Şu an gördüğünüz gibi BIST'de net bir Dolar değerlemesi-alımları yapılıyor. Kurlar yükseldikçe, özellikle çok uzun zamandır bilançoları için iskontolu ya da potansiyel diye gösterdiğim, beklenti yazılarında sık sık adlarını yazdığım sektör ve şirketlerden otomotiv ve yan sanayi, demirçelik, çimentoların bazıları, beyaz eşyalar, tkfen, kozalar, holdingler, petro kimyalar, sıse cam yaşanan yükselişten paylarını almaya devam ediyorlar. 

Ama artık beni bile bir stres almış durumda. Çünkü yükseliş kur da düşmediği için kesintisiz sürüyor. TL bazında hisseler tarihi rekorları tazeleyip duruyorlar. Tkfen gibi ısrarla çok ciddi nakite ve kara sahip olduğunu her defasında yazdığım ama bir türlü yükselemeyen şirket bile en yüksek direncini kırmış durumda. Ne yapılması gerektiğini ben bile şaşırmış durumdayım. Eğer tekniklerin gereklerine göre davranmaya devam edeceksek, teknik olarak kırılan çanak ve fincan-kulp formasyonlarının gereği olan yükselişleri beklemeye devam etmek, pozisyonları bu tekniklere göre korumak lazım. Ama yine de böyle bir fiyatlamanın kesintisiz sürmesi çok sağlıklı gelmiyor bana.

Ayrıca diğer bir korkum da şu; bu şekilde dünya faiz artışı sürecine girmişken, çok ciddi dış borç takvimimiz varken, iç-dış say say bitmeyecek risklere sahipken, swap borçlanmalarını bile son dönem gelişmiş dünya ile değil, ancak doğudaki ülkelerle yapabilirken, yaptığımız her swap sonrası, bu borcun TL karşılığı ülkeye çok büyük ek yük getirirken, iktidar olarak bu politikayı ne kadar sürdürebilecekler acaba diye düşünüyorum.

Eğer borç ödemesinde tıkanırlarsa, artan kurlar bir yerde piyasaları çalışamaz duruma getirirse aynen 2018 yılında olduğu gibi bir geri adım atarlar mı diye düşünüyorum. Açıkçası 2022 yılının ilk çeyreği bitmeden ciddi bir faiz artışı yapmak zorunda kalınacağından endişe duyuyorum.

İşte eğer inatla piyasaya aykırı bir faiz indirimi yaparak kurları getirdiğimiz bu seviyeler nedeniyle, sonrasında bir de yüksek faiz artışı yapmaya kalkarsak, işte o zaman tüm piyasalar çok ciddi bir krizle karşı karşıya kalabilirler. Bir anda artacak faizler kredi geri ödemelerini, tüketim harcamalarını her alandaki talebi vurur. Bu risk şimdilik birkaç ay için yok. Çünkü iktidarın yaklaşık 200-300 puan daha faiz indirimi planı olduğu görüşündeyim. Ama böyle bir durumda döviz kurlarının çok daha yükseleceğini görüyor olmaları acaba bu düşüncelerini etkileyecek mi o konuda yorum yapmakta zorlanıyorum.

Lakin bu toplantıda bu kadar döviz müdahalesine rağmen düşmeyen kurlar yüzünden faiz indirimi yapmayıp pas geçilebileceği düşüncesindeyim. Ama pas geçilse de kurlar nasılsa sonraki toplantılarda yeniden faiz indirilecektir beklentisi yüzünden fazla geri gelmez. Ama eğer artık faiz indirimleri bitmiştir denirse, o zaman kurlarda en azından yükseliş duracaktır diye düşünüyorum. 

Kısacası her türlü faiz indirimi kurları ve dolayısı ile enflasyon zamlarını arttırmaya devam edecektir. Bu gidişle 2022'de %30 enflasyona hazırlıklı olmalıyız diyorum.

Bu ortamda akşam FED kararı açıklanacak. Varlık alım hızını düşürüp, 2022 ilk çeyrek sonu gibi bitirecekleri yönünde gelişmeler bekliyorum. Enflasyon dünya için sorun oluyor. Tepkileri gelecektir.

BIST bugün de TL bazında yeni rekolar kıracaktır. Hisseler bugün de dolar tepkisi yükselişlerini yapacaktır. Ama her an seans içi kar satışları gelebilir. Bir gün de bu satışlar seans sonu eksi olarak kapanmamıza da neden olacaktır. Ogün bugün müdür bilemiyoprum. Teknik paylaşımlarda kırılanlar destek mi, direnç mi çok yakından takip edin.

Hepinize sağlık ve bol kazanç dilerim.

    Saygılarımla
    Aydın Eroğlu
     Stratejist
   Finans Yazarı
www.borsaanalizci.com
Twitter: @aydineroglu_