Günaydın.
Doğru bir soru ve dikkat edilmesi gereken bir konu. Ama iki yönü de var!
Halka açıklık ne kadar yüksekse, açık hisselerin şirketi kontrol etmeye yetecek kısmından çoğu halkın elindeyse, o zaman çok fazla yükselmezler. Önce uzun bir süre ziklarla ellerindeki hisse sayılarını arttırmak isteyenler baskı kurarlar. Bu arada şirket bilançolarını da kullanırlar maalesef. Ne zaman ki, dolaşımdaki hisselerin çoğunu toplayıp, taşıyanları dökerler o zaman hisse yükselişe geçer.
Diğer açıdan da bazı fon ya da büyük yatırımcılar da, halka açıklığı yüksek ama yatırım alanları ve bilançosu nedeniyle potansiyeli yüksek olan şirketleri kollarlar. Uygun ortamı ve fiyatı yakalayınca şirketin yönetim hakkını ele geçirecek şekilde piyasadan hisse toplarlar. Sonra da bir anda şirketin sahibi olurlar. İşte bu nedenle halka açıklığı yüksek hisselerin suni düşük tutulması da bunu yapanlar için risktir.
Ben artık bir yerde bu baskının bitmesini bekliyorum. Ama maalesef ülkemizde her alanda manipülasyon yapılabildiği için tahminlerimizde de zorlanmalar oluyor. Süper bilançolar bir anda cezalarla falan bile bozulabiliyor. Dediğim gibi ben bu hisseden çok umutluyorum. Maalesef yatırımcıların dökülmesi operasyonuna kurban gidiyor diye düşünüyorum.
Halka açıklığı çok az olanlarda da, tüm hakim patron bu nedenle istediği yerde baskı kurar, istediği anda fazla çıktı diye düşününce ek satış yapar diye de bir risk vardır. Ama halka açıklığı düşük olanlar daha çok temettü verirler. Açıklığı çok olanda ise bu oran düşük olur. Çünkü dağıtılacak olan temettü açıklığı az olanda patronlara, çok olanda yatırımcılara gider.
Saygılarımla
Aydın Eroğlu
Stratejist
Finans Yazarı
www.borsaanalizci.com
Twitter: @aydineroglu_