Öncelikle BİST'in uzun süre öncesinden beri teknik olarak yapması gerek diye düşündüğüm düzeltmeyi Kuzey Irak bahanesini kullanarak yapmış olduğunu söyleyebilirim. Ancak, bugün kısmen yine yükselse de, yükselişinin yakın vadede en fazla 104.939 direncine takılabileceğini düşünüyorum. Bu dirence takılmadan zirve dirençlerine kadar taşıyabilir mi şüpheliyim! Bu şüphem BİST kaynaklı değil. Kuzey Irak ve Suriye riskleri nedeniyle böyle düşünüyorum. Yoksa konu sadece BİST olsa, BİST'in göreceli olarak halen ucuz kaldığı görüşümü koruyorum. FED faiz artışı riskinin BİST'i kalıcı bozmasını beklemiyorum. Yılın son çeyreğinde klasik fon yöneticilerinin alımlarını gördüğümüz için, bilançolarına göre iskontolu olduğunu düşündüğüm bankaların ve önemli bir kaç sanayi şirketinin de desteği ile BİST'in yeniden yukarı bir ivme kazanmasını bekliyordum!
Bekliyordum diyorum, çünkü kuzey Irak ve Suriye'deki gelişmelerin şeklinden rahatsızım. Özellikle ABD'nin Suriye'de PKK ve türevlerine 3 Bin tır dolusu ağır silah ve mühimmat sevk etmiş olması ve buna devam etmesi hiç normal gelmiyor bana. Aynı şekilde referandum ile ilgili de, bölgedeki DEAŞ mücadelemizde bir zararı olmadı demeleri, Türkiye'nin tepkisini eleştirmeleri normal değil. Bu nedenle kuzey Irak konusunda olası bir askeri müdahale riskinin halen yüksek olduğu görüşündeyim. Dün eş başkanlığı sona eren PYD'nin eş başkanı Salim Müslim, Türkiye'nin Barzani'ye müdahalesi halinde, onları savunmak için Türkiye'ye saldırırız deme cesaretini de normal bulmuyorum. PKK unsurlarının ve hatta DAEŞ militanlarının bile sınırlarımıza yaklaştığı istihbaratları beni rahatsız eden gelişmeler.
Kısacası sınır risklerimizden çekiniyorum. Türkiye-Irak-İran ve Rusya birlikte olurlarsa, bu riskin üstesinden rahatlıkla gelirler. Ama ABD ve İsrail'in amacı bölgeyi ateşe sürüklemek olduğu da kesin. Umarım bu gidiş kontrol altına alınır. ABD'nin, dün vatandaşlarına Türkiye'ye yeni seyahat uyarısı yapması ve uyarıya neredeyse tüm güney doğu şehirlerimizi dahil etmesi de tuhaf bir durum.
2011 senesindeki güney Sudan'ın benzer bir şekilde İsrail destekli referandumu ve bağımsızlık ilanı geliyor aklıma. Sokaklarında İsrail bayraklarıyla İsrail'e teşekkür ediyorlardı. Ama 3 ay sonra ülke iç savaşa girdi. Binlerce güney Sudan'lı, ana ülkelerine ve diğer sınır ülkelerine sığınmak zorunda kalmışlardı.
Maalesef Türkiye sınırlarındaki oyun hızlandırılmış ve ciddiyet kazanmış durumda. Özellikle Suriye'deki sınır boyu hattının kesilmesi ve Suriye-Irak Kürt hattı bağlantısının koparılması çok önemli. Rusya ile ilişkilerin gelişmesi çok önemli ama, aynı zamanda Avrupa içinde de benzer müttefiklik ve iyi ilişkiler aranmalı.
Sınır komşularımızdaki risklerimizi izah ettim. Bunlardan bir şey çıkmaz diye düşünüyorsanız sorun yok. Ama eğer siz de bu konuyu riskli buluyorsanız, temkinli duruşu koruyunuz. Belki de daha düşük getirileri görünce nakit ağırlığını arttırmak doğru olabilir. Bu gidişi tam doğru analiz etmek çok zor. Çünkü sorun asıl müttefikimiz ve NATO ortağımız olan ülkelerden kaynaklanıyor. Yoksa müttefiklerimiz yanımızda olsa, sınır korkularımızın olmasına gerek olmazdı.
Bu arada bu korkulara takılmayan bazı hisselerde kendilerine özel hareketleri görebiliriz.
Hepinize iyi bir hafta sonu dilerim.
Saygılarımla
Aydın Eroğlu
Stratejist
Finans Yazarı
www.borsaanalizci.com
Twitter: @_Stratejist_