Size de hayırlı Ramazan'lar Sinan Bey.
1) Bu durum genelde yönetim hisselerinin el değiştirmesi sonrasında yaşanıyor. Şirketlerde yönetim payının el değiştirmesi halinde, SPK kararları gereği küçük yatırımcılara çağrı yapılması zorunluluğu vardır. Bu sayede yatırımcıya, yeni patronu tercih etmeyecekse elindeki hisseyi çağrı yoluyla satmak imkanı sağlanır.
Bir de, mevcut yönetime sahip olanlar ya da, bir satış sonrası yönetim payını satın alanların borsa kotundan çıkmak istemesi nedeniyle de çağrı yapılabilir. Yeni sahip konumuna gelen yeni ana ortağın borsadan çekilerek bir takım denetlemelerin dışında kalmak istemesi bu karar neden olabiliyor. Halka açık şirketlerin üzerinde SPK ve İMKB denetimleri daha fazla oluyor. İçlerinde ekstradan dolaşanları istemiyor olabilirler. Aynı zamanda hisselerinde kendileri dışındakilerin yaptığı spekülasyon ve manipülasyonlardan da rahatsızlık duyulabilir.
Bunların yanı sıra, borsada diğer dış şartlar nedeniyle yaşanılan kontrol dışı düşüşler nedeniyle, bir takım yatırımlar nedeniye kullanılan krediler için hisse teminatları veriliyorsa, düşen fiyatlar kredilerin teminat arttırımı baskılarına neden olabilir. Ani gelişmelerle bu stresleri yaşamamak da istiyor olabilirler.
Zamanında büyümek için kaynak sağlamak niyetiyle halka açılma yaşandıysa, bu ihtiyaç bitip de yatırımcılara verilmiş olunan payları geri almak istiyor da olabilirler.
Olası bir yeni ortaklık ya da satış öncesinde, yeni gelecek ortak ya da yeni gelecek sahip, yatırımcı dertleri ile uğraşmak istemeyebilir. Bu nedenle hisseler borsadan çıkartılıyor da olabilir. Yani sonrasında yönetim devri gerektirecek bir satış daha yaşanabilir. Hatta, bunun fiyatı daha da yüksek olacaksa, çağrıda toplanacak hisselerden de ekstra kâr elde etmek isteniyor da olabilir.
Benzer bir çok neden olabilir.
2) Hisse sahiplerinin çağrıya uymak zorunluluğu yoktur. İsterse hissesini satmayabilir. Ancak eğer borsa kotundan çıkmak için bir çağrı yapılıyorsa, çağrıya uyulmazsa, borsa kotundan çıkıldıktan sonra, borsa gibi aktif bir ikinci el piyasası bulamayacaktır. Artık, elindeki hisseyi satma ihtiyacı duyduğu zaman, şirket sahiplerine başvurmak zorunda kalacaktır. Şartlara göre, çok daha düşük fiyatlara maruz kalabilirler.
Açıkçası, borsa kotundan çıkacak hisseler için yatırımcıların riskleri bana göre daha büyük olacağından, ben borsa kotundan çıkmak nedeniyle yapılacak çağrılara uyulmasının faydalı olacağını düşünenlerdenim.
Bunun dışında, sadece yönetim paylarının el değiştirmesi nedeniyle yapılan ama borsada kalınmaya devam edilecek çağrı hallerinde ise, çağrıya uymayanların ekstra riskleri yoktur. Aslında borsada kalınmaya devam edilecek yönetim el değiştirmesi yaşanılan satışlarda, yeni patron yatırımcının elindeki hisseler için çağrı yapmayı pek istemez. Çünkü bu ek yeni maliyet demek olur. Bunu SPK zorunluluğu nedeniyle de yapıyor olabilir. Fakat bu durumda da genelde, çağrı sonrası fiyat düşüşleri daha çok rastlanılan bir durumdur. Bu nedenle çağrıda verip, daha sonra düşebilecek alt fiyatlardan geri almak hedefi de bir düşünce olabilir.
Saygılarımla
Aydın Eroğlu
http://www.borsaanalizci.com