Fitch, 20 Türk bankasının notlarını düşürdü ve görünümleri için de negatif dedi. Buna gerekçe olarak bankaların varlık kaliteleri, performans riskleri, likidite ve fonlama gibi konularda yapılan değerlendirmelerin olduğunu bildirdi.

Endeks ve bir çok hissede zaten dirençlerde olduğumuzu, 100.800 direncine yaklaştıkça direncin kırılmasını istemeyenlerden kar satışların gelebileceğini yazıyordum. Ama sendikasyonların başlaması ile kısmen rahatlayan bankalar bu direnci kıracaksa kıracaktır demiştim. Bankaları dün ikinci seansa kadar almaya çalışıyorlardı. Ama sonra özellikle de bankalara gelen sert satışlarla endeks de direncinden yeniden dönmüş oldu. 

Geçen haftaki yazılarıma da bakınca, BİST'in olası düzeltmesinde 96.700'e geri çekilme olursa kimse paniklemesin diye uyarmıştım. Anlaşılan o ki, birileri dün yine erken uyarı sistemleri sayesinde Fitch'den haberdar olmuşlar ki, biz dirençler acaba kırılacak mı derken bir anda satışlar geldi. Ama karışıklık olmasın bu ülke notu değil, bankaların not indirimi. 

BİST eğer bu düzeltmesini sürdürecek olursa, sıralı şekilde; 98.147 - 97.781 - 96.598 - 95.500 seviyelerine doğru geri çekilebilir. Bu sizleri çok rahatsız edip, korkutmasın. Dirençlerde durması çok daha risklidir. Bu şekilde düzeltmeler endeks ve hisselerin yeniden güç kazanmasını ve düzeltmeler sayesinde yeni alımların ve alıcıların gelmesini sağlar. Anlaşılan o ki, dirençlere gelince acaba kırar mı demeden kar realizasyonu yapmak ve olası düşüş olursa satılanları alttan almayı hedefleyerek önümüzdeki sürecin belirsizliklerini aşmaya çalışmak daha doğru olacak. Çok ciddi düşüşler görüldüğü için insan dirençte vermek istemeyip, acaba kırar mı diyor ama, görüyorsunuz beklenmedik riskler halen ciddi şekilde mevcudiyetini sürdürüyor.

Zamlar Sürüyor!
              Bir ülke yönetiminde en önemli şey, yöneten kadroların inandırıcılığıdır. Hiç bir sıkıntı, sorun yok deyip de, sonra üçüncüye elektrik ve doğalgaz zammı yaparsanız, insan sorun yoksa bu zamlar neden diye düşünüyor. Yani ekonomik ve finansal olarak sorun ve sıkıntı olduğu kesin. Ama bunları aşabilecek imkanlara da sahibiz. Önemli olan biteni saklamadan tüm açıklığı ile millete ifade etmektir. 

Üretici yorumlarına bakınca, fiyatların halen elektrik üretim maliyetlerinin altında olduğunu söylüyorlar. Aynı şekilde akaryakıt pompa fiyatlarında otomatik dünya fiyatları uygulanması halinde halen pompa fiyatlarına ciddi zam gelme riski var. Umarım kurlardaki bu düşüş sürer de, bu risk ortadan kalkar. Ama maalesef baskının biri bitse diğeri başlıyor. Kurlar düşerken şimdi de brent petroldeki fiyat artışı yeni bir baskı nedeni olarak karşımıza çıkmış durumda. Geçen hafta dikkat çektiğim brentteki artış hedefi dün görülmüş oldu. Bu seviyeden sonra biraz geri çekilme olmasını bekliyorum.

Enflasyon ve Brunson Riskleri!
             Gelecek enflasyon verisi içimizi rahatlatmaktan ziyade daha da sıkabilir. Hatta yapılmakta olan zamlar nedeniyle enflasyon sıkıntımız sonraki bir kaç da sürecek gibi duruyor. O nedenle bu hafta enflasyonun da olumsuz baskısını görebiliriz. 

Ama piyasa için önümüzdeki en önemli gelişme 12 Ekim'deki Brunson duruşması olacaktır. Cumhurbaşkanımız, meclis açılışındaki konuşmasında halkbank davası çok büyük bir hukuksuzluktur yorumunda bulundu. İşte bu yorumlara bakınca, demek ki ara ara dikkat çektiğim bu sorun halen ciddiyetini koruyor diye düşünmeye devam ediyorum. Yoksa bu açıklamalar tekrarlanmaya devam etmezdi. İşte bu nedenle rahip davası da risk taşımaya devam ediyor. ABD tarafından yapılan açıklamalarda rahip konusu hiç bir pazarlığa tabi değil diyorlar. Önce rahip serbest kalsın sonra aramızdaki diğer sorunları konuşuruz açıklamaları var. 

