ABD başkanı Trump Çin ve AB de dahil ciddi bir ticaret savaşı başlattı ve bunda da ısrarlı görülüyor. Bu yetmiyor gibi, bizi çok etkileyecek bir adım daha atarak, müttefiklerini İran'dan petrol alımını durdurun diye uyardı. Bu uyarıyı ilk yaptığı zaman AB biz tanımayız bu kararı demişti. Ama ABD'nin uyarısı yeniden tekrarlanmış durumda. Uymayanlara yaptırım yapabileceğini duyurdu. 

Türkiye olarak bizi BM kararlarının bağlayacağını, ABD'nin aldığı bu tip bir kararın bizi bağlamayacağını ilan ettik. Zaten S-400 alımı nedeniyle ABD ile yaptırım baskısı yaşıyoruz. Bunun yanında bir de bu gelişme yeni bir risk olarak ortaya çıktı.

Zarrab davasında İran ile petrol alımı esnasında yapılmaması gereken para transferleri yapılmış iddiası ile şu an akıbetinin ne olduğunu bilmediğimiz bir dava süreci başlamıştı. Atilla davası ile bu risk sonuçlandı mı, yoksa Halkbank ile ilgili süren bir risk var mı bilemezken, bir de bu konunun ortaya çıkması ABD ilişkilerimizde çok ciddi gerginlik riski yaratıyor. Umarım bir anda ABD ile çok sert bir ilişki bozulması sürecine girmeyiz. Çünkü ABD sıradan bir ülke değil, olası yaptırımlarında fonların Türkiye yatırımlarını bile etkileyecek baskıları uygulamaya alabilir. Menbiç dahil Suriye'de ortak çalışma kararını gayet başarılı uygulamaya almışken, bu konularda çıkacak yaptırım kararları, diğer alanlarda da uyumlu çalışmanın bozulmasına neden olabilir. 

AB İle İlişkiler de Sorunlu!
              AB komisyonlarından son çıkan Türkiye Raporu, ilişkileri gerecek içerikler taşıyor.  Müzakerelerde hiç bir yeni ilerleme yapılmaması istenen bir rapor çıkmış durumda. Temmuz ayında toplanacak AB liderler zirvesinde Türkiye konusunda olumlu bir gelişme yaşanmayacak olursa, ilişkilerimizin daha da sertleşme riski olduğunu görüyoruz. Ama seçimlerden yeni çıkılmış olması nedeniyle, oluşacak yeni kabinenin vereceği taahhütler ile yeniden ilişkilerin önü açılabilir. AB liderlerden zirvesinde ilişkilerin ne yönde gelişeceğini öğrenmiş olacağız.

Aynı şekilde ticaret savaşları nedeniyle gelişmiş tüm borsalarda da son günlerde düşüşler yaşandığını görüyoruz. Tekniklerine baktığımda ABD borsalarında önemli ve güçlü desteklere indiğimizi görüyorum. Bu desteklerden tepki alımları gelebilir. Ama eğer bugün destek-direnç tablomuzda paylaştığım ara destekler kırılacak olursa, küresel borsalara da sıçrayacak şekilde yeni bir satış dalgası başlayabilir. Bunun olmaması için, şu anki desteklerden tepki alımlarının gelmesi çok önemli. Lütfen küresel borsa riskleri nedeniyle, önümüzdeki bir kaç gün ABD borsalarını da takibe alınız.

BİST, yeni kurulacak kabinede piyasanın destekleyeceği bir ekip görülecek olursa dış piyasalardan pozitif ayrışma gösterebilir. Bir kaç gündür zaten olumlu bir ayrışma yaşıyorduk. Ama nihayetinde yukarıda dikkat çektiğim riskler tetiklenecek olursa, bundan uzun süre etkilenmeden duramayacaktır. Hele ki, bize özel bir ABD yaptırım kararı halinde ise, bu sefer negatif bir ayrışma içine düşeriz. 

Sadece bize has gelişmelerin etkili olmayacağı, aynı zamanda dünya genelindeki yukarıda dikkat çektiğim gelişmelerin şekline göre de piyasalarımızın etkileneceği bir dönemde olduğumuzu göz ardı etmeyiniz diyorum. Bu nedenle yaşadığımız endeks ve hisse bazlı tepki yükselişlerinin aynı şekilde sürmeyebileceğini bilmenizi isterim. BİST 100 Bin üstüne atamazsa ki, şimdilik bu olmayabilir. Tepki yükselişlerinde kâr realizasyonlarını yapmayı ihmal etmeyiniz. Ya da tepkilerde verip, yeniden düşünce alttan alarak maliyet azaltımı deneyebilirsiniz.

Hepinize bol kazançlar dilerim.

    Saygılarımla
    Aydın Eroğlu
     Stratejist
   Finans Yazarı
www.borsaanalizci.com
Twitter: @_Stratejist_