Sonuçta seçim kararını, bu kararı verme çoğunluğu olanlar alırlar. Öyleyse, eğer İYİ Parti seçime giremez denirse, bu sonucu bilerek seçimin ekstra erkene alınması bir baskın seçim olur. Ama seçimlerin bu kadar erkene alınıp da, İYİ Partinin de seçime girmesini sağlanırsa, yapılan bir an önce olsun bitsin de yolumuza bakalım denen bir erken seçim olur. İYİ Parti'nin seçime girip-girememesi konusunda verilecek YSK kararı, alınan seçim kararının baskın mı, erken mi olduğunu gösterecektir.

Ancak, iktidarı eğer her konuda eleştiren bir muhalefet iseniz, o zaman erken, ya da baskın ne olursa olsun, her zaman seçimlere hazır olmanız gerekir. Çünkü iktidarın yaptıklarının yanlış olduğunu düşünüyorsanız, bunun nasıl düzeltileceğini, hangi kadrolar ve kararlarla bunların yapılacağını zaten çok önceden çalışmış, planlamış olmanız gerekir. Yoksa eleştirip, eleştirip nasıl doğruların yapılacağını söylemiyorsanız, tüm bu sorunları çözmeye hazırlık yapmadıysanız, nafile bir muhalefet içindesiniz demektir. İnandırıcılığınız olmaz ve görüşlerinizi uygulamak için yeterli seçmen desteğini de alamazsınız. 

Sonuçta seçim kararı alındı ve ülkemize hayırlı olsun.

Piyasaları Algılar Yönetiyor!
              Sayın Bahçeli erken seçim çağrısı yapıp da borsa sert düşünce, erken seçimden ve borsadan o kadar da korkmayın diye yazmıştım. Ama bakın bir gün evvel seçim denince -2.000 bin puan düşen borsa, bir gün sonra seçim kesinleşince 3.000 puanın üzerinde çıkıyor. Bu nasıl iş böyle değil mi? 

Size söyledim, bu süreçte borsadaki hisseler bilanço ederlerine göre değerlenmezler. Tamamen algılara, daha doğrusu yönetilen algılara göre değerlenirler. İşte bu yüzden eğer elinizdeki hissenin bilançosuna, temel analizine, şirketin sektör ve sektör içinde gidişine inanıyorsanız, bu tarz dalgalanma sebepleri sizleri panikletmesin. Eğer başında yakaladı iseniz, bu ortamda düşer deyip, alttan almak için satma kararı alabilirsiniz. Ama bunu henüz hisseler ve borsa yüksek fiyatlanırken yapmadı iseniz, geçen günkü gibi panik havasında eksi 2.000 puan kayıp esnasında yaparsanız, dün gördüğünüz gibi bu panik nedeniyle hisselerinizi kaptırmış olurdunuz. 

Anlaşılan o ki, Bahçeli'nin erken seçim talebi borsa için kötü bir gelişme olarak algılanmışken, Erdoğan'ın esktra erken seçim tarihi ise borsa için olumlu algı yarattı. Neyse, sonuçta bu iki gün içinde yaşananlar sizlere hisselerinizin ederlerine göre davranmanız gerektiğini göstermesi lazım. Böyle zamanlarda çok farklı nedenlerle hisseler düşebilir. Yapacak bir şey yoktur. Korkup da satışa geçene neden koktun da satıyorsun denemez. 

Seçim Süreci Değil, Dış Gelişmeler Daha Büyük Risk Olacaktır!
             Seçim ile ilgili son yazılarımda da belirttiğim gibi, seçimlerden çıkacak sonuçları borsa için asıl risk olarak görmüyorum. Bu nedenle de seçim sonuçlarına yönelik olarak borsanın kötü düşüşler yaşaması beklentim ya da korkum yok. Çünkü borsamızın ve başta bankalarımız olmak üzere genelde hisselerin iskontolu işlem gördüğü görüşündeyim.

Benim için asıl risk dış kaynaklı gelişmeler olacaktır. FED'in olası faiz kararları da büyük tehlike değildir. Asıl risk, ABD'de görülen Halkbank içerikli dava sürecinde Türkiye'deki finansal piyasaları sarsacak boyutta politik bir para cezası ve devamındaki olası yaptırım kararlarından çekiniyorum. Böyle bir politik yaptırım kararı tek başına uygulamaya alınmaz. Farklı baskılarla da desteklenir. Bu nedenle, böyle bir yaptırım kararı çıkacaksa, öncesi ya da hemen sonrasında ratingçilerin de not indirimleri gelebilir diye çekiniyorum. ABD tarafından dün yapılan S-400'ler yüzünden Türkiye'ye yaptırım uygulanabilir görüşü bir sinyaldir. Bu yaptırım Türkiye'ye ABD tarafından silah ambargosu uygulanması yolunda bir karar olarak uygulanırsa sorun olmaz. Ama iş mali ve finansal boyuta dönüşürse, o zaman sıkıntı olabilir.

Yukarıda belirttiğim risklerin dışında bir de petrol fiyatlarının yaratacağı bir riskten de bahsetmiştim hatırlarsanız! Brent petrol fiyatlarının 80$ seviyelerine doğru hızlanması cari açığımız için yeni yük yaratır. Aynı zamanda her türlü piyasa maliyetini yükselteceği için enflasyonu da yukarı yönlü baskılayacak bir tehlikedir. ''Yeni Tehlike Brent Petrol Olur Mu?'' linkini tıklayarak, bu konudaki görüşlerimi yeniden okuyabilirsiniz. Görünen o ki, brent petrol fiyat artışı yapmış olduğum uyarımı haklı çıkartacak gibi gelişiyor.

BİST İçin Aşırı Rahat Olmayınız!
              İşte belki, seçim nedeniyle BİST'den fazla korkmayınız ama diğer riskler de güçlü olduğu için, gereğinden fazla da rahat da olmayınız. Seçimlerin bitişine kadar benzer bir çok riske muhatap olabiliriz. Yaptığınız alımlarda hedeflerinizi gördüğünüz, hatta belki hedeflere yakın fiyatlardan bile kâr satışlarını tercih etmek, kredili olmamak, her şekilde kenarda muhakkak belli bir nakit imkanı tutmak doğru bir süreç yönetimi olabilir.

Hisse bazlı ayrışmaların süreceği bir dönemdeyiz. Hepinize bol kazançlar dilerim.

    Saygılarımla
    Aydın Eroğlu
     Stratejist
   Finans Yazarı
www.borsaanalizci.com
Twitter: @_Stratejist_