TCMB Para Piyasası Kurulu(PPK) dün yaptığı toplantısında tabanı % 7,5 ve tavanı % 11,25 olan faiz koridoruna dokunmayarak, haftalık politika faizlerini % 8,25'den % 7,75'e indirdi. Yani sadece 50 baz puanlık indirim yaptı. Fiyat istikrarının birinci önceliği olduğunu tekrarladı. Sadece sırasını savmış oldu. Şimdi gözler yarınki Avrupa Merkez Bankası(ECB)'nın toplantısında olacaktır. Perşembe günü, ECB'nin öncesinde sinyalini verdiği yaklaşık 600 Milyar Euro'luk yeni varlık alımını başlatıp-başlatmayacağına bakılacak. Avrupa borsalarındaki risk iştahının yüksekliğine bakılırsa, piyasada ECB'nin varlık alımlarını başlatması yönünde bir beklenti hakim. Yunanistan seçimlerinin belirsizliği ECB'nin kararlarını etkileyecek mi Perşembe günü göreceğiz.
Ben ECB'nin yeni varlık alımlarına başlamasının önünde Almanya'nın ciddi muhalefetinin olacağını düşünüyorum. Yunanistan riskini de düşünürsek, ECB yarın beklenen bir kararın uzağında açıklamalar yapmakla yetinebilir. Eğer böyle olursa Dax gibi Avrupa borsalarında kısmi bir realizasyon görürüz. Bu durum BIST'e de yansır. Ama ECB'den varlık alımlarını güçlü bir şekilde başlatacağı kararı çıkarsa, borsalardaki yansıması da olumlu olur. Bu takdirde AB piyasalarına çıkacak yeni likidite sayesinde, fon bulma riski düşecek olan TCMB'nın yeni faiz indirimleri yapması gündeme gelecektir. Böyle bir durumda da bankaların yukarı yönlü hareketleri ve BIST'in yükselişi sürecektir.
BIST'in teknik olarak 89.200 üstündeki sıralı olarak 90.350 ve 91.200 civarındaki dirençleri olduğunu görüyorum. ECB'den varlık alım startı açıklaması gelmeden ya da, petrol yeniden düşmeye başlamadan bu seviyelerin geçilmesini şimdilik beklemiyorum. Ancak ECB FED tarzı bir parasal genişleme açıklar ve devlet tahvillerinin alımına başlarsa, ya da petrol yeniden düşmeye başlayarak 45 $'ın altına inerse BIST'in de arada verdiğim yakın dirençleri kırarak 93.000'deki direncine yöneldiğini görürüz. Sonrasındaki konuşmalarımız tarihi zirve kırılacak mı temalı olur! Ne kadar ilginç değil mi? 3-5 ay evveline kadar FED faiz artışı süreci nedeniyle 2015'in ciddi korkulan bir yıl olmasına rağmen, şimdi bu seviyeleri konuşuyoruz! Petrolde yaşanan düşüş, FED başta, tüm dünya ekonomilerini pozitif etkilemiş oldu. Böyle olunca da FED'in faiz artışı korkusu azaldı.
Tekrar dünkü PPK faiz indirim kararına ve fiyat istikrarının önceliği açıklamasına dönersek, TCMB vizyonu görme konusunda bence yine yetersiz kalmıştır. Kaç yıldır ilan edip-edip bir türlü tutturamadığı % 5 enflasyon hedefinin sadece fiyat istikrarıyla gerçekleşmeyeceğini hala göremiyor! Dua etsin ki petrol bu denli düştü. Yoksa şu an tüm fiyatlarda enerji zamlarıyla gelen enflasyon artışlarını görüyor olacaktık. Düşen petrol olası başarısızlığı örtülemiştir.
Artık bizim merkez bankamız da anlamalıdır ki, fiyat istikrarı adece para politikası uygulamaları ile olmaz. İşte gelişmiş dünya ekonomileri ortada. Hiç bir sıkı para politikası uygulamadıkları, hatta tamamen gevşetici para politikası uyguladıkları halde, hem eflasyonları düşüktür, hem de faizleri sıfır ya da eksidir. Neden? Çünkü hepsi üreten ekonomilerdir. Türkiye'nin siyasileri ve TCMB bilmelidir ki, gerçek fiyat istikrarı, gerçek ekonomik büyüme, gerçek istihdam artışı üretimle başarılabilir. Bunun için de düşük faiz şarttır. Bu ortamda faizi düşürmüyorsak, bunu anlamak mümkün değildir. Hazır petrol fiyatları imkan yaratmışken, faizleri mümkün olanın en altına doğru indirmeli ve doğrudan yatırımı, katma değerli üretimi yapısal reformlarla da destekleyerek üretmeyi başarmalıyız. Ancak görüyorum ki, yine bu düşüncenin uzağında kalan bir merkez bankası görüyoruz.
Üretmediğiniz, katma değerli üretimi başaramadığınız takdirde, her zaman cari açık sorununuz sürer. Enerji fiyatları ya da kurlar artmaya kalkarsa enflasyonun hemen yükselişe geçtiğini görürsünüz. Ama üretirseniz cari açığınız düşer, paranız değerlenmeye başlar. İşte o zaman enflasyon kalıcı bir şekilde düşer. O zaman FED mi, Rusya mı, Petrol yükseliyor mu diye korkularınız olmaz. Bunları biz ne zaman göreceğiz bilemiyorum!
Neyse, şu an için yukarıda izah ettiğim nedenlerle BIST'in bankalar destekli yükseliş potansiyeli sürebilir görüşündeyim. Faizler düşmeye devam edecek ve bu nedenle bankalardaki alıcılı görüntü sürecektir öngörüsündeyim. Ama bana göre bankalar içinde gerçekten ucuz diye düşündüğüm sadece halkb kaldığı için, diğerlerinde yeni bir öngörü yapmak konusunda çekiniyorum. Benden daha cesur olanlar için Destek-Direnç tablomuzda bankaların olası teknik seviyelerini paylaşacağım. Kararlarınızda size ışık olabilir.
Saygılarımla
Aydın Eroğlu
Stratejist
Finans Yazarı
www.borsaanalizci.com
Twitter: @_Stratejist_