Detayları uzun ben kısa yazarak genel bilgi vermek istiyorum!
AB Liderler Zirvesinin sonuç bildirgesinde sert yaptırım isteyen Fransa, Yunanistan, Rum kesimi, Avusturya ve Lüksemburga karşılık, Almanya'nın başını çektiği 22 ülke daha makul yaptırımlarla kararları bağlamışlar. Bildirinin sonuç ifadesi;
"Türkiye'nin AB ve üyeleriyle gerçek bir ortaklığı desteklemek, farklılıkları diyalog ve uluslararası hukuka uygun şekilde çözmek için hazır olduğunu göstermesi halinde pozitif Türkiye-AB gündemi hala masadadır. Bu tür bir gündem ekonomi ve ticaret alanlarını, halklar arasında teması, yüksek düzeyli diyaloğu ve göç konusunda devamlı işbirliğini kapsayabilecektir. AB Konseyi, AB ile Türkiye arasındaki iletişim kanallarının açık tutulmasının önemini vurgulamaktadır." şeklinde.
Doğu Akdeniz'deki faaliyetelerimiz, Maraş'in açılması dahil yaptıklarımızı desteklemiyorlar. Bunlarla ilgili ek yaptırım hazırlıkları için yeni bir rapor hazırlayıp, ABD ile koordineli şekilde bunları uygulamayı planlıyorlar. Olası bir takım yaptırım kararlarının uygulamasını da Mart ayına bıraktılar.
Şimdi Sıra ABD Yaptırım Risklerinde!
ABD'de öncesinde çıkartılan 70 sayfalık Caatsa Yasasında bu kapsama giren ülkelere yaptırım konularını içeren 12 madde belirlenmişti. Başkanın bunlar içinde en az 5 tanesini onaylayıp yaptırımları uygulamaya alması bekleniyordu. Trump bunu uzun süredir öteliyorken, şimdi görevi devretmeden içlerinden en az etki yaratacak 5 tanesini onaylaması bekleniyor diye Reuters haber yapmış.
Bu 12 maddeyi medyada çok kez yer aldığı için okumuşsunuzdur. İçlerinden 2-7-8-11 ve 9 yaptırım olarak uygulamaya alınacak diye bekleniyor ki, 9'uncu maddedeki yaptırım uygulanan kişilerin ABD'de mülk edinmesi engellenir denen madde öncesinde uygulamaya alınmıştı. Diğerlerinin içeriği genel olarak, yaptırım uygulanacak kişilerin ABD üzerinden ticaret, ithalat, teknoloji, kredi ve vize imkanlarının yasaklanması ile ilgili. Yani sorumlu gördükleri cumhurbaşkanı da dahil olabilecek, bakan ve bazı bürokratlar bu konularla ilgili kısıtlamaya tabi tutulan bir yaptırım listesi uygulamaya alınarak görev devredilebilir.
Tabii ki bunlar da hoş değil ama, yine de tüm ülke ilişkilerini ve ticaretini krize sokmaz diyerek bir süre sonra olumsuz etkisi atlatılabilir. Yine de olası yaptırımların kesinleşmiş halini ve yansımalarını görmemiz lazım.
Ama bunlar Caatsa Yasası kapsamında S-400 sorunu ile ilgili bize uygulanabilecek kararlar. Devam eden Halkbank Davası sonucunda neler çıkacak o konu hala belirsizliğini koruyor. Ayrıca F-35'leri vermemek, üretiminde Türkiye'de yaptırılan binin üzerindeki parça sayısının 150 civarına düşürülmüş olması ve bunların da yakında Türkiye dışında üretiminin sağlanması da bir yaptırımdı.
Döviz kurlarında AB'den ziyade ABD tarafından açıklanması beklenen yaptırımlar nedeniyle yükseliş yaşanıyor. Muhtemelen BIST de satıcılı başlayabilir. Ama sonrasında toparlanma bekliyorum.
AB 1.8 Trilyon Euro'luk Pandemi Paketinde Anlaştı!
Liderler uzun süredir uzlaşamadıkları korona paketinde uzlaştılar. Pandemi nedenli piyasa destekleri ve kurtarmalar için 1.8 Trilyon Euro'luk bir kaynak temini sağlanacak.
Anlayacağınız piyasalardaki likidite destekli risk iştahı bir süre daha sürecek bence. Sorun ABD'den gelecek olası yaptırımların detaylarına göre yaşanacak tepkilerin boyutu olacaktır. Şimdilik hafif etkili yaptırımlarla bu riski savuşturuyor gibiyiz ama hemen rahatlamayın. Yansımalar bir süre kar satışları yaratabilir. Ama bu durum alım fırsatı olacaktır görüşündeyim.
Hepinize sağlık, bol kazanç ve iyi bir hafta sonu dilerim.
Saygılarımla
Aydın Eroğlu
Stratejist
Finans Yazarı
www.borsaanalizci.com
Twitter: @_Stratejist_