Tutuklama ve Ankara Belediye'sine yönelik soruşturma açıklamaları sonrası yaşanan sert endeks kayıplarında BIST dün 8872 seviyesini gördü ama sonrasında dönerek 9299 seviyesinden kapandı. Peki bu kapanışa bakarak, ''Tamamdır, düşüş bitti'' diyebilir miyiz? Açıkçası bu cevabı vermek çok kolay değil. Çünkü zaten hisseler pahalı olduğu için düşmüyorlar. Piyasadaki gelişmelerden kaynaklanan güven kaybı yüzünden yerli ve yabancının satışa geçmesi nedeniyle düştüler. Satışlar bilanço ya da hisselerin ederleri ile ilgili değil de, yaşanan gelişmelerle ilgili olduğu için, gelişmelerin devamında olacaklar sorunun cevabını etkileyecektir!

Yani İstanbul Belediyesi'ne, CHP'ye kayyum atanması yönünde gelişmeler, Ankara Belediyesi ve Mansur Yavaş için de benzer soruşturma ve tutuklama süreçleri yaşanacak olursa piyasadaki korku satışları yeniden artabilir. Dün BIST artı kapattı ama bunu sağlayan Ziraat Yatırım'ın yaklaşık 7.5 Milyar'lık net alımıydı. Muhtemelen Varlık Fonu devreye girmiş gibi görülüyor. Ama tek başına Varlık Fonu alımları çare olmaz. Aynı zamanda doğru da olmaz. Enflasyon ve faizlerdeki düşüşün sürerek yerli-yabancı fon ve yatırımcılarının alımları ile bunun sağlanması çok daha doğru ve sağlıklı olur. Bunun sağlanması için de, bugün Bakan Şimşek ve TCMB Başkanı Karahan yabancı fon ve yatırımcılarla İmamoğlu sürecini görüşecek ve endişeleri gidermeye çalışacaklar.

Endişeler giderilebilirse, yabancıdan gelen satışlar kesilip yeniden alıma dönmeleri sağlanırsa, BIST'in dünkü toparlanmasının devamı gelebilir. Ama sadece Varlık Fonu alımları ile yaşanan hisse alımları çare olmaz. Çünkü yerli-yabancı yatırımcı ikna edilmez, yeniden satışlara devam ederse Varlık Fonu alımları bu satışları karşılayamaz. Aynı zamanda bir süre sonra da likidite sıkışıklığı yaşamaya başlar. Bu nedenle piyasada bu güven kaybına neden olan gelişmelerin aynı hızla arkasının gelmemesi lazım.

Eğer İmamoğlu için tutuksuz yargılama kararı çıkarsa, bu karar piyasaların durulmasına, meydanlardaki protestoların azalmasına imkan verebilir. Yoksa bayram sonrası gerilimlerin daha da arttığını görme riskini yüksek görüyorum.

ABD ile F35 alımı, CAATSA Yatırımınların kaldırılması, ilişkilerin düzelmesi ile ilgili adımların atılması ve-veya Halkbank Davası'nın düşmesi gibi gelişmeler yaşanacak olursa, bunlar da yabancı güvenine destek olur. Ama şu anki tablo sadece Varlık Fonu ile düzeltilemez gibi geliyor bana. 

Herşey Gayet İyi Giderken, Birdenbire Bunlar Neden Yaşandı?
              Tam enflasyon düşüyor, faizler iniyorken, AB ile ilişkilerde pozitif gelişmeler varken, ABD-AB-Rusya-Çin ve Ortadoğu için stratejik önemimiz hiç olmadığı kadar artmışken bu yol kazası neden yaşatıldı? Madem seçimler 2028 yılında neden CHP belediyelerine karşı operasyonlar bir anda ve arka arkaya geldi, tutuklamalar, kayyumlar yaşandı? Bu işler süreç içinde ve aralıklarla yaşansa piyasalara etkisi bu denli derin ve ağır olmazdı. 

Cumhur İttifakı ile ilgili riskler mi var da bu gelişmelerin bu denli hızlı yaşandığını gördük acaba demekten kendimi alamıyorum! Bu nedenle Sayın Bahçeli'nin sağlığının görevine devam etmesine bir engel teşkil edip-etmediği hususu en kısa zamanda netleşmelidir. Çok uzun zamandır her gün mesajlarını gördüğümüz Sayın Bahçeli'yi de görürsek, bir sağlık heyetinden sağlığının iyi olduğunu resmi şekilde duyarsak bunun da olumlu etkisi olur. Yok eğer sağlık sorunları görevini sürdürme riski yaratıyorsa, o zaman çok daha farklı riskler önümüze çıkar! Çünkü eğer hiç hesapta yokken MHP Kurultayı gündeme gelirse, Cumhur İttifakı tartışılmaya başlanır. Umarım yaşadığımız gelişmeler bu risk nedeniyle yaşanmıyordur!

İşte bu nedenle muhtemelen sadece Varlık Fonu alımları ile dün artı kapatan BIST için, risk bitti diyemiyorum. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in bugün uluslararası yatırımcılarla saat 16:00'daki telekonferans görüşmesi piyasalar için çok önemli.

Benim için borsa ve hisseler kesinlikle ucuz. Ama yaşananlar normalleştirilemez ve aynı şekilde devamı yaşanırsa, bu takdirde enflasyon ve faiz düşürme çabalarımız sekteye uğrar. Bunun yansıması da yeni TL rekorlarını görme beklentilerimizi ciddi bir süre ötelemiş olur. Artan kurlar yüksek kalmaya devam ederse, enflasyonda yükselişe neden olur. Böyle bir yükseliş halinde faiz indirimi en azından ilk toplantıda pas geçilmeye neden olabilir.

Bu ortamda nakitim var hisse almak istiyorum diyenler için hisseler kendi özelinde ucuzlar, düşüşlerin sürmesi halinde 8566 desteği bana göre çok güçlü bir destek bölgesi olacaktır. Bu seviyeye yaklaştıkça alım yapılabilir. Ama siyasi gerilimlerin tırmanması halinde daha da düşmesi, ya da maliyetli taşıma risklerini göze almaları gerekir. Ben hissedeyim ne yapayım diyenler ise, bu fiyatlardan sonra şirketlere güveniyorsanız satmayı düşünmek, kalıcı zarar yaratacak satışlara yönelmek bence doğru olmaz. Çünkü endişeler yersiz çıkarsa, hisseler bir anda kayıplarını kapatırlar. Bir süre borsayı unutup, başka işlerinize öncelik vererek ortamın düzelmesini beklemek doğru olur. 

Hepinize sağlık ve bol kazanç dilerim.

    Saygılarımla
    Aydın Eroğlu
     Stratejist
   Finans Yazarı
www.borsaanalizci.com
Twitter: @aydineroglu_