Nihayet seçimleri bitirdik. Ülke genelindeki oyların % 52'si Cumhur İttifakının oldu. Ama ülkenin en büyük üç önemli şehri olan İzmir, Ankara ve İstanbul Millet İttifakı'nın seçilen adayları tarafından yönetilecek. İzmir zaten öyleydi ama Ankara ve İstanbul belediye başkanları değişmiş oldu. Tabii henüz YSK'nın kesin sonuçları açıklanmadı. Henüz her iki ittifakın da itirazları var. Bu itirazlar sonrası değişiklik olur mu olmaz mı göreceğiz.

Seçmenin Mesajı Alınmalı!
              PKK işbirliği, FETÖ ithamları, dış güçler, beka sorunu gibi, seçimlerden evvel meydanlarda ileri sürülen benzer bir çok gerilim yaratan sözler olarak kim ne derse desin, bir ülkenin neredeyse tüm imkanlarının, hemen hemen tüm medya gücünün, belediye seçimi olmasına rağmen seçilmiş cumhur başkanının da tüm desteklerine rağmen bu sonuç çıktı ise, iktidarın halkın uyarısını çok doğru okuması lazım. 

Barış süreci esnasında yaşanan görüntüleri unutup da, şu an seçime giren muhalefet partilerine yapılan eleştirilere seçmenden ciddi bir tepki geldiği görülüyor. Aynı şekilde yıllarca ulaştırma bakanlığı başta olmak üzere bakanlık yapmış, başbakanlık yapmış ve meclis başkanlığı yapmış, iktidarın en çok tanınan simalarından biri olan Sayın Binali Yıldırım, tüm imkanların da desteği ile girdiği bir seçimi, adı ve yüzü henüz kendisi ile kıyaslandığında çok yeni olan birine kaybediyorsa, bu sonuçtan herkes ciddi bir seçmen uyarısı olduğunu görmesi lazım!

Umarım bu uyarılar alınır. Tabii ki, sandıklarda kullanılan oyların, kazanmış olanı değiştirmese de her biri kutsaldır. Bu nedenle yanlış, hatalı ve-veya hileli sayıldığı iddia edilenler oyların asıl olması gereken kişilere ya da partilere yazılması en doğal seçim talebidir. Ama farklı şekillerde sandık sonuçlarını değiştirecek gelişmeler ülke için yeni gerilim nedenleri olur. Bunlara yeltenilmeyeceğini düşünüyorum ki, her iki parti temsilcileri de buna dem vuruyorlar.

F-35 Gerilimi Başladı!
              Küresel piyasalar yeşillere bürünmüş durumda ama maalesef, önümüzdeki günlerde çekindiğim sorunlardan diye dikkat çektiğim F-35 konusunda gerilim yaratacak bir gelişme ile güne başladık! ABD tarafından F-35'lerin Türkiye'ye teslimi için öncesinde yapılması gereken ekipman teslimlerinin yapılmayacağı açıklandı. Benzer açıklamaların hepsini birleştirirsek, ABD F-35'leri Türkiye'ye vermeyeceğiz demeye getirdi. Aynı şekilde Venezuela ile ticaret yapan ya da Maduro ile iyi ilişkileri sürdüren ülkelere yaptırım hazırlıkları dile getirildi. İşte bu gerilimlerle güne küresel piyasaların tersine borsada satıcılı ve kurlarda yükseliş ile başlıyoruz.

Seçimler Bitti Mi?
              Maalesef ülkenin ihtiyaç duyduğu en önemli alan özgür ve tarafsız bir medya-habercilik olmasına rağmen, bana göre üç büyük ve çok önemli şehrin belediyeleri muhalefette olması, hatta bunun ikisinin iktidardan muhalefete geçmesi doğru dürüst medya da yer alamayıp, sadece önümüzdeki 4.5 yıllık seçimsiz sürece dikkat çekiliyor.

Eğer gerçekten seçim bitti diyerek, kavgaya ve toplumu taraf yapan, geren sözlere son verir ve ülkenin en önemli sorunu ve önceliği olan ekonomi, hukukun üstünlüğü konularına eğilirsek, evet gerçekten de önümüzdeki dönem için ben de çok umutlu olurum. Ama yine aynı kavga ve gerilimlerle devam edecek olursak, acaba önümüzdeki 4,5 yıl seçimlere gerek kalmayacak huzurlu bir dönem geçirebilecek miyiz çekincem devam eder. 

