Ya Vize Kalkacak, Ya da AB İle Yeni Bir Kriz Başlıyor!
           AB ile Geri Kabul Anlaşmasının vize şartının geçmesi halinde uygulanacağı, eğer AB vizeleri kaldırmazsa, anlaşmanın şartlarının da askıya alınacağı açıklandı. İlk olarak cumhurbaşkanımızın ağzından duyduğumuz bu yöndeki bir yorum, 5 Haziran tarihinde AB'ye de bildirilmiş.

1 Haziran itibarıyla yürürlüğe gireceği açıklanan geri kabul anlaşması, vize serbestisi diyaloğu sonuçlanmadığı için, idari tedbir olarak uygulamaya alınmamış. Bu karar Dış İşleri ve  AB Bakanımız tarafından görüştükleri ilgili AB yetkililerine iletilmiş. 

Bu önemli bir gelişmedir. Eğer sonuçlar AB için risk görülürse, AB vize serbestisi konusunda geri adım atıp, en azından hemen olmasa da, şu tarihte vizeler kalkacaktır diyebilir. Yok eğer bunu yapmazsa, bu takdirde mültecilerin yeniden AB sınırlarına yönelmesi kaçınılmaz bir gelişme olarak görülüyor. Tabii bu durum AB ile Türkiye arasında yeni bir gerilim nedeni olacaktır. 

Kabul edilen soy kırım yasası nedeniyle Almanya ile yaşanan gerilime bir de bu konu dahil olursa, ciddi bir gergin süreç başlayabilir. Gerçi Almanya, yasayı kabul ettikten sonra, şimdi 1915 olaylarının araştırılması için bir komisyon kurulmasını desteklediğini açıklayıp, Türkiye'nin itirazlarını görüşmek için ilgili Türk bürokratları görüşmeye çağırdı. Bakalım göreceğiz, bu Almanların oyalama taktiği mi, yoksa bir geri adım mı olacak göreceğiz.

Terör Canımızı Almaya Devam Ediyor!
            7 Haziran'dan bu yana teröre 540 şehit verdik. Maalesef dün de polis ve sivil dahil 11 vatandaşımızı kalleş terör eyleminde kaybettik. Tüm şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyorum.

Ne acıdır ki, dünkü eylemi PKK'nın şehir yapılanmasından sorumlu TAK adı verilen örgüt unsurlarının gerçekleştirdiği iddia edilirken, söz de en büyük müttefikimiz olan ABD ise, Suriye'de PKK'nın Suriye'deki silahlı yapılanması olan YPG ile ortak hareket ediyor! Kısacası batının dünkü terör eylemini kınaması timsah göz yaşlarından ibaret.

Dokunulmazlık Yasası Onaylandı!
           Cuhurbaşkanı dün itibarıyla dokunulmazlıklar ile ilgili çıkarılan yasayı onayladı. Yani savcıların her an millet vekillerini ifadeye çağırdığını duyabiliriz. HDP eş başkanı Demirtaş, bu davetlere kendi ayakları ile gitmeyeceklerini açıklamıştı. Kısacası, HDP millet vekillerinin savcılık tarafından ifadeye çağrılmaları haline, bu davete katılmamaları nedeniyle mahkeme kararı ile zorla getirilmelerinin istenmesi, iç siyasette başka bir gerginlik sebebi de olabilir.

80.000 Direnci Geçilemiyor!
           1 Haziran tarihinde yazdığım ''Sıkıntılı Bir Yaza Hazır Olun!'' başlıklı yazımın sonunda dikkat çektiğim endeks direnci maalesef güçlü bir şekilde yerinde duruyor. 80.000'e yaklaşınca satışların geldiğini görüyoruz. Dün de  bu durumun bir tekrarını yaşadık. BIST 79.419 seviyesine gelince yine güçlü satışlar geldi. Yaşanan terör eyleminin etkisi de bu satışlarda pay sahibi olabilir. Bu yazımında dikkat çektiğim diğer gerilimler de devreye girecek olursa, 80.000 direncini geçmemiz kolay olmayacağı gibi, yine 1 Haziran tarihli yazımda dikkat çektiğim 76.207 seviyesinde bulunan destek seviyesi büyük önem kazanacaktır. Eğer moral bozukluğu içinde 76.207 desteği aşağıya kırılacak olursa, satışların daha da arttığına şahit olabiliriz. Bu risk halinde olası alt endeks destekleri ile ilgili görüşlerimi de, 3 Haziran tarihli ''Çok Önemli Bir Destek Seviyesindeyiz!'' başlıklı yazımın başında bulabilirsiniz.

Herşey Mi Kötü?
           Hayır değil. Rusya, Türk Akımı ve Güney Akım projelerini halen desteklediğini açıkladı. Putin, bu projelerden vaz geçmedikleri gibi, Türkiye-İsrail arasındaki İsrail gazının Türkiye üzerinden dağıtımı projesini de desteklediklerini söyledi. Bu nedenle Türkiye - İsrail görüşmelerini olumlu bulduklarını açıkladı.

Jeopolitik yapısı nedeniyle Türkiye çok önemli bir ülkedir. Bu nedenle gözden çıkartılabilecek bir ülke değildir. İsrail parlamentosu, İsrail gazının Türkiye üzerinden Avrupa'ya aktarılması planını onayladı. Benyamin Natanyahu ile Moskova arasındaki görüşmeler sonrasında, Rusya'nın da Türkiye ile ilişkilerini gelişmek istediğini görüyorum. Ama bir türlü yaşanan uçak krizini aşamıyorlar. Kim bilir belli mi olur, uçağın düşürülmesi emrini ben verdim diyen eski başbakanımıza olay yıkılır ve Rusya ile yeniden görüşmelerin başlatılmasının yolu bulunabilir.

Açıkçası BIST için toptan bir umutsuzluk içinde değilim. Sadece sıcak bir yaz geçirmeye aday olduğumuzu yazmıştım. Bu sıcak yazı yaşamaya başladık. Ama yazın sonunda kimsenin yine serin havaların geleceğinden şüphesi olmasın. Teknik düşüşler yaşanabilir. Ama sonrasında sabır gösteren yatırımcıların yüzlerinin yine güleceğine inanıyorum. Karamsarlığa gerek yok. Sadece Nisan ayından beri uyarılarını yaptığımız sürece girdiğimiz için moralimiz bozuluyor. Ama zaten bu nedenle bu uyarıları yazıyorduk. Uyarılara rağmen, pozitif beklentilerde olduğumuz bazı sektör ve şirketlerde de olumsuz gelişmelerin yaşanması sizlerin psikolojilerini bozabilir. Ama istenen şeyin tam da bu olduğunu unutmayınız derim. Sabır her sıkıntının aşılmasının en büyük ilacı olacaktır. 

    Saygılarımla

    Aydın Eroğlu
     Stratejist
   Finans Yazarı
www.borsaanalizci.com
Twitter: @_Stratejist_