Üretimin artması ama aynı zamanda üretim maliyetlerinin de artmaması önemlidir. Siz girdi maliyetlerini bu şekilde arttıracak olursanız, o zaman gördüğünüz gibi her türlü fıratçılık dahil fiyat artışları yaşanır. Zaten bu nedenle devamlı ÜRETİM ÜRETİM ÜRETİM diyorum. Ama ithale bağımlı bir süretim değil.
Ülkenin doğalgaz ve petrolde % 90 üzerinde bir dışa bağımlılığı varken, ege dahil tüm şehirlerinizi doğalgaza bağlıyorsunuz. Peki bu ürünlerin fiyatları ya da döviz kurları arttığı zaman girdi maliyetleriniz ve cari açığınız otomatikman artmaz mı? O zaman neden bu bağımlılık yaratılıyor? Çünkü en güzel vergi kaynağı enerji, otomotiv, elektronik de ondan. Vergiyi adil bir şekilde yayamadıkları için, dolaylı vergileri arttırmak en büyük hedef oluyor.
Tabiiki bunlar yanlış. Ama nafile. Bunu anlayan bir iktidar halen gelmedi. Her alanda rant ekonomisi hakim. Üretim artışı yerine hemen ithalata yönelerek üretim mi artar. O zaman kalıcı fiyat düşmesi mümkün mü? Ama ithalatçı zenginler ortaya çıkar. O zaman da her yerde aracılık ön plana çıkar. Gıdada üretenler %3-5 ile bu işi yapmaya çalışıp, her türlü iklim ve üretim risklerini göze alacaklar. Aracılar ise, her kademede % 50-100 hedefi ile tüketiciye gelene dek % 300'leri bile bulan fiyat artışlarına neden olacaklar. Hem de hiçbir doğa koşulları riski yaşamadan.
Saygılarımla
Aydın Eroğlu
Stratejist
Finans Yazarı
www.borsaanalizci.com
Twitter: @_Stratejist_