Umarım seçim sonuçları iktidar ve muhalefet temsilcileri tarafından net bir şekilde okunmuştur. Çünkü uyarı sadece iktidara verilmiş değil. Tüm ekonomik kriz ve dış gerilim emarelerine rağmen, ülke genelinde iktidar ortakları oyun % 52'sini yine de alıyorlarsa, muhalefet partilerine de ciddi bir uyarı verildiğini görmemiz lazım. 

ABD Dışındaki Çekincem Ne?
              ABD ile S-400, F-35 ve Suriye başta ciddi gerilim konularımız olduğunu devamlı yazıyorum. Bu sorunlar iki ülkenin arasını çok ciddi şekilde açabilir. Eğer uzlaşma yolu bulunmazsa, ABD tarafından ilan ettikleri bir takım yaptırımlara muhatap olabiliriz. Ama hemen altını çizmek istiyorum, S-400 konusu Türkiye'nin sonuna kadar ısrarlı olması gereken, vazgeçmemesi gereken çok önemli ve haklı olduğu bir konudur. Bu konuda geri adım atmamamız doğru olur. Ama sonuçta bu nedenle sıkıntı yaşanacaksa da bilmeniz için bu uyarıları yapıyorum.

Diğer Önemli Bir Rİsk Erken Seçim Gündemi Olur!
              Mahalli idare seçimlerinin sonuçları iktidarı yeni bir seçime zorlamaz. Sonuçta ikisi birbirinden farklı konular. Ama tabii iktidarı biraz rahatsız edecektir. Hatalarını görmesi açısından rahatsız etmesi yararlı olacaktır. Benim bu sonuçlardan sonra en büyük çekincemin ne olacağını seçim öncesi yazılarımda da yazmıştım! Eğer Ankara ve İstanbul'un el değişimleri kesinleşirse, bu tablodan cesaret alarak Ak Parti tabanına hitap edecek yeni bir parti kurulur mu sorusu benim için en önemli risk olur.

Demem o ki, seçmende bir memnuniyetsizlik var diyerek, sosyal medya ve internet haberlerinde yer alan, ama ilgili kişilerce ciddi bir yalanlama yapılmayan yeni bir parti kurulacak olursa, bu parti aynı İYİ Parti'de olduğu gibi, mevcut partilerden millet vekili alarak kendilerine mecliste grup kuracak olurlarsa işin rengi değişir. Bu konudaki spekületif haberler konusunda bir gelişme olacak mı olmayacak mı göreceğiz. Eğer böyle bir gelişme yaşanmazsa, iktidar önündeki 4.5 yıllık seçimsiz dönemi, ülkenin önceliklerine eğilerek geçirebilir. Hatta yıllar sonra seçimsiz huzurlu bir dönem başlayacağı için, birçok alandaki sorunları çözmesi halinde, kaybettiği oyları yeniden geri de alabilir. 

Ama spekülasyonu yapılan yeni bir parti kurulur ve bu parti hatırı sayılır sayıda millet vekilini hanesine katar ve iktidar ortaklarını mecliste azınlığa düşürecek bir siyasi oluşum yaratacak olursa, işte o zaman ülkenin öncelikleri yine geri plana düşer. Sert ve gergin yeni siyasi gündemlerin içine düşeriz. 

İşte benim için İstanbul ve Ankara kesin sonuçlarından belki de çok daha önemli konu, bu risk olacaktır. Çünkü artık gerilimlerden iyice yorulmuş bir devlet, ekonomi ve halk var. Yeniden böyle bir gerilim içine girerek, ülkenin önceliklerini öteler ve erken seçimi gündeme getirecek olursak, bunun borsa, kurlar, faiz ve enflasyona yansıması olumsuz olur. Ne diyelim, yaşayıp göreceğiz. Sanırım böyle bir riskin ciddi olup olmadığını birkaç hafta içinde anlamış oluruz. 

Seçim sonuçları ülkemize ve milletimize hayırlı olsun.

    Saygılarımla
    Aydın Eroğlu
     Stratejist
   Finans Yazarı
www.borsaanalizci.com
Twitter: @_Stratejist_