Tam 1.600 şirket toplam 29 dk. içerisinde taban fiyatlara inince Çin borsası yine kapandı. Çin verilerindeki bozulmalar, petrol dahil emtialarda sert düşüşler yaratıyor. İşte dün Çin borsasında yine yaşanan bu sert düşüş ile birlikte tüm asya borsaları kıpkırmızı olmuş durumda. Çin etkisi ile ABD Dow borsası ve Avrupa borsalarında da önemli kayıplar yaşanıyor. Bugün de, yeni açılacak gelişmiş batı ülkeleri borsalarında güne % -0,50 ile % -1'ler civarında düşüşlerle başlanılması bekleniyor.
BIST Neden Düşüyor?
Çin'in ekonomik verilerinde yaşanan bozulmalar dünya için de büyüme beklentilerinin düşmesine neden oluyor. Böylece bir birini tetikleyen bir kriz dalgası yaşıyoruz. Çin Yuan'ın değerini düşürüyor. Yuan'daki değer kayıpları yaşandıkça Dolar'a kaymalar yaşanıyor. Çin'de harcamaların düşme riski, talep daralması korkusu ile aynı zamanda Çin'e ihracat yapan bir çok ülkenin de ihracatını riske sokuyor. Bu nedenle de Çin'e yılda 80 Milyar Euro civarı ihracat yapan Almanya Çin çarpan ülkelerin başında yer alıyor. Dax da bundan nasibini düşerek alıyor.
İyi de karşılıklı ticaretlerine bakınca, Türkiye'nin bu ortamda aslında gelişmiş ülkelerden daha pozitif ayrışma yaşamasını gerektiği görüşündeyim. İkili ticaretimizde çok net bir Çin üstünlüğü var zaten. Hiç olmazsa Çin'den yaptığımız ithalatın değeri de toplamda düşecektir. Ayrıca Çin ekonomisinde yaşanacak bozulmaların yaratacağı riskler gelişmiş ülkelerin Türkiye'deki üretimlerini ve satın almalarını arttırabilir.
Hepsinden öte özellikle petrol ve demir çelik alanındaki fiyat düşmeleri, enerji ihtiyacının çok büyük kısmını ithal eden Türkiye için çok önemli bir finansal rahatlama yaratacaktır. Cari açığımızın % 68 civarının enerji ithalatından kaynaklandığını düşünürsek petrol fiyatlarının bu denli hızlı düşmesi Türkiye için çok büyük bir fırsattır. Hem de enerji ihtiyacının en çok arttığı kış döneminde yaşanan bu düşüşler Türkiye'ye yeni ufuklar da açabilir.
Köprüler, otoyollar, tüp geçişler, kentsel dönüşümler yapan Türkiye için demir-çelik ve petrol fiyat düşüşü ekonomik rahatlama sebebidir. Çin'den olumsuz etkilenen ülkelere rağmen, bizim bu gelişmelerden olumlu etkilenmemiz gerektiğinin iyi izah edilmesi gerekiyor. Eğer ekonomi yönetimindekiler ve siyasete hükmedenler bu gelişmelerin Türkiye ekonomisi için olumlu etki yaratacağını iyi anlatabilirlerse, BIST'in ve Türkiye ekonomisinin pozitif ayrışma içerisine girmesine kimse şaşırmasın. Ben bu beklentideyim.
Bu nedenle de Çin etkisi ile yaşanacak ek düşüşlerin, şu anda bile ucuz olan BIST'de alım fırsatı olarak kullanılması gerektiğini düşünüyorum. Türkiye çok hızlı bir şekilde yapısal üretim reformunun içini doldurabilirse, yeni anayasa ve başkanlık sistemi sürecini yeni bir siyasi kriz yaratmadan hızlı bir şekilde çözebilirse not artışı bile görmemiz gerektiğine inanıyorum. Dünyanın büyüme beklentilerinin aşağı yönlü revize edildiği bu ortamda, Türkiye'nin büyüme beklentilerinin % 3,5 seviyesine doğru yukarı revize edildiğini unutmamak lazım.Sahip olduğum bu beklentilerimi aynı zamanda uluslar arası kurumlar da(Büyüme beklentisi Dünya Bankasına aittir) destekliyorlar. Türkiye iç siyasetteki kısır döngüden çıktığı anda hızlı bir büyüme sürecine girebilir.
Peki lafı uzatmayalım, BIST bugün ne yapacak? Dünya genelindeki borsa düşüşlerine uyarak düşüşle açılırsa, özellikle şok düşüşler yapan petrol fiyatlarının olumlu etkisi ile düştüğü yerden (Tabii düşerse) yeniden toparlanacaktır. Hızla düşen petrol Türkiye'yi ve BIST'i daha da ucuz yapmıştır. Bankacılık sektörü de dahil, özellikle hava yolu şirketleri başta olmak üzere, birçok şirket ve sektör için aynı durum söz konusudur. Eğer teknik olarak bir kaç gündür uyardığım destek kırılması yaşanırsa, satma paniğine kapılmadan, alım yapmak için fırsat kollamak daha doğru olur. Çünkü eğer satış yaşanacak olursa, dış piyasa etkisi ile bu düşüş yaşanır. Ama ilk fırsatta yeniden dönüş yaşanacaktır görüşündeyim.
Gelişmelerin Türkiye'ye etkileri göz önünde tutulmadan tamamen dış piyasaya paralel hareket beklentisi doğru değildir. Lütfen sakin olun, Türkiye bu ortamdan sıyrılacaktır. Ama en büyük görev siyasilerimize düşüyor. Onların bu ortamı daha fazla riske sokacak davranışlardan ve ısrarlardan kaçınmaları da çok önemlidir.
Saygılarımla
Aydın Eroğlu
Stratejist
Finans Yazarı
www.borsaanalizci.com
Twitter: @_Stratejist_