts çözülüp taban taban düşmeye başlayınca eksiye dönen endeks, tam yükseliş trend desteğine geldiğinde, bir anda ulaştırma hisseleri, ya da gsmciler, veya holdingler, ya da bankalar alınmaya başlanıyor. Bu o kadar hızlı oluyor ki, bunu yatırımcı emirleri ile bu denli hızlı yapmak çok kolay değil. Bence yazılmış algoritmalar robot işlemlerle piyasayı yönlendiriyor.
Yani bir tarafta ttkom tavan olurken, diğer tarafta inanılmaz bir karı olan thyao'nun yükselirken bir anda düşüp eksi kapanması çok kolay izah edilecek işler değil.
O zaman sözü bağlayalım bakalım nereye varacağız! Kısacası piyasa düşürülmek istenmiyor. Kim istemiyor neden, ona sizler karar verin. Seçimlere kadar bunun böyle süreceği görüşündeyim. Bu bilançolarına göre BIST bankalar, holdingler, tuprs, petkm, thyao, demirçelikler ve daha bir çoğu bana göre de hala çok ucuzlar . Ama çok yüksek primli olan çok da hisse var.
BIST iyi zamanlarında dolar bazında 500 dolar seviyelerini görmüştü. Şu an 259 Dolar düzeyinde. Ama o zaman yabancı girişleri, dış sermaye girişleri çok yüksekti. Enflasyon, kur riskleri böyle değildi. Cari açık, bütçe açığı kontrol altında idi. Şu an böyle değil. Ama BIST 500 Dolar iken bu kadar da yerli hesap sayısı yoktu. Yabancı bir çok nedenle ülkeden korkup çıkabilir. Ama yerli yatırımcının genel adresi yine ülkesindeki yatırım alanlarıdır. Bu nedenle yüksek yerli yatırımcı sayısı yükselişin en önemli etkenlerinden birisidir.
İşte bence en önemli artımız şu an için yeni hesaplar ve bu yeni hesapların alternatif adres bulamadıkları için enflasyondan korunma ve ekstra kazanma için seçtikleri adres BIST durumundadır. Bu yatırımcılar şimdilik hep kazanç tarafındalar. Zararların nasıl olduğu tecrübeleri arada olsa da, sürekli bir zararı henüz görmediler. Hisselerin sadece yükselişine odaklılar. Bu yükselişte geldikleri piyasa değerlerine bakmıyorlar. Onları yorumlayamıyorlar da.
Sorun ve belirsizlik de buradan kaynaklanıyor. Bu nedenle hisselerin ve BIST'in nerelere gidebileceğini söylememiz çok kolay değil. Manüpüle edilen grupların neyi nereye taşayabileceğini, algoritmaların ne zaman tersine çalışmaya başlayacağını bilemiyorum. Bu yüzden de endeks 5000'ne gider mi, 8000 bin olur mu bunları öyle rahat sözlemem kolay ve mümkün değil. Ama dolar bazında 250 dolar üstünde kalırsa 275$ - 316$ gibi sıralı üst dirençler var. BIST bence günü gelecek zamanında gördüğü en yüksek seviye olan 500 Dolar direncinin de çok üstüne gidecek. Ama içinde bulunduğumuz ve bir çok yazmayı unuttuğum riskimiz varken düz mantıkla yükselişe bakıp bunları yok sayamıyorum. O yüzden de endeks olarak yüksek hedefleri söylemekten ziyade hisse bazlı odaklanın, hisse bazlı bakın diyorum. Kısacası endeks seçime kadar gördüğü en yüksekleri de görebilir. Bu seviyeyi de geçebilir. Çok ciddi düşüşler de yaşayabilir. Şartlar ve algoritmaları kurgulayanların isteği neyse, paranın gücü ne kadar derinse o kadar yüksek ve değişken fiyat ve endeksler görebiliriz.
Hisse bazlı olunca da, Uzun Vadeli Yatırım Hisseleri bölümümüzde Bilanço Değerlendirmelerimi görebilirsiniz. Orada hisseler özelinde bilançolarına göre olası fiyat ederi potansiyellerini ve beklentilerimi bulabilirsiniz. Ama endeks bu hisseler bu hedeflerine giderken de, ciddi teknik düzeltmeler yapabilir. Yükselişler her zaman dümdüz ve dimdik olmaz. Şu an genelde öyle oluyor ama bu her zaman böyle olmayabilir. Arada çok ciddi düşüşlerle teknik düzeltmelerle de bu yapılabilir. Aslında böyle olması çok daha sağlıklı olur. Ama şimdilik böyle olmuyor. Çok küçük düzeltmelerle hatta seans içinde yaşanıp biten kar satışları ile endeks ve hisseler yine yukarı taşınmaya başlanıyor.
Umarım bu yükselişlerden en yüksek faydayı görür ve düşüşlerden korunarak yolumuza devam ederiz. Ama yükselişi kaçırmayayım derken, düşüşlere yakalanmamak da çok önemlidir.
Yazımı çok uzun tuttum ki, bu konu hakkında detaylı izah yapmak istedim. Lütfen sorularınız öncesinde bu detayları okuyunuz. Ben bilanço ederi yüksek olan hisselerin tekniklerine odaklanarak yatırım yapmayı daha güvenli buluyorum.
Tüm bu yazdıklarım neticesinde de bazen öngörü sayım, şu an olduğu gibi düşecek, bazen de bir anda artacaktır. Piyasa şartlarında bunun böyle olmak zorunda olduğunu bilmenizi isterim. Şu ana kadar hep yükselişleri tecrübe eden yeni hesaplar, bu işin bir de düşüşlerinin olduğunu tecrübe ettiklerinde borsanın o kadar da süt liman bir deniz olmadığını görecekler.
Moody's Türkiye değerlendirmesi bekleniyor. Zaten yatırım yapılabilir seviyeden 5-6 kademe altına inmiş notumuzu düşerse ne çıkar, düşürmese ne çıkar. Benim için değerlendirmesinde yüksek artış olmayacaksa hiç bir önemi yok ve etkisi de olmaz. Bu nedenle çok önem vermiyor ve merak dahi etmiyorum.
Dediğim gibi, bilanço ederleri yüksek olan hisselerin tekniklerine odaklı takipte olmak doğru olan günlerdeyiz. Hepinize sağlık, bol kazanç ve iyi bir hafta sonu dilerim.
Saygılarımla
Aydın Eroğlu
Stratejist
Finans Yazarı
www.borsaanalizci.com
Twitter: @aydineroglu_