Bir süredir kabinede değişiklik, revizyonlar bekleniyordu. Ekonomi kadrolarında ne gibi değişiklik olacağı merak konusu idi. Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan da değişir mi, yeni bir ekonomi-maliye politikası uygulayacak farklı biri gelir mi düşüncesi vardı.
Neyse, beklenen revizyondan çok daha sınırlı bir değişiklik oldu. Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan görevden alındı, yerine Mehmet Muş atandı. Bölünerek yeni kurulan iki bakanlığa da yeni bakan atamaları oldu. Detay olarak geçiyorum. Çünkü benim için artık kabinedeki kişilerden ziyade, alınan-uygulanan kararlar önemli.
Sonuçta beklenenden daha dar bir kabine revizyonu oldu. Hazine ve Maliye yerinde kaldı. Piyasaya nasıl yansır derseniz, arada kim değişirse değişsin politikalar değişmezse değişen bir şey olmuyor. O yüzden piyasanın genel kanaatı olumlu tepki olabileceği şeklinde. Ben ise neden böyle düşünüldüğünü çok anlayamadım. O nedenle ben bu değişimler için özel bir etki yorumu yapmak istemiyorum.
Çünkü gördüğüm daha ciddi riskler var! TCMB para politikası metin değişimi sonrasında kurdaki hareketleri takip ediyorum. Eğer teknik olarak kurlar 7.84 altına salınmazsa, ki şu an öyle bir beklentim yok. 8.23 - 8.29'ları kırıp hareketlenmesi halinde ciddi riskler oluşabilir. Çünkü üstünde kalan 8.48 - 8.58 dirençleri artık son kaleler olur. Eğer aradaki dirençleri geçecek olursak, bu son dirençleri kırmak daha yüksek beklenti haline dönüşür. İşte asıl korkum da burada yatıyor! Bir şekilde önümüzdeki bir-iki aylık süre içinde 8.58 yukarı kırılacak olursa, Dolar teknik olarak büyük bir fincan kulp kırmış olur. Bunun teknik hedefi de, ilk anda çok hızlı şekilde 9.00-9.50'lere denk gelir. Böyle bir yükseliş tepkisi halinde enflasyonda yeni artışlar demek olur. İşte bu riskler açısından, TCMB'nın olası faiz politikaları çok büyük önem taşıyor.
BIST olarak bakınca, eğer 1.352 desteğini kıracak olursak, 1.318'e doğru düşüş hızlanabilir. Bu düşüşün yaratabileceği panik, 23 Mart'taki 1.256 ve daha altındaki seviyeleri görmemize neden olacak bir satış dalgasına neden olabilir.
Yükselişe dönmek için ise, 1.400 seviyesinin üstüne atmamız, devamında da 1.418 - 1.432 - 1.445 seviyelerini kırmamız gerekir. Bunu başarabilirse, o zaman 1.460 ve 1.491 üst dirençleri yükseliş beklentilerinin hedefleri olur. Ben ilk yazdığım düşüş riskinden çekiniyorum. Eğer yükseliş olacaksa da, bu ancak bankaların yukarı tepkileri ile gerçekleşebilir. Çünkü şu an gördüğünüz gibi banka dışı sektörler ciddi satış baskısı altıdalar. Banka endeksi ise yükselmeye daha müsait. Eğer bu görüntü bozulursa düşüşü hızlandırır. Yok eğer xbank endeksi olarak ilk 1.122 ve sonrasında 1.158 dirençlerini kırmayı başarırsa, o zaman 1.206 seviyesinde bulunan gap boşluğunu kaptacak bir yükselişi yaşatabilir.
Tekrar ediyorum, ben satış riskini anlattığım BIST ve yükseliş riskine dikkat çektiğim Dolar tekniklerinden çekiniyorum. Umarım çekincelerim gerçekleşmez.
Bu arada hepimiz için en büyük risk ise, yaşam ile ilgili olan pandemi vaka artışıdır! Zirvelere çıkmış durumda. maalesef 346 can daha hayatını kaybetmiş. Lütfen her şeyden önce bu riski bilin ve kendinizi koruyun. Bugün 11.50'da aşı randevum var. Pandemi başında aşı yaptırmayı düşünmüyorum diyordum. Ama pandeminin bu kadar uzaması ve çok yayılması nedeniyle, artık çaresiz gidip aşımı yaptıracağım. Umarım yararını görürüm.
Hepinize sağlık ve bol kazanç dilerim.
Saygılarımla
Aydın Eroğlu
Stratejist
Finans Yazarı
www.borsaanalizci.com
Twitter: @_Stratejist_