Erdem Başçı döneminde neden olduğu ve ne işe yaradığını anlamadığımız, yıllardır piyasada kullanımı kalmamış faiz koridoru uygulamasını sonunda sadeleştirdik. TCMB dün faizlerde sadeleştirmeye gitti. Haftalık repo faizi bundan sonra politika faizi olarak kullanılacaktır dedi. Yani bu durumda politika faizimiz % 16.5 oldu.
Bu oran üzerinden artı, eksi 150 baz puanlık da bir gecelik borçlanma faizi belirlendi. Yani politika faizi % 16.5 olduğu için, gecelik faizlerin alt bandı %15, üst bandı ise % 18 olacak.
Değişikliği karşılaştırmalı yapacak olursak;
Eski Yeni
Gecelik Borçlanma Faizi(düşük) %7,25 %15
Politika Faizi (haftalık) %8 %16.5
Gecelik Borçlanma Faizi(yüksek) %9,25 %18
En azından daha anlaşılabilir yapı olduğu için olumlu buluyorum. Zaten uzun zamandır %8 politika faizinin sadece adı vardı. Aslında gecelik geç likidite faizi olan % 16.50 üzerinden borçlanma yapılıyordu. Bu karışıklık sonunda giderilmiş oldu.
BİST'in ve Kurların Riski Bitti Mi?
Evet demek isterdim. Ama hayır, risklerin bittiğini düşünmüyorum!
Henüz seçimler öncesi belirsizliği süren risklerimiz devam ediyor. Suriye, ABD'deki dava, S-400, Kur atağı, F-35 savaş uçaklarının Türkiye'ye verilmesinin engellenmesi ve seçimler sonrasında da olası sonuçlara göre TCMB'nın özerklik konusu ile, meclis-cumhurbaşkanlığı iki ayrı tarafta olması halinde yeniden bir seçime gidilmesi aklıma gelen önemli belirsizliklerimiz olarak önümüzde duruyor. Her biri de kendi içinde önem taşıyorlar.
Artan Faiz Riski!
TCMB faizleri arttırınca BİST için ortaya çıkan bir risk var! O da kredili hesaplar riskidir. Yani son bir aylık düşüş öncesinde kredi kullanan hesaplar, bu düşüşte zaten hissede yakalandıkları için ciddi bir yara almış, değer kaybına uğramışlardı. Bu hesapların bir kısmı düşüşte pozisyon koruyarak dayanmış olabilirler. Ama 300 baz puan artan faizler nedeniyle, kredili hisse taşımanın da faizleri aynı oranda yükselecektir. Bu nedenle eğer BİST yakın tarih içinde yükselişini sürdüremezse, yükseliş durduğu anda ve yeniden düşüş yaşanması halinde, bu takdirde kredili hisse taşıyanlar, yükselmiş faizlerle kredi kullanmak istemeyip, satışa yönelebilirler.
İşte bu nedenle, BİST dünkü yükseliş sonrası takılacak olursa, kredili hesaplardan hisse satış baskılarının başladığını görebiliriz. BİST'in tekniğine bakınca, bugün Destek-Direnç Tablosunda paylaştığım alt gaplerin oluştuğunu görüyoruz. Biliyorsunuz ki, bu gapler sonra bir şekilde kapanabiliyorlar.
Özellikle uzun zamandır kredi kullanmayın dediğimi biliyorsunuz. Bence, yeni faiz artışı sonrasında, seçim sonuçları görülene ve yeni bir seçime gerek kalmadı diyene dek, kredili işlem yapılmamasını doğru buluyorum.
Bu arada kredi kullanmayın sözümden bir yanlış anlaşılma olmamaması için bir açıklama yapmak gereği hissettim! Benim krediden uzak durun dediğim kredi, işleriniz ile ilgili olan krediler değildir. Sadece kredili hisse alımında kullanılan krediden bahsediyordum. Gördüğünüz son düşüşlere kredisiz hisselerle yakalanmış yatırımcılar, gerektiğinde değer kayıpları ile bekler ve sonra fiyatlar eskiye dönünce yeniden önceki hesap toplamlarına ulaşabilirler. Ama eğer kredili hisse aldıysanız, bu denli sert düşüşler sonrasında, öz kaynak tamamlamak zorunda kalırsanız, maliyeti çok yüksek olan hisselerinizi düşük fiyatlardan satmak zorunda kalırsınız. Bu durumda zarar baki olur. Sonra hisseler yeniden aynı değerlere yükselecek olsalar da, sizler artık eski yüksek portföylerinize ulaşamazsınız. Aynı zamanda düşük BİST seviyeleri ne kadar uzun sürerse, her gün işleyen kredi faizleri nedeniyle portföyünüz erimeye devam eder.
Umarım bu riskler yaşanmadan, en kısa zamanda yeniden en yüksek portföye sahip olduğunuz günlere dönersiniz.
Hepinize bol kazançlar dilerim.
Saygılarımla
Aydın Eroğlu
Stratejist
Finans Yazarı
www.borsaanalizci.com
Twitter: @_Stratejist_