Günaydın. Tabiki bu çok haklı ve doğru bir talep. Öncesinde de gelmişti. Zaten normalde çok daha erken paylaşırdım. Ramazan öncesi son bir-iki ay geç saatlere çalışmak zorunda kaldığım için sabah kalkışlarım gecikmeye başladı. Bu da yazılarımı geciktiriyor. Bu sabah geç kalmasının nedenini beklenti yazımın başında yazdım. Zaten her zaman böyle olmaz. Ama normali de erkene çekmek için en geç 07:30'da kalkma konusuna özen göstereceğim. Bunun için de gece en geç 01:00 gibi yatmam gerekiyor. 

Sorun artık çok sayıda hisse olmasından kaynaklanıyor. Bunların hepsini gece teknik taramam gerekiyor. Sayı çok arttığı için ciddi zamanımı alıyor. Sabah erken kalkıp, hepsini teknik inceleyip paylaşımlarımı yetiştirmem mümkün değil. Bu nedenle gece de çalışmam gerekiyor. 

Şimdi gün akışımı yazayım siz de neden zorlandığımı anlamış olun! 
              18:10'a kadar zaten ekran başındayım. Sonra akşam yemeği hazırlığı. 19:00-19:10 gibi akşam yemeği. Sonrasında sizler günlük işleri unutup ailelerinizle ortak zaman geçirirken, ben 20:30'a kadar eşim ve evdeyse küçük kızımızla sohbet, muhabbet yapıyoruz. Sonra alt kata inip tv.de bir şeyler açıp ya direk karşısında oturup onu izleyerek kafa dağıtmak istiyorum, ya da ekran başına oturup, tv.yi kendime doğru çevirip bir taraftan radyo dinler gibi göz ucu ile ona bakarken, diğer taraftan da piyasadaki yurt içi ve dışı gelişmeler ile haberleri taramaya başlıyorum. Bu arada da tekniklere bakıyorum. İşte eğer buna en geç 22:00 gibi başlayabilirsem gece 01:00 olmadan bitirme şansım var. Ama her zaman olmuyor ki. Empati yapın, hayatım tamamen iş ve ekran başına döndü. Kendime özel zaman kalmadı. Zamanı kullandığım dilimleri gördünüz. Çıkıp, sahilde yürüyeyim demeye zamanım yok. Bu nedenle kendime kondisyon bisikleti aldım. Ama onu da insan çok keyifle yapamıyor. 

Dışarı çıkamadığım için d vitamini eklikliğim başladı. Doktor d vitamini takviyesi verdi. Şimdi her neyse, gece diyelim 01:00 bitirdim. Gidip yatsam bile, başımı yastığa koyunca hemen uyuyan biri değilim. Tüm bunları yapınca, beyinde düşünceler sürmeye devam ediyor. Uykuya dalmam bazen 1-2 saati bile buluyor. Bu nedenle baş ucu kitaplarımı okuyup, öyle kafamı dağıtmak istiyorum. Bunu bazen 3 sayfada, bazen 20-30-50 sayfada başarabiliyorum.

Daha önceleri ofise giderken 06:40'da kalıyordum. 07:50 civarı ofiste oluyorduk. Kahvaltım vs önüme geliyordu. Pandemi döneminde ofise gitmeyi bıraktım. Artık evden çalışıyorum. Arada ofise gitsem de, bunu sürekli hale döndüremedim maalesef. Evde çalışırken ise, 07:30 sonrası sabah kedi köpekleri beslemek ritüelim var. Sonra güne bir Türk kahvesi ve üç cevizle başlıyorum. 10.00 ya da diyetisyen programıma göre 11:30'da kahvaltı yapmam gerekiyor. Ama haftada iki gün yardımcımız varken sorun yok. Diğer günler bunlara bile zaman bulamayınca kahvaltım bile aksıyor. 

Görüyorsunuz, işimizin günlük akışı nedeniyle bu gecikmeler yaşanıyor. Hisse sayısı eskisi gibi az olsaydı, sabah erken kalkıp, sonra da bunlara yetişebilirdik. Ama sabah tekniklerin hepsini bitirme şansım artık yok. Mecburen geceden çalışmam gerekiyor. O zaman da kendinizi benim yerime koyunca, aksama sebeplerini zaten anlıyorsunuzdur. 

Ama genelde önemli bir gündem varsa, o yazılarımı zaten her şekilde erken paylaşmaya çalışıyorum. Bugünkü gibi, rutin ve tekrarlanmış bir içerik paylaşacaksam, sürelerinin geçe kalması çok büyük kayıp yaratmaz diye ihmal ediyorum olabilir.

Size hayatımın günlük akışını tüm detaylarıyla anlattım. Ama bazen misafiriniz geliyor. Bazen de siz misafirliğe gidiyorsunuz. O zaman gece çalışma saatleri sarkıyor. Destek-Direnç paylaşımlarıma bakarsanız gece 03:00'te bile çalışmak durumunda kaldığımı görebilirsiniz. Ondan sonra da yatıp sabah aynı saatte kalmak hakikaten bazen çok zor oluyor.

Ama yine de erken yazmaya, paylaşmaya özen göstereceğim. Sadece beni anlayın istedim. Bir şeylerden feragat edersem bu aksamalar olmaz. Ama hangisinden feragat edeyim? Sevgiler.

    Saygılarımla
    Aydın Eroğlu
     Stratejist
   Finans Yazarı
www.borsaanalizci.com
Twitter: @aydineroglu_