Aslında sürpriz olan MB'nın yaptığı faiz artışı değildi. Bunu yapması idi. Çünkü zaten herkes faiz artışı yapılması gerektiğini ama MB'nın bunu siyasi baskı nedeniyle yapmayacını düşünüyordu. Merkez Bankası 200 baz puanlık artışla doğru ama geç kalmış bir karar almış oldu.
Şimdi arada yaşanan kur yükselişlerinin enflasyona olumsuz etkilerini göreceğimiz için, sonrasında kurda istenilen düşüş yaşanmayabilir. Eğer Dolar kuru 7.40'ların altına inemez ve yeniden yukarıya dönecek olursa, ileriki günlerde yeni bir faiz artışı daha görebiliriz.
Faiz Artışına Neden sevindik?
Aslında faiz artışı sevinmemiz gereken bir gelişme değil. Dünyada faiz kalmamışken bizde artması ekonomi açısından sıkıntı yaratacak bir konudur. Aynı şekilde artan faizler Bankalar için ellerindeki devlet kağıtlarında negatif etki ile zarar etmelerine neden olur. İki ay öncesinde düşük faizlerle alınan konutların ödemelerinde yine kredi kullanılacaksa, artan kredi faizleri ödemelerde sıkıntılar yaşanmasına neden olur.
Bu nedenle sevinmemizin ana nedeni ekonomiye yarayacağı için değil. Enflasyon ile faizler arasında negatif makas büyüdüğü için uzun süredir yabancı satışları yaşanıyordu. Yabancı her alanda satıp dövizini alıp çıkıyordu. Şimdi yapılan bu faiz artışı ile, gerektiğinde MB faiz artışı yapabilir diye görüldüğü için, yabancı satışları durur mu beklentisine sevindik. Negatif faiz makası 200 puan azaldı. Yabancı yeniden piyasalara dönecek olursa, dövizdeki yükseliş de durur hatta daha geri gelir beklentisi bu faizi olumlu görmemizin ana nedenidir.
Ama hemen belirtmeliyim ki, bu kararda geç kalındığı için artan kurların ve şimdi de artan faizlerin enflasyona olumsuz etkisini göreceğiz. Bu durum yeniden faiz ve enflasyon arasında negatif makas yaratacak. Bu durumda MB yeniden faiz artışı yapmak zorunda kalabilir. Bunu yapmadığı takdirde kurlar yeniden yükselişe dönebilir. Yani yabancının alımları sınırlı kalıp, satışlarının dirençlerde yeniden geldiğini görebiliriz.
Doğu Akdeniz Önemli Bir Etken Olacaktır!
İşte bu belirsizlik halen sürerken, Doğu Akdeniz'deki gelişmeler piyasalar, kur ve BIST için yön belirleyici olacaktır. Yani piyasayı baskılayan iki ana konudan birisi olan politika faizlerinde kısmen de olsa pozitif bir karar etkisi piyasaya yansımışken, üstüne Doğu Akdeniz'de uzlaşı duyacak olursak, bunun etkisi dünkü faiz artış kararından da daha olumlu yansıma yapar. Yabancı böyle bir gelişme halinde çok daha hızlı piyasalara dönmeye başlar. Ama eğer son yapılan açıklamalardaki pozitif hava yeniden tersine döner ve uzlaşı çıkmadan görüşme masalarından kalkılırsa, o zaman gerilim artarak devam eder. 1-2 Ekim tarihinde AB liderler zirvesinde Türkiye için yaptırım kararlarının çıkması, olası kararlara göre gerilimi arttırıp, piyasaları yeniden baskılar. Bu durumda kurların yeniden artmasına ve faiz baskısının sürmesine neden olur.
Ek bir faiz artışı ise kredi faizlerini yukarı çekeceği, mevduat faizini de borsaya alternatif olarak yeniden canlandıracağı için BIST'e olumsuz etkisi olur. Umarım dün Merkez Bankasının aldığı kararlar bizi yanılttığı gibi, Doğu Akdeniz gelişmeleri de bizi yanıltır ve pozitif dönüş her alanda yüz güldürmeye devam eder.
BIST için 1.131 - 1.141 seviyeleri önemli dirençelrdi. Eğer 1.141 hatta az daha üstü 1.143 direncini yukarı kırabilirsek, ozaman yükseliş ivme kazanır ve 1.159 - 1.171 seviyeelrine doğru BIST yükselişi yaşarız. Ama BIST için asıl önemli direnç 1.203 seviyesinde bulunuyor. Eğer bu seviye görülür ve kırılacak olursa, işte o zaman yeni BİST rekorları kırmaya doğru yükselişler yaşarız. Tabii böyle bir yükseliş bankalar, holdingler, telekomlar ve tuprs ile yaşanır dememe gerek bile yoktur sanırım.
Hepinize sağlık, bol kazanç ve iyi bir hafta sonu dilerim.
Saygılarımla
Aydın Eroğlu
Stratejist
Finans Yazarı
www.borsaanalizci.com
Twitter: @_Stratejist_