İşte bunu ifade etmek istedim zaten. İnanmanız lazım hisselerinize yoksa kendi kendinizi yersiniz. Ama hakikaten beklentiler bazen hisselerde biter. Öyle durum olunca da şartlar ve kayıplar ne olursa olsun değiştirmek, başka yerde zararların telafisini aramak gerekir.
Ben bu hisseler için beklenti değişikliğine sahip değilim. Ama hakikaten bu kadar da olmaz yani. Geliyor geliyor yine dirence takılıp tekrar geri geliyor. Yok artık diyor insan. Umarım bu süreç artık bitsin.
Ama işte bu durumun da sadece hisse ile ilgili olmadığını söylemek istiryorum. Umarım demokrasi ve hukuku iyice zedeleyerek, dış ilişkilerimizde de büyük sorunlar içinde kalarak ekonomiyi ekstra bir krize sokmayız. Çünkü yeniden bir finansal ve devamında da ekonomik kriz yaşayacak olursak, tüm beklentiler planlar bir çok hisse için ötelenir. Çünkü yabancılar sıkılıp yeter diye satarlarsa, o zaman bu satışları karşılayacak para uzun süre çıkmaz. 2001 krizi zamanında yanlış hatırlamıyorsam yabancı takası % 40'lara inmişti. Benzer şekilde ülkenin ekonomik ayarları iyice kaçacak olursa böyle bir yabancı takası borsayı allak bullak eder. Bu hisselerin pahalı olduğu için yaşanmaz. Türkiye'ye olan inanç kaybolduğu, hukuka olan güvenin azaldığı gibi nedenlerle yaşanır. Hisseler iskonolu iken daha da iskontolu olur.
Derdim bunu yaşamadan ülkeyi ayağa kaldırmak. Yoksa 2002'de dünya sıralamasında çıktığımız 17'ncilikten yeniden 20'nci sıraya inmiş durumdayız. Üstüne bir kriz daha yaşarsak o zaman bu sıralamada 24'lerin bile altına ineriz. Yazık değil mi bu kadar geçen süreye.
Ama maalesef bunu siyasilerin, ülkeyi tek başına yıllardır tüm yetkilerle yönetenlerin düşünmesi lazım. Biz ise şu anda yıllardır benzerleri hep yaşanmış ama iktidar aleyhine yapılan itirazları yok sayarak tamamladığımız seçimleri, bu sefer şimdi kazanan taraf muhalefet olunca çıkmaza sokuyoruz. Umarım bu süreç artık tamamlanır ve ülke önceliklerine döner.
Saygılarımla
Aydın Eroğlu
Stratejist
Finans Yazarı
www.borsaanalizci.com
Twitter: @_Stratejist_