Tam seçimler bitti, mevcut iktidar yeniden güçlenerek tek başına iktidarını korudu derken, beklentilerin çok üstünde gelen AB tarım dışı istihdam verileri ve % 5'e inen ABD işsizlik oranı FED'in Aralık toplantısında faiz artışını başlatma riskini zirveye taşımış durumda. Eğer ABD tarım dışı istihdam verileri beklentilerden kötü gelseydi, bu takdirde seçim belirsizliği de bitti diye yıl sonu rallisi yaşanması beklentisi vardı.
Peki sadece FED riski bu beklentiye engel midir? Bence Hayır. Devamlı söylüyorum, FED'in faiz artışı aslında ABD ekonomisi iyiye gittiği için başlayacaktır. İlk faiz artışı kararı çıktığı zaman oran ve artış aralıkları için yapılacak açıklamalar önemli olacaktır. Düşük bir oran açıklanması ve faiz artışı aralıklarının zamana yayılarak süreceği ifadeleri piyasaları fazla etkilemeyeceği gibi, bir anda olumluya dönmesine de yarayabilir.
Ben FED konusunu sadece geçici bir dalgalanma nedeni olarak görüyorum. Piyasaları tümden ve uzun süreli bozacak bir risk olarak görmüyorum. Kaldı ki, FED'in bir yıldan fazladır arttıracağım açıklamalarını artık sağır sultan bile duymuştur. Bu korku ile hızla kaçacak paranın çoğu zaten gelişmekte olan ülkelerden çıkmıştır. Kaldı ki, döviz kurlarındaki son bir yılda yaşanan yükseliş bunun bir izahıdır. Bu kur seviyelerinden sonra hala FED faiz artışı başlattığında piyasalar için gereğinden fazla korkmak bana göre fazla telaş yapmak ve algı yönetimlerine kapılmak olur. Göreceksiniz FED faiz artışı süreci başladıktan bir süre sonra piyasa bu riski unutacak ve FED'in faiz artışı risklerine rağmen, BIST yükselip, kur ve faizler düşebilecektir. Sadece ilk faiz artışı kararı alındığında geçici bir kur atağı görebiliriz.
Bu arada FED riskinin yanında Avrupa Merkez Bankası ise piyasaları rahatlatıcı ve likidite yaratıcı kararlar alabilir. Bu da FED riskinin şiddetini azaltıcı etki yaratacak gelişme olur.
BIST ve bizim için FED dışında yine ön plana çıkan kendi özelimizdeki riskler belirmiştir. Başkanlık rejimi çok hızlı bir şekilde yine gündeme geldi. Hükümette kimlerin olacağı, ekonominin patronunun kimin olacağı ve ekonomi kadrolarında kimlerin yer alacağı belirsizlikleri de önemli riskler olacaktır. Yeni ekonomi kadrolarının alacak olduğu özellikle faiz politikası kararları piyasalar için yönlendirici özellik taşıyacaktır. Ancak ben başkanlık konusu da, olası ekonomi kadrosu da eskisi kadar piyasaları bozacak gelişmeler yaratmaz diye düşünüyorum. Güçlü iktidar imkanı bu riskleri azaltacaktır.
Ama başka bir risk daha var ki, o konu daha tehlikeli bir gelişme olabilir! Suriye'ye kara operasyonu kararı alınırsa, bu bir başka ülke topraklarında savaşa katılmak demek olur. Müdahale ettiğiniz gurupların ülkemiz içinde infial yaratacak terör olaylarının da artmasına neden olur. İşte benim için diğer risklerden de daha önemlisi savaşa katılma riskidir. Ama bu konuda kendi başımıza bir kara harekatına katılmayacağımızı ve muhakkak NATO gibi unsurlarla ortak hareket edileceğini düşünüyorum. Umarım savaştan bir şekilde uzak dururuz. Savaş can kaybı demektir. Buna gerek kalmayacak bir çözümün bulunmasını diliyorum.
Gap'lere Yaklaşıyoruz!
2 Kasım tarihinde ''Her Yerde Gap'ler Oluştu!'' diye teknik gap risklerine dikkat çekmiştim. Sonrasında yaşanan düşüşler bizi gaplere doğru yaklaştırıyor. Bu gap'lerin hepsinin kapanmasını şimdilik beklemiyorum. Ama bazıları bilançoları da iyi gelmediği için daha önce kapanacaktır. Endeks için ise, gapten ziyade 80.400 civarını daha güçlü bir destek olarak görüyorum. Bu seviyeye de dünkü kapanışla çok yaklaşmış durumdayız. Bu nedenle hisse bazlı ayrışmalar da yaşanabilir.
Bilançolar Bitti!
Dün dokuz aylık bilanço beklentileri bitti. Ama yeni yılla birlikte bu sefer yıl sonu bilanço beklentileri ile, asıl temettü ve sermaye artışı beklentileri gündeme gelecektir. Özellikle yüksek bedelsiz potansiyelli hisselerde her yılın başlarında spekülatif hareketler yaşandığını biliyoruz.
Kısacası artık düşüş riskinden korkmaktan ziyade, yeni alım seviyelerini kollamak daha doğru olacaktır. Yani yeni alım öngörülerimi yakında görmeye başlayabilirsiniz! Yukarıda saydığım her türlü riske rağmen, işleri iyi olan şirketlerin hisseleri piyasalardan ayrışabilir.
Saygılarımla
Aydın Eroğlu
Stratejist
Finans Yazarı
www.borsaanalizci.com
Twitter: @_Stratejist_