Genel yorumlarımda özellikle bir konuya devamlı değiniyorum;borsa da her zaman beklentiler satın alınır,gerçekleşmeler de satılır!

        Allah’a şükür ki,hem içerisinin,hem de dışarısının neredeyse bir yıldır tüm olumsuz beklentilerine durmadan satış yaptık durduk.Hatta diye bilirim ki,son beş aydır da,İ.M.K.B.’deki tüm hisselere çok şiddetli yerli yabancı satışlar gelmişti.
       Yurt dışında çok büyük ve köklü portföy yönetici finans kurumları ama devletleşti,ama bir başka grup ile birleşmek zorunda kaldı.Tabii kendilerine yapılan sermaye operasyonu esnasında,bir çogu aynı zamanda yurt dışı varlıklarını da nakite çevirip içerideki sermayelerini desteklemek zorunda kaldılar.Bazıları da kendi ülkelerinde ortaya çikan inanılmaz fırsatları değerlendirmek için,dışarıdaki daha az düşmüş portföylerini satıp,kendi ülkelerindeki alternatif yatırım fırsatları için çektiler.

      İşte tüm bu sebepler gibi birçok neden yüzünden tabiri caizse bizim hisseler de çok cazip fiyatlara indiler.

     Peki ne oldu bitti mi yani tüm dünyanın krizi,her şey hemen düzelecek mi?
    
    Tabii ki hayır!Ama bana göre bir şey belli oldu ki,o da piyasalar dibini gördü.Piyasalara hükmedenler de artık zararın boyutunu iyice anlayıp,zarar bertaraf etme tedbirlerinin devamında piyasaları işletmek için karar almak ve uygulamak safhasına geçtiler.

    Demek ki,artık arada kısmen yine sıkıntılı haberleri duysak da dipsiz kuyuya düşüşümüz sona erecek.
    Piyasaları harekete geçirecek tedbirler devreye girerse ilk ne olur?
    
    Tabii ki,ilk önce borsalar,yani hisseler yükselmeye başlar.Sırf dibin görülmesi nedeniyle bile hisseler yukarı tepki verebilir.Çünkü panikle gelen yoğun satışlar bitince ve de kıpırdanma başlayınca,bu sefer de endeksler bazında panik satışlarının %20’lere varan bir tepki yükselişleri yaşanabilir.Bu yükselişlerin hisse bazlı karşilıkları bu yüzdelerin çok üstünde olması da genel bir gösterge.

    Mesela ne yapıldı,nereye nasıl yansıyabilir?
    Hükümet’in aldığı ötv ve kdv indirimleri nedeniyle tüm otomotiv ve beyaz eşyacılarda çok ciddi satışlar söz konusu oldu. Hem onlar stok erittiler,hem bankacılar bu satışlar için kredi kullandırdılar hem de bu stokların erimesi bu ürünleri üreten fabrikaların tekrardan üretime geçmelerine deden olacak ki, daha şimdiden 159 firma devlete yaptıkları işsizlik sigortası ücreti yardımı başvurularını geri çekmisler.Yani işçimizi çikartmayalim,kısmı ücretini sen öde demişken,yok artık ben kendim de ödeyebilirim demişler!

    Otomotiv ve beyaz eşya sektörü yassı çeligin yoğun kullanıldığı üretim alanları.Eğer duyduğumuz şekilde (ki doğru ise rakamlar sonraki ay gösterecektir) bu sektörler stokları erittiyse,yeni üretim talepleri de yassı çelik üreticilerini hareketlendirecektir.

    Ama buradaki ayırıma dikkat edin!Henüz inşaat sektöründe görülen toplu bir toparlanma olmadığı için çelik üretenleri doğru saptamak lazım.Peki beyaz eşya ve otomotiv gibi sektörlerde piyasasını hareketlendirmek için sadece Türkiye mi tedbirler alıyor?Tabii ki de hayır!Bu tedbirler tüm dünya ülkelerinde alınıyor.Demek ki dışarıda da aynı sektörlerde benzer talep canlanması olabilir ve bu sektörlerin ihracatları da Ocak ayındaki %60’ları bulan sert düşüşten sonra kısmen toparlanma yaşayabilir.Bu tespitler doğru ise,fabrikaların bantları yeniden areketlenmeye başlaması ile istihdamda geri alımlar da görülecektir.

      Borsa için diğer bir çok önemli sektör de,bankalar!
      Tekniklerini incelediğimde bazılarının uzun süreden gelen düşüş trendlerini kırdığını,bir kısmının da drenç seviyelerine doğru hareket edip,düşüş trendlerini kırmayı deneyebilecekleri görüntüsünü görüyorum.

     Tüm yukarıda anlattığımız olumlu düşünceler,eğer pozitif gerçekleşmelere dönmeye başlarsa, zaten bu durumda fon ve yabancı alımlarının ilk geldiği yerler borsaların en derin ve likit hisseleri olan bankalara olur.

     Demek ki,olası banka alımları devam ederse ‘’ne oluyor?’’dememek lazım!