Aslında ara ara yer veriyorum endeks görüşüme yazılarımda. Benim endeks olarak beklentim iyi, hatta çok daha iyiydi. Ama 19 Mart İmamoğlu operasyonları kur ve faizleri yükseltip, yabancının aynı Naci Ağbal döneminde olduğu gibi, tam giriş yaparlarken bir anda karlarının kaybolmasına neden oldu. Bu nedenle de yabancı tahvil ve hisselerde hala satıyorlar. & kusur Milyar dolar toplamda tahvil ve hisse satmışlar. Bu durum iyi değil. Beni de tedirgin eden bu konu.
Diğer tarafta o tarşhten beri 20 Milyar dolar rezerv satıldı denen açıklamalar da var, 40 Milyar Dolar satıldı diyen de. Ama yeniden iç siyaseti gerecek bir konu olursa, bu durumda rezerv satışı ile kurları durdurmak çok zor olur ve TCMB faiz artışı yaparak politika faizlerini yeniden %50'lere çeker. Bu da borsadan yabancının iyice gitmesine neden olur. Ama mesela, İmamoğlunu ve Ümit Özdağ'ı yine yargılarlar ama serbest bırakarak yargılarlar. Bu yabancıdaki güvensizlik havasını biraz azaltır. Yeniden girmelerini destekler. Neden yabancıya dikkat çekiyorum, çünkü yabancısız biz bize yeterli olmuyoruz da ondan.
Ama ben yine de en geç bir ay içinde yükselişe geçmeyi bekliyorum bu şartlarda. Ama bu şartlarda kalacak mıyız onu bilemiyorum. 18 Mart yaşanmasa, Trump'ın bize %10 tarifesi ile TCMB parayı koyacak yer bulamayacaktı. Ama bu tabloyu iç siyasette ve yargıda güveni sarsarak bozdular bana göre. Ama bana göre diyorum, belki de ben yanılıyorum. Protesto yapıyorlar diye gençlerin bu şekilde tutuklanmaları normal değil. İnsanlar için iddianameyi sahiplenerek Cumhurbaşkanı ve bakanların sanki mahkeme sonuçlanmış gibi suçlamaları da normal değil. 2008-2009 yıllarında balyoz ve ergenekon gözaltılarını ve iddianameleri hatırlıyorsanız aynı bu şekildeydi. O zaman da cumhuriyet savcısı Zekeriye Öz için, Cumhurbaşkanı Gül de, Başbakan Erdoğan da destek çıkıyorlardı. Ama mahkemeler sonuçlandı tüm komutanlar suçsuz çıkıp serbest kaldılar. Ama onların yerine gelenler orduya hain darbe yaptırmaya kalktı sonra. Peki savcı, hakim, emniyet mensupları ne oldu? Ya kaçtılar, ya da hapisteler. Cumhurbaşkanı ise kandırıldım dedi. Ama o zaman da gizli tanıklarla insanlar içeri atılmıştı. Şimdi de. Şimdi bu tablolar benzer şekilde yaşanırken, daha nelerin yapılabileceğini bilmediğim için piyasaların akıbetini de tam yorumlamak mümkün olmuyor. Bana verin tüm yetkiyi, ne yapacağımı bildiğim için muhteşem günler gelecek derim. Ama şu anda iktidarın neleri yapacağını emin olun bilmiyorum.
Yani bir bakın, önceki seçimde muhalefete oy vermeyin oylar DEM'e, PKK'ye ve Apo'nun serbest bırakılmasına gider diyorlardı. Şimdi ise bunları diyenler Apo mecliste konuşsun diyor. DEM Parti ile görüşüp, CHP ile görüşmüyorlar. Neredeyse tüm CHP belediye başkanlarına ve belediyelerine karşı operasyonlar yapılıyor. Az önce de Zonguldak CHP Belediye Başkanı ifadeye çağrıldı haberi geçti. Olabilir, işlenen bir suç varsa ifadeler alınır. Ama yıllardır AKP belediyeleri zamanında İstanbul için de Ankara için de hatta kendi partilileri medya önünde ne ithamlarda bulundular ama hiç birisi soruşturmaya tabi olmadı.
İşte böyle yaşananları görünce, insan demokrasi, yargı ve güven konusunda sorun varsa, acaba yabancı böyle bir ortama gelir mi, ekonomik ve finansal hatalar sürerse enflasyon ve faziler düşer mi diyor? İstediğiniz kısa bir cevabı veremedim ama çok denklem var iç içe olan. Trump nasıl yaptıkları ile piyasaları sallıyor, biz de de durum çok farklı değil. Ama ABD kendi rezerv parası ile borçlu iken, bizim borcumuz ise kur cinsinden. Sorun da bu zaten. Yanlışlar kurları yukarı çekince her şey alt üst oluyor.
Yine de iyimserim. Beklentilerimi iyi yönlü koruyorum. Ama aynı hatalar sürer, daha da büyürse, o zaman maalesef süreç çok daha uzar. Sonuçta yine sat ve git denen mayıs ayına geliyoruz. Öncesinde gereksiz düştüğümüz için ümitliyim bu mayıs için. Ama ya yine yanlış yapmakta devam edersek. Tabi yanlış da kime göre, neye göre? Ben yansımalara bakıp, gidişi bozan kararlar yanlış diye yorumladığım için böyle diyorum.
Bu kadar yazınca da ne kadar yararım olur şüpheliyim. İyi geceler.