ABD dün Türkiye'ye F35 projesinden çıkartıldığını resmi olarak iletti. Bu durum zaten bilindiği için ekstra bir sorun değil. Sadece resmileşmiş oldu. Belki ülke olarak bu karar sonrasında uluslararası tahkim için hareketlenebiliriz. Ama dediğim gibi yeni kriz nedeni bu değil.
1915 Ermeni tehciri esnasında yaşanan olaylar her yıl yurt dışında törenlerle anılıyor. Birçok ülke tehciri soykırım olarak tanıyor. ABD ise, Regan dönemi sonrasında 24 Nisan gelince soykırım demeden farklı kelimelerle anmaya katılıyordu. Yanlış hatırlamıyorsam sadece R.Regan başkanlığı döneminde soykırım olarak anmıştı.
İşte her yıl aynı gerilimlerin yaşandığı 24 Nisan tarihine geldik. Cumartesi ABD Başkanı Biden'ın yaşanan tehciri soykırım olarak anacağı-tanımlayacağı yönünde spekülasyonlar yapılıyor. Türkiye tarafından öncesinde de dikkat çektiğim, bu konuda soykırım denmesi halinde bunun karşılığı olacağını bildirmiştik. Eğer Biden cumartesi anarken 1915 olayları için soykırım derse, hafta sonumuz dahil, sonraki haftanın yeni gerilim konusu da bu olabilir. Türkiye'nin İncirlik Üssü dahil, birçok alanda ABD'ye tepki vereceği konuşuluyor.
1915 olayları konusunu tartışmıyorum bile. Türkiye haklı olarak zorunlu bir tehcir yaptırmıştır. Bunun değerlendirmesinin tarihçilere bırakılmasını doğru buluyorum.
Neyse, işte yeni gerilim konumuz bu nedenle 24 Nisan Cumartesi ABD Başkanı Biden'ın olaylar için kullanacağı terim olacaktır. Biden'ın hala cumhurbaşkanı Erdoğan ile konuşmamasına bakınca, cumartesi gerilim beklentisi artmış durumda. Bugün İklim Konferansında Cumhurbaşkanı Erdoğan da konuşacak. Ama internet üzerinden yapılan bağlantı ve toplantılar ilişkilerdeki havayı ne kadar değiştirebilir pek ümitli değilim.
İşte bu nedenle hem üç günlük tatil, hem de 24 Nisan riski nedeniyle yatırımcılar ne kadar alım iştahı gösterebilir bilemiyorum. Bilakis bu riskler nedeniyle yine satışlar gelecek olursa, o zaman dün görebileceğimiz uyarısı yaptığım 1.318 seviyesinin de altına inebiliriz ki, zaten dün 1.308 seviyesini görmüştük.
Maalesef bir süredir dış dünyadan kopmuş vaziyette kendi dünyamızın riskleri nedeniyle negetif ayrışma yaşıyoruz. Bunu kısa sürede düzeltebilir miyiz pek emin değilim. Rezervler konusunda açıklamalar ve iddialar aynı şekilde sürüyor. Dünkü beklenti yazımda Dolar için uyardığım, 8.48-8.58 öncesi son direnç 8.29 ve maalesef şu an bu seviyede olduğunu görüyorum. Eğer yukarı kırılırsa risk olarak gördüğüm teknikleri dünkü beklenti yazımda bulabilirsiniz. BIST ise, 1.308 altına inecek olursa, daha önce gördüğü 1.256 ve Kasım 2020'de aşağıda bırakılan 1.192 gap boşluğunu doldurma riski artacaktır.
Bu ortamda bir öngörü yapmak istemiyor ve hafta sonunu görmeyi doğru buluyorum. Umarım yeni haftada bir çok korkumuz azalmış olarak daha iyi bir haftaya başlarız. Bu üç gün için öncelikle sağlığınıza dikkat edin diyorum. Hisseleriniz doğru ise, bu kayıplar telafi olur merak etmeyin. Sadece biraz zaman alacak artık. Bu arada nakit duranlar ise, açık öngörü hisseleri belli, düşüşler halinde kademeli ama % 50 nakit prensibi içinde alımlar yapacaklarsa yapabilirler. Sonuçta dip olarak tek dip bulmak mümkün değil. Ama hafta sonu dediğim risklerin çok ciddi olduğunu unutmasınlar. Korkuların tersine, 24 Nisan'da Biden'dan gerilime neden olacak bir ifade çıkmazsa, o zaman da, önümüzdeki hafta daha iyimser bir hafta olabilir.
Hepinize sağlık ve bu sıkıntılardan en kısa zamanda çıkmanızı dilerim.
NOT: 11.15 civarı, Ekotürk Tv skype bağlantısı üzerinden, sevgili Murat Tufan ile gündemi değerlendireceğiz. İlgisini çekenleri bekleriz.
Bu arada herkesin 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramını kutlarım. Tüm dünyaya bu bayramı hediye etmiş, ulu önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü özlem ve minnetle anıyorum. Ruhu şad, mekanı cennet olsun.
Saygılarımla
Aydın Eroğlu
Stratejist
Finans Yazarı
www.borsaanalizci.com
Twitter: @_Stratejist_