Dün güne ABD tarafından Türkiye'ye sözlü iletilen 100 Milyar Dolar ticaret hacmi, serbest ticaret anlaşması, F-35 programına yeniden kabul ve patriot satışı teklifinin heyecanı ile başladık. Döviz ve borsa bu gelişmeye olumlu tepki verdiler.
Ama bu tepki esnasında borsa tarafında çok sayıda gap'li açılışlar olduğunu görüyoruz. Bu durum teknik risk teşkil ediyor. Çünkü teknik olarak oluşan gap denen fiyat boşluklarının daha sonra genelde kapandığına şahit oluruz. Bazen gaplerin kapanması aylar bulur ama bazen ise çok kısa süre içinde kapanabilirler. Kesin kapanırlar diye bir kural olmamakla birlikte, genelde kapandıkları için, dün endekste ve bir çok hissede ortaya çıkan gap'leri unutmamak lazım! Destek-Direnç Tablomuzdan gapleri görebilirsiniz.
ABD'nin Tek Şartı S-400!
Bir anda gündem olan ABD'nin teklifinin şuan için bildiğimiz tek şartı var! O da, Rus S-400 füze sisteminin aktif edilmemesi. Dün konu ile ilgili beklenti yazımın sonunda da muhtemelen bu şartın olacağını yazmıştım. Öyle de olmuş. Çünkü eğer S-400'ler aktif edilirse F-35'ler verilmeyebilir. Bu takdirde savaş uçakları fazlası ile yaşlanmış olan Türkiye, filosunu yenilemek için bu sefer de Rus SU-35 ve SU-57 alacak olursa ilişkilier tamamen kopma noktasına gelir. Türkiye'nin NATO üyeliği bile tartışılmaya başlar. Ama ABD tarafından bir başka risk ise, NATO üyesi bir batı bloğu ülkesinin kullanacağı Rus füze ve uçaklarının teknolojilerinin daha yüksek olduğu görülecek olursa, bu takdirde ihracatında savunma sanayi ürünleri çok büyük yer tutan ABD, ciddi bir ticari kayıp yaşayabilir.
İki ülke arasındaki ilişkilerin kopma noktası bölgesel olarak ABD için ciddi zorlukların ve kayıpların yaşanması demek olur. Ama bizim için de kolay sonuçlar doğurmaz. Sonuçta bahsettiğimiz ülke dünya silah ve sermaye gücünde birinci sırada bulunan bir ülke. Türkiye'ye çeşitli alanda yaptırım kararı alması halinde, bizim için birkaç yıl çok sorunlu geçebilir. İşin bu kısmını şimdilik rafa kaldırıp, iyi tarafından bakalım!
ABD'nin teklifi gerçekten de Türkiye için çok büyük ufuklar yaratabilir. Şuan 20 milyar Dolar civarında olan ticaretin beş katı artmasını ifade eden bu hedefin karşılanması ciddi doğrudan yatırımları da beraberinde getirecektir. Teknoloji alanında ciddi fon ve yatırım girişleri görürüz. En büyük sıkıntımız olan yüksek teknoloji üretiminde bu sayede hızlı yol alabiliriz. Ayrıca, böyle bir ticari hedefi gerçekleştirmek için serbest ticaret anlaşması yapılacaktır. Bu durum iki ülkenin Suriye, Kıbrıs, Akdeniz gibi bir çok bölgesel sorunda daha yakın çalışması demek olur. Bizim için uluslararası ilişkilerimizde oldukça önemli bir destek dönemi başlamış olur.
Böyle bir uzlaşmada mutabık kalınırsa, bunun getireceği gelişmeler nedeniyle kredi notlarımızın hızla geri geldiğini görürüz. CDS'lerimizde hızlı düşüşler yaşanır. ABD dışından da fon girişleri hızlanır. Halkbank ile akıbeti belirsiz olan dava süreci düşer. Daha birçok olumlu gelişmenin yaşanacağı gayet iyi bir süreç başlamış olur.
İşte bu nedenle ABD'nin teklifi iktidar ve cumhurbaşkanımız tarafından olumlu karşılık bulabilir. Ama tabii bizim de Suriye'de güvenli bölge oluşumu gibi isteklerimizin karşılanması gereklidir. Tek taraflı uzlaşma olmaz. Muhakkak bizim de bir takım isteklerimiz karşılanmalıdır. Tam da ülkede iktidar içinden ayrılanların yeni parti kurma hazırlığı yaptığı, muhtemelen de bu nedenle iktidar için siyasi gelecek riski artan böyle bir dönemde, ABD ile böyle bir sayfa açmak iktidarı ve cumhurbaşkanımızın yerini sağlamlaştıracak bir gelişme olur. Bu nedenle S-400'ler konusunda ortak bir yol bulunabilir. Ama Türkiye'nin şuana kadar jeopolitik alanda yaşananlara bakarak, ülkemizin güvenliğini S-400 gibi ama farklı ülkelerden temin edilecek sistemlerle, ama milli sistemlerle koruma altına alması çok önemlidir.
İki liderin bu konuda yapacağı görüşme önemli olacaktır. Türkiye'nin S-400 konusunda ABD'yi ikna edecek bir çalışma içinde olduğunu okuyoruz. Detayları göreceğiz. Ama tekrar ediyorum, eğer ABD ile uzlaşma sağlanırsa, Türkiye için kısa ve orta vadede çok olumlu bir dönem başlar. Kur ve faiz baskımız düşer, borsanın yukarıdaki hedeflerine ulaşma süresi kısalır.
İki Gün Aranızda Olmayacağım!
Yarın Ekotürk tv.'de Araştırma Müdürü Murat Tufan'ın 09:45'te başlayacak olan Paratoner programına konuk olacağım. İlginizi bekliyorum. Bahane ile kızımla da zaman geçirmek için bugünden gidiyorum. Az sonra ayrılacağım. Yarın akşam İzmir'e döneceğim için arada sizlerden uzak kalacağım. Açık öngörüler için gap vs. geri gelmeler yaşanırsa çok tedirgin olmayın. Ben ABD ile ilişkilerde düzelme yaşanmasını bekliyorum. Borsanın önemli yükselişler yaşayacağı bir döneme girdiğimiz düşüncesindeyim.
Hepinize bol kazançlar dilerim.
Saygılarımla
Aydın Eroğlu
Stratejist
Finans Yazarı
www.borsaanalizci.com
Twitter: @_Stratejist_