TCMB'nın son faiz artışı sonrası kurlarda düşüş yaşanması beklentimi biliyorsunuz. Ancak faiz artışı kararına rağmen kurlarda neden yeterli düşüş yaşanmadığını görünce, bir çok yorumda yapılan faiz artışının yeterli olmadığı gibi açıklamalar duymuştuk. Bu kapsamda kişisel görüşlerimi bir çok beklenti yazımda paylaşıp, süreci ve borsanın yükselmesi için hangi gelişmeleri takip etmemiz gerektiğini detaylı şekilde yazmıştım. Bu yazılarımı kaçırmış olan mevcut üyelerimiz ve yeni üye olduğu için önceki yazılarımı henüz okumamış olan üyelerimiz için bazı yazılarımın linklerini veriyorum. ''17 Eylül-Tehlike Geçtimi?'' , ''19 Eylül- Kurlar Neden Düşmüyor?'' Sadece bu yazılarımda bile konuyu detaylı görebilirsiniz. 

Kısacası çok önemli gördüğüm bankacılık sektörü için yeni sendikasyon kredi anlaşmaları için gelen haberlerin pozitif etkileri yansıyor. Akbank'ın ciddi bir libor faizi artışı olsa da, perşembe günü sendikasyon yenilemesi imzalayacağı, aynı şekilde Vakıfbank için de benzer bir haberin geçmesi başta bu banka hisseleri dahil, tüm banka hisselerine ciddi bir yükseliş yaşattı. Bankaların endeks üzerindeki etkisi nedeniyle BİST de hızlı bir toparlanma yaşıyor. 

Aynı şekilde piyasa için diğer önemli gelişme rahip Brunson Davası. Bu davada da rahibin serbest kalacağı beklentisi hakim. Sanırım duruşma 12 Ekim tarihinde olacaktı. Bu tarihte yargıdan serbest bırakıldığı haberi çıkması bekleniyor. 

İşte bu iki gelişmede yaşanan pozitif haberler bankalar ve BİST'i yukarı çekti. Benim için yeni sendikasyonların gerçekleşmesi çok önemliydi. Çünkü eğer bankalar yeni borçlanmalarını yapamazlarsa, vadesi gelen döviz borçlarını ödemek için iç piyasa kredilerini kısıp, TL imkanları ile döviz alarak borç ödemeye gideceklerdi. Bu durum içeride kredilerin kapanmasına, şirketlerin ciddi kredi krizi yaşamalarına neden olacağı için, zincirleme iflas riskleri yaratacak bir gelişme olacaktı. 

Ama bankalar sendikasyonlarını yeniledikleri takdirde, bir anda piyasa likiditesi rahatlayacak ve krediler yeniden açılacaktır. Muhtemelen yeni sendikasyonların libor faizlerinde ciddi artışlar göreceğiz ama buna rağmen etkisi pozitif olacaktır. Çünkü ek libor maliyeti ilk anda ciddi bir yük olarak gözükse de, alınan yeni döviz borcunun o anki kuru daha sonra beklentimdeki gibi 5.50-5.00 aralığına kadar Dolar'ın, %1.17 paritesi dahilinde Euro'nun da değerinin düşmesine neden olursa, libor faiz artışı yükünün bir kısmı yeni sendikasyonlar sonrası olası düşüş sürecine girecek kurlardan telafi edilecektir. 

Anlamamış olanlar için yeniden izah edeyim! Diyelim ki 1 Milyar Dolar yeni borç aldınız. Doğal olarak TL'ye çevirip piyasaya kredi vereceksiniz. Ya da vadesi gelen borçlar için kullanacaksınız. Yeni borcu piyasaya kredi olarak verdiğinizde misal Dolar'ı 6.15'den bozduğunuzu düşünelim. Altı ay sonra Dolar 5.00 civarı olursa, 6.15-5.00=1.15 TL bir kur farkı karınız olacak demektir. Toplam TL'ye çevirerek kredi verdiğiniz yeni borç toplamı ile bu paritenin çarpımı kur farkı toplam karınızı gösterir. İşte bu kur geliri bankalar için libordan gelecek ekstra yükü hafifletecektir. Hatta bazen kar bile yapmanıza neden olur. Çünkü zaten verecekleri kredilerde de ek libor faizini yansıtacaklardır.

Bu konuyu önceki bir yazımda izah ederken, aynı şekilde yüksek faizlerden alınacak tahvillerde de sonrasında faiz düşüşleri görülecek olursa, bankalar son aldıkları tahvillerden de benzer şekilde ek karlar yaparlar. Ama önceki düşük faizli tahvillerin sonradan faizlerinin yükselmiş olması maliyet arttırıcı olacağı için, eski yeni tahvil-bono portföyü ile eski yeni sendikasyon borçlarının harmanlanmış yansıması önemlidir. 

Eğer ABD'den herhangi bir yaptırım olmayacaksa, bana göre en ucuz banka halkbank diye düşündüğümü biliyorsunuz. Tüm bankalardan olası yeni yaptırım riskleri nedeniyle uzak durduğumu ama teknik destek-direnç paylaşımları ile cesaretli olanların dikkatine olası tekniklerini sunacağımı söylemiştim. Öyle de yapmaya devam ediyorum.  

Brunson İçin Mahkeme Kararı Beklenmeli!
              Dün ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, rahibin serbest kalmasını beklediklerini, aslında geçen ay bu beklentinin gerçekleşmesi gerektiğini, aynı şekilde tutuklu olan tüm ABD vatandaşlarının da bir an önce serbest kalması gerektiğini söyledi. İşte bu açıklamalar çok tehlikeli. Sonuçta bizim söyleyeceğimiz şey belli. Bağımsız mahkemeler buna karar verecektir. Önceki duruşmalarda da benzer beklentiler gerçekleşmeyince, öncesinde yapılan açıklamalar ortamın gerilmesine neden olmuştu. Her iki taraf da, sessizce duruşma tarihini beklese, kimse kimseyi kendi kamu oyu nezdinde zor duruma bırakmasa bu konu çok daha önce çözülürdü diye düşünüyorum. Ama bu sefer ben de Brunson'un serbest kalacağı görüşündeyim. 

Hem yeni sendikasyonların başlıyor olması, hem de Brunson beklentileri nedeniyle kurlarda düşüşün sürmesini, BİST'in de yükselmesini bekliyorum.

Hepinize bol kazançlar dilerim.

    Saygılarımla
    Aydın Eroğlu
     Stratejist
   Finans Yazarı
www.borsaanalizci.com
Twitter: @_Stratejist_