Dün yapılan kabine toplantısı sonrası cumhurbaşkanı Suiye'ye yönelik önemli açıklamalarda bulundu. "Suriye'den ülkemize yönelik saldırıların kaynağı mahiyetindeki kimi yerler konusunda artık tahammülümüz kalmamıştır. Polislerimize yönelik son saldırı artık bardağı taşırmıştır. En kısa sürede bu sorunların çözümü için gereken adımları atacağız." işte sözler dikkatleri yeniden Suriye'ye çevirmiş oldu.

Çok kez yazdık. Türkiye sınırlarında hem de kendi müttefikleri tarafından bir oldu bittiye zorlanıyor. Şimdilik Irak ve Suriye'de olmak üzere, yine şimdilik bir Kürt özerk bölgesi kurulmaya çalışılıyor. Irak için bu yapı çok önceden kurulmuştu. Şimdi aynı durum Suriye'de PKK'nın türevleri olan PYD/YPG ile sergilenmeye çalışılıyor. Aynı zamanda da Ege, Akdeniz'de Yunanistan'a verilen desteklerle tepkilerimiz sınırlanmaya, dikkatimiz dağıtılmaya, gücümüz bölünmeye çalışılıyor. ABD son olarak 15 Adet daha F15 uçağını Yunanistan'a sevk etti. Etrafımızda eş zamanlı olarak yapılan bu hamlelerin amacı hayır değil bunu hepimizin bilmesi lazım.

Aslında ben yıllardır çevremizdeki planlarda hayır olmadığını yazıp, bu nedenle uyarılar yapıyordum. Bu nedenle Irak'ın, Suriye'nin bütünlüğünü savunup, batının bu ülkelerdeki oyunlarına kanmayalım diyordum. Ama maalesef BOP ile başlayan süreç çok hızla ilerliyor. Biz ise hala bu oyunu izlemekle yetiniyoruz. Tabiki sınır ötesi müdahalelerimizle tepkilerimizi veriyoruz. Ama Esad ile kavgalı olacağımıza, en başındaki iyi ilişkilerimizi korusaydık, şu an Suriye sınırlarımızdaki riskler söz konusu olmayacağı gibi, ABD'nin binlerce tır mühimmat yığınağı da bölgeye yapılamamış olacaktı. Hadi diyelim zamanında bunu göremedik. Ama artık yapılanlar çok net. En kısa zamanda Esad ile koordineli şekilde Suriye sınırımızdaki hain yapılanmayı yok etmeye çalışmalıyız. Buna kimse itiraz etmemeli. Esad ile bütün bir Suriye varken sınırımızda bu riskler var mıydı diye düşünün. Bir de şu anki oluşumlara bakın!

Uluslararası Tepki Verilmeli!
              Türkiye sınırlarında ABD'nin başı çektiği hukuksuz yapılanmaya tepkisini uluslararası tüm kurum ve kuruluşlarda vermeli. Kamuoyu tepkisini yaratmaya çalışmalıdır. ABD'nin bu kurum ve kuruluşlarda gücü malum bile olsa, uluslararası destek arayışları çok önemlidir. Yoksa bu işin sonu çok önceden yazdığım gibi, NATO'dan çıkmaya kadar bile gidebilir.

Tekrar ediyorum, Türkiye şimdilik sınırlarında yaşanan bu oluşumlar konusunda sonuna kadar haklıdır. Sınır ötesi operasyonlar dahil her türlü tepkiyi vermek durumundadır. Bu konuda siyasi birlik olmalıdır, muhalefet dahil tek ses halinde olmalıyız. Lakin ABD yönetiminin gözü dönmüş hali nedeniyle bizi çetin bir süreç bekliyor diyebilirim. Çünkü 30-40 yıldan fazladır etap etap yaptıkları planların bozulmaması için ellerinden geleni esirgemeyeceklerdir. Biden'dan Senatoya yazılan Türkiye mektubu da bunu gösteriyor. 

İşte önümüzde FED, Enerji, enflasyon gibi sayısız önemli risk varken, TCMB faiz kararları çok önemlidir. Eğer orada son yapılan zamansız faiz indirimi ısrarı sürecek olursa, diğer risklerin de sahne alması ile kurlarda sert yükseliş, yeni zirve riskleri kaçınılmaz olur. Her alanda ithalata çok bağımlı olan üretim ve ekonomik yapımız nedeniyle, artan döviz kurlarının enflasyon yaratması kaçınılmaz olur. Yani enflasyondaki artış böyle giderse, TCMB Başkanının dediği gibi geçici olmaz. Umarım ben yanılırım. Yok eğer yanılmıyorsam, kurlar biraz daha yükselirse, her alanda zam furyası yaşayabiliriz. Bu da tüm dünyanın tersine faiz indirirken, bir anda aynı bir kaç sene öncesindeki faiz indirimleri sonrasında yaptığımız gibi, çok sert yeni faiz artışlarına mecbur kalabiliriz. Bunu yapsak da artmış olan döviz kurları baki kalır. Yani döviz cinsinden ülkemiz yeniden fakirleşebilir. Tüm dünya için ama özellikle de bizim için stagflasyon, yani durgunluk ve enflasyon riskleri konuşulmaya başlandı. Stagflasyon uyarılarımı çok önceden yapmıştım. Şimdi gündem olmaya başladı. Şimdilik bu risk zayıp bir ihtimal. Ama yanlışlarımız sürerse güçlü bir risk haline gelebilir.

İşte böyle bir ortamda dün gayet iyi yükselişler yaşamıştık. Ama son Suriye açıklamaları BIST'de satışları getirecektir. Yurt dışında enerji ve enflasyon riski borsalarda satışların gelmesine neden olmuş durumda. Bunun da BIST üzerinde satış baskısı olabilir. Ama yine de tümden düşeriz diyemem. Pozitif ayrışan hisseler yine de olacaktır. Bu nedenle tekniklere odaklanmak doğru olacaktır.

Bu arada dün açıklanan verilerden özellikle cari denge rakamlarının artı olması olumludur. Ama maalesef bu ortamda cari açığımızın düşüyor olması MB Başkanımızın açıklamalarındaki rezerv artışları olsa dahi, kurların artmasına mani olmaz. Ama yine de cari dengenin bu durumu olumlu bir görünüm sergiliyor.

Hepinize sağlık ve bol kazanç dilerim.

    Saygılarımla
    Aydın Eroğlu
     Stratejist
   Finans Yazarı
www.borsaanalizci.com
Twitter: @aydineroglu_