Trump gelince FED faiz artışı ötelenir beklentisi hakimdi. Ancak yeni başkan Trump'ın ekonomiyi hızlı büyütme söylemleri nedeniyle enflasyonun da hızlı artacağı yorumları yapılmaya başlayınca işin rengi değişti. Eğer ekonomi düşünülenden daha hızlı bir büyüme sürecine girecek olursa doğal olarak aynı şekilde hızlı artması beklenen enflasyon nedeniyle de FED'in faiz atışlarının da daha sık ve daha yüksek olabileceği konuşuluyor.
Bu beklentiler dile getirilmeye başlayınca faiz korkusunun ilk vurduğu alan yine ons altın fiyatları oldu. Ons altın seçim sonrası yaptığı hızlı yükselişi aynı şekilde geri verdi. 1.252$ düzeyine düştü. Aynı şekilde borrsalarda da faiz artışı korkusunun baskıları oluşmaya başladı. Tabii bundan en çok etkilenecek ülkelerin başında da gelişmekte olan ülkeler anılıyor. Bu nedenle bizdeki Dolar kurunda yeniden yukarı baskıları görüyoruz. Bu dalgalanma tüm dünya için bir süre daha sürecektir. Trump'ın kadroları netleştikçe olası ekonomi politikaları şekillenecek ve piyasalar yönünü bu kadrolara ve politikalara göre belirleyecektir.
Trump kadroları ve politikalarının Türkiye'nin lehine olacağı görüşümü koruyorum. Büyüme ve faiz artışları belki ilk anda gelişmekte olan ülkeleri geçici olarak sıkıntıya sokabilir. Ama kurları değerinde olan bir Türkiye için rrisklerden ziyade fırsatların daha çok olacağına inanıyorum. Özellikle de BİST zaten bir kaç yıldır dünya genelinden kendi özelindeki riskler nedeniyle daha düşük fiyatlanıyordu. Negatif ayrışma yaşamıştı. İlk andaki dalgalanmalar sonrasında pozitif ayrışma yapmaya başlamasını bekliyorum. Yeterki yine kendi gündemlerrimiz ile kendi ayağımıza takoz koymayalım.
Bugün Eylül ayı cari denge rakamları açıklanacak. Gelecek veriden cari denge konusunda sapma olup-olmadığını gömüş olacağız.
Dünya ve özellikle AB bölgesi büyümeyi hızlandıracak olursa Türkiye'nin bölgeye başta otomotiv sektörü olmak üzere ihracatı da artacaktır. Ben ise özellikle ABD'nin Ortadoğu politikalarındaki gelişmelere odaklanıyorum! Bu konu bizim için çok daha önemli. Eğe Ortadoğuda atsşkes ağlanabilirse bu durumdan en çok yarar görecek ülke Türkiye olur. Tüm bölge yeniden inşa edileceğinden başta demirçelik ve çimento olmak üzere her alanda bölgeye ihracatımız artacaktır. Ama bu durum bugünden yarına olmayacak. Dediğim gibi eğer bir ataşkes uzlaşması başlarsa bu beklentim geçerli olacaktır.
Kısacası bir süre ABD başkanlık devri olana kadar ki sanırım Ocak ayının ortalarında bu süre tamamlanacakdı. Tüm dünyada olacağı gibi bizde de hem kurlarda hem de BİST'de dalgalanmalar sürecektir. Bu durumdan gereğinden fazla korkulmaması gerektiğini düşünüyorum. Hatta doğru zamanlamalar ile yapılacak al-satlar ekstra fırsatlar da yaratabilir.
Hepinize iyi bir hafta sonu dilerrim.
Saygılarımla
Aydın Eroğlu
Stratejist
Finans Yazarı
www.borsaanalizci.com
Twitter: @_Stratejist_