Bizim gibi halka en büyük zararı oluyor. Yoksa kriz yanlış yapanların değişmesine neden oluyor olsa girsin. Ama öyle olmuyor gördüğünüz gibi. Ülkede bu denli yanlışa rağmen hala halkın güvenini kazanamayan bir muhalefet var.
Türkiye'de henüz sağ-sol anlayışı oylarda hakim. Bu nedenle lideri ilgi çekecek bir sağ parti kurulmadığı takdirde iktidarın oy kaybı sınırlı kalır. Zaten bu nedenle en çok oyu alanın başkan seçileceği başkanlık sistemine geçildi. Her şekilde seçmen sola ya da sol adaya oy vermez düşüncesi hakim çünkü.
Bu nedenle ben ülkemin bir vatandaşı olarak gönlüm krizler olmadan değişecekse iktidarlar değişmesinden yana. Yoksa olacak yeni ve korkulduğu gibi bir kriz çok yıkıcı boyutta olabilir. Emin olun ki, zararı yine en çok halka dokunur.
Diğer taraftan, tüm ülkeler para basabilir. Talebi karşılayan üretimi olanlarda karşılıksız paralar enflasyonda patlama yaratmaz. Ama üretimi yeterli olmayan ve bizim gibi ithal ekonomisine bağımlı olan ekonomisi kaldırmayanların döviz kurları ve enflasyonları fırlar. İşte zaten devamlı ÜRETİM ÜRETİM demeye devam ediyorum.
Ama zamanında çok yüksek enflasyona rağmen yine de seçim kazanlar olduğunu göz ardı etmezsek, iç piyasada ödeme sıkıntısı oluşursa, devleti yönetenler nasıl ki, baskı ile faizleri düşük tutup, bugün bu tabloya neden olduysalar, yine benzerini yapıp, emisyon arttırıcı önlemleri de kullanabilirler. Umarım bunlar olmasın. Ama olmaz olmaz diyemem. Fakat dediğim gibi, siz tam para basayım derken, dışarıdan da farklı nedenlerle para fon girişleri başlarsa, o zaman kurlarda korkulan boyutta artış olmaz. Kurlarda yüksek artışlar yaşanmazsa ithale dayalı üretim yapımız korkulduğu kadar enflasyon üretmez.
Saygılarımla
Aydın Eroğlu
Stratejist
Finans Yazarı
www.borsaanalizci.com
Twitter: @_Stratejist_