Kredili Satışlar Bitti Yükseliyor muyuz?

11.05.2018 09:17
  •  A 

101.490 altında panik ve kredili satışlar gelir düşüş hızlanır uyarım sonrası 97.849 seviyesine kadar 3.641 puan çok hızlı düşüş yaşadık. Bu esnada ciddi kredi teminat tamamlama satışlarının yaşandığını düşünüyorum. Ama bana göre kredi riski olan hesapların kredi sorunu tam bitmiştir diyemem. Çünkü, 97.849'a indiğimiz gün cumhurbaşkanı ilgilileri Beştepeye çağırınca, kısmi toparlanma nedeniyle zorunlu kredili satışlar tam yapılmadan değer artışları nefes aldırmıştı. Kısacası demem o ki, eğer yeniden böyle bir düşüş yaşanırsa, gördüğümüz o düşük seviyelere gelip de, altına kıracak olursak yeniden fiyat gözetmeksizin sert satışlar görebiliriz.

Ama bu korku ile nakit imkanı olanlar gördüğümüz düşük fiyatlardan alım imkanlarını da kaçırabilirler. Çünkü hisselerin bu düşüşleri bir algı nedeniyle yaşadıklarını çoğunun ve BİST'in aslında çok daha yüksek bir değerde olması gerektiği halde, panik ortamında iskontolu işlem gördükleri düşüncemi koruyorum. 

Lakin açmazlarım var! Nedir bunlar? Halen seçim riskleri ya da belirsizlikleri sürüyor. Yani seçimlerin sonuçlarında meclis ve cumhurbaşkanlığının her ikisi de aynı tarafta olursa çok sorun olmayacağı ve borsanın yükseleceğini düşünüyorum. Ama biri birinde, diğeri diğer tarafta olacak bir sonuç halinde yeni bir erken seçim riski söz konusu olacağı için, bu sonuç borsa için riskli olacaktır.

Seçimlerde HDP'nin durumu çok önemli. Eğer Hdp de barajı geçerse, meclis çoğunluğu muhalefet partilerine geçer. Ama bu durumda da ikinci tura kalmasını beklediğim cumhurbaşkanlığı sonucu net değil. Meclise girseler de, Kürt seçmenlerin hepsinin sayın Erdoğan'a muhalif olacaklarını düşünmüyorum. Hatta HDP'nin terör örgütü PKK'dan kendilerini soyutlayamadıkları ve bir çok ilimizde özerklik arayışı nedeniyle bölgede Suriye'dekine benzer acıları yaşattıkları için, Kürt seçmenler HDP'ye kızgın da olabilirler. İşte olası kızgınların kime cumhurbaşkanlığında oy vereceği çok önemli olacaktır. 

Aynı şekilde HDP barajı geçemezse, o zaman güney doğuya ait 75 millet vekilinin çoğu Ak Parti'ye gidebilir. Ama meclise girememelerine rağmen ikinci turda cumhurbaşkanını belirlemedeki güçlerini kaybetmezler. 

Bu arada CHP'nin adayı Sayın İnce, ekonomi için İlhan Kesici'nin adını veriyor. Diğer bazı konular için de Abdüllatif Şener ve Yılmaz Büyükerşen'i telaffuz ediyor. Bu çok ilginç bir gelişme. Yani Sayın İnce seçimlerden önce merkez sağ, muhafazakar cumhuriyetçiler ve Kürt seçmenlere de hitap edebilecek bu tip kişileri yakın kadrosuna alacağını netleştirirse, bu takdirde zamanındaki Anap misali daha geniş bir yelpazeden oy alabilir. 

Görüyorsunuz ya, seçim konusu ciddi bir muğlaklık taşıyor. Dediğim gibi, her iki sonuçtan iktidar ya da muhalefet galip çıkarsa borsa bunu olumlu karşılar. Muhalefetin ikili galibiyeti halinde bazı iktidar yanlısı diye bilinen şirketler varsa, belki onlarda negatif tepkiler görülebilir ama genelde ikili galibiyetin olumlu algılanmasını, sadece muhalefetin ikili galip gelmesi, görev devrinde sorun çıkıp-çıkmayacağı konusunda bazı korkuların olduğunu görüyorum. Ama demokrasinin sonucu bir korkuya mahal vermeyecek şekilde gerektiğinde herkes yerini yeni seçilene bırakmayı bilecektir. 

Yok eğer meclis ve cumhurbaşkanlığı farklı kesimlerde olursa, işte bu sonuç halinde birbirlerini kilitlemelerini ve çok yakın tarihte yeni bir erken seçimin zorunlu olacağı riskini yüksek buluyorum. 

