Dün tutuklanan belediye başkanları, özellikle de diploma iptali sonrası hakkında suç örgütü kurma iddiaları ile gözaltına alınan Ekrem İmamoğlu haberleri ile birlikte borsada açılıştan itibaren sert kayıplar yaşandı. Öyle ki, iki kez devre kesici uygulandı. Bankalar başta olmak üzere, tam da bir gün evvel dirençlerini kırdı-kırıyor dediğimiz hisseler taban oldular. Ya da tabana yakın işlem görüp kapandılar.
Dün yaşanan düşüş nedeniyle vadeli piyasalarda long pozisyon taşıyan yatırımcılarda çok büyük kayıplar yaşandı. TL tahvil faizleri, ülke risk primi sert yükselişler yaptılar. Aynı şekilde BIST'de de tabanların görülmesi nedeniyle özellikle kredili işlem yapanlarda büyük kayıplar olduğunu düşünüyorum. Bu nedenle de, hesaplarında kredi bulunan ve ellerindeki hisseleri taban olup satamayan yatırımcıların bugün de kredi satışlarının gelme riski yüksek olabilir. Bu riskin ortadan kalkması ya da azalması için, en azından bir alım dalgası ile birkaç kademe satışların alınması gerekir. Bu yaşanırsa BIST üzerindeki baskı azalır. Ama hisselere alıcı gelmeden yaşanacak düşüşler, teminat tamamlama baskıları yüzünden tüm hisseler üzerinde baskı yaratmaya devam eder.
Görülen fiyatların şirketlerin bilançoları ya da ederleri ile bir ilgisi olmadığını, yaşanan gelişmeler nedeniyle yatırımcının paniklemesiyle ilgili satışlar olduğunu hepiniz biliyorsunuzdur. Dirençlerde çok daha yüksek fiyatlardan yüksek karlarla bile satmayan yatırımcılar, panik ortamlarında hem de zararda olmalarına rağmen satışa yönelirler. Maalesef panik havası böyledir. Güven bir kere kayboldu mu, geri kazanmak zordur. Aylardır arttırmaya çabaladığımız piyasa güvenini maalesef zincirleme gelişmelerle ciddi erozyona uğrattık.
Dün bu satışlara neden olan gelişmelerin devamı yaşanacak olursa, yerli-yabancı yatırımcıdan benzer satışlar da sürebilir. Yatırımcı böyle ortamları sevmez. Hele ki yabancı yatırımcı hiç sevmez. Şimdi soru şu! Bu soruşturmalar başka büyük belediyelere de sıçrayacak mı, CHP'nin diğer cumhurbaşkanı adayı da benzer akıbetleri yaşayacak mı? Parti için de benzer gelişmeler olacak mı? İşte bu belirsizlik satış baskısının sürmesine, artmasına neden olurken, ortamın durulması ise düşüklerden alım tepkilerinin gelmesine destek olur. Tepki diyorum, çünkü yaşananlar ve gözaltı iddialarına bakınca, bu gelişmeler ülkenin gündemini daha çok gerecek gibi duruyor. Böyle bir ortamda iki gün önceki yeni TL zirve arayışlarına yeniden ve aynı hızla dönmek çok kolay olmaz diye düşünüyorum. Umarım yanılırım.
İşte bu ortamda Döviz kurunda dün yaşanan sert yükselişler, merkez bankası ya da destekli banka döviz satışları ile karşılandı. Piyasada kurlara müdahale için yaklaşık 10 Milyar Dolar rezerv satışı yapıldığı söyleniyor. TCMB rezervleri açısından bu tutar büyük olsa da, sorun yaratacak boyutta değil. Ama tabii benzer kur ataklarının sürmesi halinde aynı şekilde rezerv satışları risk teşkil eder. Aynı 120 Milyar Dolar rezerv erittiğimiz günler gibi kur satışı ile dövizi durdurmak mümkün olmaz. Bu durumda TCMB faiz silahını da çekmek durumunda kalabilir. Bir anda faizleri indirmeye başladığımız seviyelere çıktığımızı görebiliriz.
Görüyorsunuz ki, demokrasi çok değerlidir. Eğer vatandaş ve yatırımcılarda demokrasi konusunda tedirginlikler oluşursa, bunu düzeltmenin maliyeti çok yüksek olur. Umarım tam da enflasyon ve faizlerin düşmeye başladığı bu ortamı sekteye uğratmayız. Yoksa kaç yıldır çekilen sıkıntılar boşa olur.
Borsadaki düşüş panik kaynaklı olduğu için, SPK şirketlerin hisselerini geri almalarını kolaylaştırdı! Genel Kurul kararı ile geri alım yapabilecek şirketlere, genel kurul kararlarına gerek kalmadan yönetim kurulu kararları ile de hisse geri alıma yapabilme imkanı verildi. Bu şirketlere hisselerinizi geri alarak borsayı destekleyin demektir. Bakalım şirketler bu karara ne kadar uyacaklar göreceğiz. Ama geri alım kararlarının artmasını bekliyorum.
FED Faizleri Sabit Bıraktı
ABD Merkez Bankası FED için zaten beklenti de bu yöndeydi. Öyle de oldu. FED tarafından yıl içinde iki kez faiz indirimi yapılabileceği beklentisi korundu. Enflasyonda kısmi yükselme riskine dikkat çekilmekle birlikte, piyasalarda genişlemenin sürdüğü de vurgulandı.
Bu ortamda yeni güne başlıyoruz. Dün gece Saraçhane'de ciddi bir kalabalık ve protesto vardı. Ama tv kanallarında bu yönde haberler göremedik. Bu nedenle tepkilerin boyutunu tam anlamak, yorumlamak zor oluyor. Bu nedenle bugün de açılışta satış baskılarını görebiliriz. Ama şirket geri alım açıklamaları, Varlık Fonu alımları sözkonusu olursa alıcılar tekrardan cesaretlenebilir. Lakin siyaseti daha da gerecek yargı kararlarının alınmaya devam edeceği yönünde sosyal medya ve tv ekranlarındaki yorumcu açıklamaları insanı tedirgin ediyor.
Satışların dünkü gibi sürmesi halinde, ikinci bir alım öngörü serisi daha yapabilirim. Bu fiyatları gerçekçi görmediğim için, ek düşüş risklerini göze alıp yeni alım öngörülerime devam etmeyi düşünüyorum. Ama umarım demokrasimizi daha da zedeleyecek kararları almayız.
Hepinize sağlık ve bol kazanç dilerim.
Saygılarımla
Aydın Eroğlu
Stratejist
Finans Yazarı
www.borsaanalizci.com
Twitter: @aydineroglu_