Mart sonunda, yıl sonu bilançolar bitince kısa bir süre daha genel kurul ve temettü beklentileri nedeniyle hisseler yükselebilir ama sonra bir yaz rehaveti başlar diye uyardığımı(31/03-BIST İçin Teknik Uyarılarım Var!) hatırlarsınız. Maalesef bu süreci yaşıyoruz. Yani aslında beklemediğimiz bir ortamda değiliz. Sadece o tarihte bu beklentiye sahip iken, başbakanın görevi bırakmasını beklemiyordum. Ak Parti'de bir başkanlık gerilimini beklemeyen yoktu eminim ama, bir anda bu şekilde patlayacak bir genel başkanlık krizi beklediğim en azından şu an beklediğim bir sorun değildi.
İşte şu an beklemediğimiz anda yaşadığımız bu siyasi boyut nedeniyle BIST önemli bir düzeltme yapmış durumda. Gelişmelere göre bu düzeltme daha da alt seviyeleri göreceğimiz şekilde sürebilir. Sadece Ak Parti içinde değil, aynı zamanda MHP için de benzer bir süreç yaşanıyor. Hatta MHP'de yaşanan genel başkanlık gerilimi belki de Ak Parti'de başbakanın ayrılmasınından bile daha etkili sonuç yaratabilir.
AB Parlamentosu Toplanıyor!
Tam da, AB ile hızlanan bir sürece girdik, Merkel arka arkaya ülkemize gelmeye ve bizim yanımızda laflar etmeye başladı diyerek, vize muafiyeti konusunda ümitlenmiştik ki, bir anda AB ile anlaşma imzalayan Başbakanımız gitti. Cumhurbaşkanımız da, ''şimdi gitsinler kiminle anlaşabiliyorlarsa anlaşsınlar bakalım'' diyerek, anlaşılan kendi onayı hatta belki de bilgisi dışında yapılan bu anlaşma nedeniyle tepkisini göstermiş oldu. Hatta tepki lafı hafif kalır restini çekmiş oldu.
Faiz ve kurlar düşerken, yaşanan ani gelişmeler nedeniyle hem faiz, hem de kurlar yeniden yükselişe geçmiş durumdalar.Tabii bu iki alanda yükseliş yaşanırken, BIST'de de bir süredir düşemeyen endeks ve hisselerde sert düzeltmeler yaşıyoruz.
Bu durumun sürüp sürmeyeceği siyasi gerilimlerin gelişmelerine göre değişek. Normalde görmüş olduğumuz 77.209 endeks seviyesi benim için yeterli bir düzeltme seviyesi olup, devamında bir tepki yükselişi yaşanmasını beklerdim. Şu an ise gelişmelerin etkilerine göre değişkenlik taşıyacak bir süreçte olduğumuz için net bir şey söyleyemiyorum.
Ama en azından AB ile iyi iken, birden bire yaşanan gerilimin sonucunun ne olacağını bugün görmüş olacağız. AB Parlamentosu olağan üstü bir toplantı yapıp, Türkiye vize muafiyeti konusunu görüşecekmiş. AB komisyonu vize muafiyetinin verilmesi yönünde görüş belirtmişti. Şimdi AB Parlamentosunun kararı bağlayıcı olacak. Eğer yapılanlar yeterlidir diyerek vize serbestisini başlatırlarsa yeniden AB ile iyi bir hava içine dönebiliriz. Yok ama, vize konsunda onay çıkmazsa, beklemediğimiz bir anda karşılıklı sertleşme sürecine gireriz. O mu haklı, bu mu haklı tartışmalarına hiç girmiyorum. Nihayetinde bizi Ak Parti hükümetleri öncesinde de haksız yere bekleten bir AB'den bahsediyoruz. Ama şu an için böyle bir gerilimin yeniden başlamasının bize faydası olmaz. Umarım bu sorunu hızla aşarız. Çünkü ondan daha önemli siyasi gerilimlerimiz varken, bir de bu konu ile uğraşmayalım.
Ne yazık ki, cari açıkta beklentiden daha iyi bir tablo çıkmış iken, AB ve ABD büyüme oranlarında yaşanan düşüşler nedeniyle FED'in faiz artışını bir süre daha yapamayacağı beklentileri ülkemiz için pozitif etki yaratacaktır diye beklerken, bu yaşadığımız ani gelişmeler nedeniyle bu dönemin fırsatlarını kullanamadan yine kaçırma riski ile karşı karşıyayız.
İşte tüm bunlar nedeniyle beklentilerimizde de sapmalar olabiliyor. İşte bu belirsizliklerin ani değişiklik gösterme riskleri nedeniyle lütfen bu dönem biraz daha netleşene dek kredili işlemlerden uzak durunuz. Her ne olursa olsun, portföylerinizde de nakit bırakmayı ihmal etmeyiniz. Beklediğimizden çok daha iyi bir ortamda yaşanabilecek yükseliş halinde nakit varlıklarınız nedeniyle kazancınız az olabilir ama, yanlış bir ortamda full hatta kredili bile hisseye yakalanırsanız kayıplarınız büyük olur. İkisi arasında fark vardır. Biri olası kazancınızın daha az olmasına neden olur. Diğeri ise sahip olduğunuz paradan kaybetmenize neden olur. Emin olun ekstra kazancın sevinci, eldeki parayı kaybetmenin, ciddi bir zarar etmenin yaratacağı stresten daha yüksek olmaz.
Bu dönemi de atlatacağımızı umuyorum. Ama hızlı mı, yoksa biraz daha hengameli bir dönemden sonra mı onu bilmiyorum. Çünkü bir anda yaşanan bu gelişmeler normal olaylar değil. Doğal olarak planlarımız içinde de bulunmuyor. Umarım en kısa zamanda bu sıkıntıları aşacağımız bir Türkiye yine hepimizin moral kaynağı olur.
Saygılarımla
Aydın Eroğlu
Stratejist
Finans Yazarı
www.borsaanalizci.com
Twitter: @_Stratejist_