Benim de çekincem, eğer ABD'de süren halkbank davası ile ilgili bir yaptırım riski ciddi ise, rahip konusundaki karar da istediğimiz gibi çıkmayabilir. Tabii ki mahkemelerimiz bağımsız. Ama maalesef her ülkede bu tip konularda benzer etkilenmeler söz konusu olabiliyor. Kısacası rahip serbest bırakılırsa belki anlık bir mutluluk yaşayabiliriz ama halkbank davasının akıbetindeki risklerin halen sürdüğünü hiçbirimiz unutmamalıyız.

Hatta cumhurbaşkanımızın yeni hedefimizi olarak Suriye'deki diğer bölgeleri terörden temizleyeceğiz demesi de, ABD ile PYD-YPG konusunda bir restleşmedir. Mevcut riskleri analiz ederken Suriye'deki durumu da takip etmeliyiz.

Ama Brunson konusunun önemi için bir kez daha uyarı yapayım! Diğer riskler Brunson serbest kalsa da sürecek belki lakin, Brunson serbest kalmazsa ABD ile ilişkilerde ani bozulma görülecektir. Sert açıklamalar ve yeni yaptırım kararlarını hemen duyabiliriz. Doğal olarak bu süreç kur ve borsada olumsuz etki yaratacaktır. Ama eğer rahip serbest kalırsa, muhtemelen ilk anda kurlarda ve borsada ciddi pozitif etkilerini yaşayacağız. Dolar böyle bir ortamda hızla 5.75 - 5.50 - 5.69 düzeyine geri çekilebilir. BİST de 100.800 direncini kırıp, belirttiğim üst direnç hedeflerine yönelecektir. Ama sonrasında yine ABD ile aramızdaki diğer riskler konu olup, yeni kar satışları gelecektir. Yani olumlu rahip kararı gereğinden fazla rehavet yaratmamalı. Sadece kar satışı için fırsat olarak görülmeli.

İhracat Rekor Kırıyor!
              Tabii ki her şey kötü değil. Kurların geldiği seviyeler sonrasında ihracatta rekor kırıyoruz. İhracatımız Eylül ayında % 22.6 artışla 14.5 Milyar Dolar oldu. Yıl başından bu yana 165.1 Milyar Dolar'a ulaşarak, yıllık 170 Milyar Dolar hedefimize çok yaklaştık. Kalan sürelere bakınca hedefi kıracağımızı düşünüyorum. Güzel tarafı ihracatın ithalatı karşılama oranı da %88.4 ile son dokuz yılın en yüksek seviyesine çıkmış olması. Önümüzdeki aylarda dış fazla bile verirsek şaşırmamalıyız. Ama tabii bize düşen bir an önce ara mal ithalatını da tersine çevirip, ithal ettiğimiz ara malları da üretmeye başlamaktır.  

Demirçelikte İthalata Ek Vergi Geldi!
              Sektörde koruma tedbiri amaçlı olarak 200 gün süreli % 25 ek ithalat vergisi kararı alındı. İthal ürünlere uygulanacak % 25 ek vergi nedeniyle, içerideki üretici şirketlerimiz eregl ve kardemirlerin bu karardan pozitif etkilenmelerini bekliyorum. Ama hurda ithal ederek üretim yapanlar açısından bu kararın yeni maliyet artış riski yaratacağını bilmemiz lazım. Şirketlerimiz cevherin yanında, üretimlerinde hurda ithalatını da kullanıyorlar. Oranlarını bilemediğim için detaylı yorumlayamıyorum. Bu arada İthale gelen %25 ek zamın inşaat, beyaz eşya, otomotiv üreticileri içinde olumsuz etkisi olacağını düşünüyorum.           

Yazımı BİST ile bitireyim. Düzeltme kesin sürecektir diyemiyorum. Ama Fitch'in de etkisi ile muhtemel düzeltmenin en güçlü desteği olarak 95.600 civarındaki bollinger seviyesini görüyorum. Aralardaki ve altındaki olası teknik destekleri Destek-Direnç Tablomuzda paylaşacağım.

Hepinize bol kazançlar dilerim.
 

    Saygılarımla

    Aydın Eroğlu
                    Stratejist
                 Finans Yazarı
          www.borsaanalizci.com
          Twitter: @_Stratejist_