Merhaba!
Normalde site üyelerim dışında gelen soruları genelde cevaplamıyorum. Ama sorunuz sitemdeki bir çok üyemin de aklında olan ve ilgileneceği bir soru olduğu için cevaplamak istedim. Ancak sonuçta görüşümün benim kişisel öngörülerim olduğunu ve hiç bir garantisi olmayan düşüncelerim olduğunu belirtmek isterim.
Türkiye ile Rusya arasındaki ilişkiler çok hızla düzelme yoluna girdi. İsrail ile yeniden ilişki kuruldu. Hem Rusya hem de İsrail gazının batı ülkelerine nakledilmesi için anlaşmalar yapılıyor. Türkiye önümüzdeki yıllarda Irak ve İran petrol ve gazının da aktarımı konusunda tam bir anahtar ülke olacak.
Türkiye'yi AB'ye alsınlar almasınlar, Türkiye batının gelişmiş ülkeleri için çok önemli bir ülkedir. Çünkü dikkat ediyorsanız artık yaşlanmış ve tüketime doymuş batının büyüme sorunları baş gösteriyor. Ama bu ülkeler yine de ürettiklerini birilerine satmak zorundalar. İşte bundan sonraki dönemde batı için tüketecek yeni pazarları yaratmak ve bu pazarlara ulaşmak zorundalar. Dünya için önümüzdeki dönem en önemli pazarlar Orta Doğu ve Afrika ülkeleri olacaktır. Tabii ki Türkiye de genç ve tüketen nüfusu ile bu iki bölgenin haricinde çok önemli bir pazar olma özelliğindedir.
Türkiye hem Orta Doğu'da hem de Afrika'da çok etkin bir ülke olduğu için, bir çok batılı şirket bu pazarlara ya Türkiye'de kuracakları üsleri ile ya da direkt Türk partnerleri ile girmek zorunda kalacaklardır.
Ayrıca Türkiye'nin çevresindeki ülkelerde yaşanan savaşlar nedeniyle de, Türkiye kendi ülkesinde barınamayan insanların yeni çekim alanıdır. Ruslar, Türki Cumhuriyetler, Orta Doğu ülkeleri ve Afrika'daki ülkelerinin geliri iyi olanları için Türkiye yerleşme niyetiyle hedef seçilen ülkelerin başındadır. Bu nedenle son yıllarda yabancıların konut almaları artmıştır. İstanbul dünyada en değerlenen gayrimenkul alanlarının başında yer almaktadır.
Dikkat çektiğim ülkelerin ve bölgelerin ön plana çıkması ile, özellikle üçüncü hava alanı tamamlanınca Türkiye bu ülkelere ve uzakdoğuya transit aktarım ülkesi konumuna gelecektir.
İşte kısmen dikkat çektiğim tüm bu gelişmeler Thyao ve Pgsus'un çok hızlı büymesine neden olacaktır görüşündeyim. Aslında her iki şirket de gayet iyi bir büyüme ierisinde iken, yaşanan Rusya krizi ve güney doğu başta ülkemizin birçok yerindeki terör eylemleri hava yolu şirketlerimizi olumsuz etkilemiştir. Ama bu sorunların kalıcı olmayacağı görüşündeyim. Türkiye'nin İsrail, Rusya ve İran ile ilişkilerini hızlı geliştirmesi, Suriye ve Mısır dahil sorunlu ülkelerle bile yeniden diyalog başlatma niyeti yaşanan sıkıntıların geçici olacağını gösteriyor.
Türkiye kim iktidar olursa olsun, önümüzdeki dönem çok ciddi büyüme gösterecek bir ülkedir. Bu görüşüm doğru ise hava yolu şirketlerimiz de aynı büyümeye ayak uyduracaklardır. Thyao ve pgsus'un yeni uçak siparişleri şirket yöneticilerinin de aynı görüşte olduklarının göstergesidir. Yaşanan terör ve Rusya krizleri her iki şirketin hissesini de olumsuz etkilemiştir ama bu durum onların sonraki dönem değerlenmlerine mani değildir görüşündeyim.
Bilanço olarak bakınca Pgsus için ucuz diyemem ama, teknik analiz olarak bakınca bu fiyatlarda ciddi dip oluşturduğu ve yükselişe geçmek üzere olduğunu öngörüsündeyim. Artık 2013 yılından beri süren düşüş trendinin kırılmak üzere olduğu görüşündeyim. 14,30 ve 14,90 seviyeleri geçilirse bu trend kırılacak ve yükseliş sürecine girecek diye düşünüyorum.
Sektör ve her iki şirket de uzun vadeli taşınabilecek gelişmeye açık yatırım hisselerim içinde yer alıyor. Görüşüm doğru ise maliyet fiyatlarınıza hatta karlı rakamlara gelmeleri çok zor bir durum değildir. Tabii maalesef yaşadığımız terör riskinin yeni üzücü tekrarları bu görüşümü öteleyebilecek gelişmeler olur.
Saygılarımla
Aydın Eroğlu
Stratejist
Finans Yazarı
www.borsaanalizci.com
Twitter: @_Stratejist_