Tabi piyasa için başka belirsizliklere de değinmek isterim! Batının, özellikle ABD'nin seçimler öncesi İktidar ve sayın Erdoğan ile gerilim yaşadığını görüyoruz. Bu nedenle eğer seçimlerden önce yurt dışından iktidara karşı siyasi hamleler gelecekse,  S-400 ambargosu ve 13 Mayıs'a ertelenmiş Hakan Atilla davası ile ilgili gelişmelerin riskinden korkuyorum. S-400 nedeniyle ambargo olursa negatif etkisi olur ama ilk anda çok sert bir negatif tepki beklemem. Ama Halkbank ile ilgili bir fatura kesmeye kalkacak olurlarsa, bu faturanın boyutu ile ilgili çok ciddi bir korkum var. Umarım olmaz ya da çok önemli bir boyutta olmaz. 

ABD mahkemelerinden aleyhimize kesilecek büyük bir cezayı hiç bir şekilde ödemeyiz ama bunun karşılığında bankalarımıza swift kullanımı gibi yasaklamalar gelirse, bunlar yabancı yatırımcılar üzerinde satış baskıları yaratır. 

İşte tüm bunları düşünerek, olası yatırım kararlarınızı alınız. Grafiklere bakınca sanki kısmi toparlanma devam edecek gibi duruyor. Hattta TCMB'dan faiz artışı kararı çıksa, bir anda sert alımlar olacak gibi duruyor. Ama yukarıdaki riskler henüz önemini koruduğu için, ansızın bu risklerle ilgili olabilecek olumsuz gelişmelere muhatap olursak, borsa bir anda yeniden olumsuz bir görünüme dönüşebilir. 

Ne kadar zor bir durumdayız umarım anlatabiliyorumdur! Yani aslında işin ekonomik ve eder kısmına bakılırsa, bu ve altındaki fiyatlardan orta-uzun vade göze alınarak alım yapılması doğru olur. Hatta hep dış olumsuz risklere dikkat çekip korkuyoruz. İyi de, bu korkunun tam tersi bir sonuç ABD'den Halkbank ile gelirse, yani önemsiz bir sonuç çıkarsa, o zaman da alım coşkusu inanılmaz olur. Faizler ve kurlar kendiliğinden hızla düşerken, banka hisselerindeki sert alımların öncülüğünde tüm endeks genelinde hızlı bir toparlanma yaşarız. 

Peki Sonuç Ne, Ne Yapmalı?
              Kim net cevap verebilir bilmiyorum. Ben veremem. Lakin olası risklerin gerçekleşme ihtimalini de göze alıp, alım imkanı olanların artık kademeli alıma yönelmeleri doğru olabilir. Yani bir kısım alım imkanlarını buradan kullanıp, her türlü riskli bir gelişme halinde ekstra düşükler de görülebilir diye bir kısım nakit imkanlarını da boşta tutmak doğru olabilir. Düşünün, değerlendirin ve kararlarınızı veriniz.

Hepinize bol kazançlar diliyorum. 


    Saygılarımla
    Aydın Eroğlu
     Stratejist
   Finans Yazarı
www.borsaanalizci.com
Twitter: @_Stratejist_


  • 10.05.2018
    09:32

    Öncelikle ısrarla bir görüşümü tekrarladığımı hatırlatmak istiyorum! Bu düşüş şirketler karlarını düşürdüler, az kar yaptılar, işleri çok kötü falan diye değil sadece. Tamam bunların da etkileri olabilir ama asıl etken, erken se&cced... Devamı »

  • 09.05.2018
    09:22

    Trump 2015 yılında İran ile yapılan nükleer anlaşmasından ABD'nin çekildiğini açıkladı. AB ülkeleri ise İran ile yapılan anlaşmaya bağlı kalacaklarını açıkladırlar. İran da anlaşmaya bağlı kalacağını ve ABD dışında özellikle AB ile konu hakkında görü... Devamı »

  • 08.05.2018
    09:53

    Osmanlı'da genelde padişahların tahta çıktıkları zaman yeniçeri ve sipahilere dağıttıkları bahşişe verilen ada ulufe dendiğini biliyoruz. Ama daha genel anlamı olarak da, kapıkulu askerlerine, saray ve devlet kuruluşlarındaki bazı görevlilere üç ayda bir verilen &u... Devamı »

  • 07.05.2018
    09:48

    Seçim Süreci Başladı! Seçim tarihinin ilanı ile aslında bu süreç başlamıştı ama partilerin cumhurbaşkanı adaylarının ilan edilmesi ile bu durum netleşmiş oldu. Adaylar mitinglerine başladılar. Bu seçim diğer seçimlerden çok daha önemli bir... Devamı »

  • 04.05.2018
    09:28

    TCMB ve bankaların üzerinde yaratılan baskıların yararını mı, yoksa zararını mı görüyoruz şimdi söyleyin hadi! Sanki bütün ekonomik gidişin, tüm hükümet politikalarının, cari açık, işsizlik, enflasyon, TL.'nin değer kayıplarının tek müsebb... Devamı »