Gülsen Hanım,
Öncelikle şunu bilelim, imkb ve hisseleri aslında dış borsalarla kıyaslanmayacak kadar iyi. Bunu hep söylüyorum. Ama bizim hisselerimizin yaklaşık % 63-77 arasındaki bir payı yıllardır yabancıların elinde bulunur. Şu sıralar sanırım bu oran % 64'ler civarında. Dünyanın gelişmiş ülkelerinde ciddi bir finansal kriz yaşandığı için, hisselerimizin büyük çoğunluğunu taşıyan yabancılardan, kendi sıkıntıları nedeniyle de bu satışlar olabiliyor. Durumları kötüleştikçe, mecburi anlamda da bu satışları gelebilir. Bu nedenle bizdeki satışarın nedeni hisselerin ya da Türkiye'nin görünümlerinin kötü olmasından kaynaklanmıyor.
İşte bu nedenle, bu tarz sebeplerle yaşanan düşüşler sonrasında, yükseliş tepkisinin görülmesi için illahaki özel bir sebep ya da yeni para paketine de gerek olmaz. Ama kalıcı yükselişin sağlanması için, yurtdışında finansal krizin çözüm adımlarının atılması şart. Bunu yaparlarken de ben yeni para paketlerine de gerek olacak diye düşünüyorum. Ama şimdilik bunun için Yunan seçimleri beklenecektir düşüncesinde olduğumu söyleyip, o tarihe kadar olacak yükselişlerin geçici olacağını yazıyorum bildiğiniz gibi.
İMKB için aslında biliyorsunuz uzun süredir 54.400 civarlarına inebileceğini yazıp, nakittin % 50'si bu seviyelerdeki alımlar için saklanması gerektiğini çok defa yazmıştım. Endeks tam oraya gelip bir çok hissede % 10'lar bazında yukarı tepkiler yaşandı. Maalesef ben dışarıda yaşanmasından çekindiğim teknik düşüşler nedeniyle, imkb bu seviyelere indiğinde öneri yapmaktan çekindim. Dış borsalar bizim 54.000'i gördüğümüz seviye sonrasında ciddi düşüşler yaşadılar. Ama imkb yine de 54.000 seviyelerinden 56.200'lere tepki yükselişini yapabildi. Yani en baştan söyleyip yazdıklarımıza adım adım uysak, bu yaşananlar buraya kadar zaten beklediklerimiz gibi olacaktı. Yani imkb için beklemediğimiz bir gelişme yaşanmıyor. Sadece biz kendimiz bu beklentilerimize uymadığımız için, neden imkb yükseliyor diye düşünüyor olabiliriz.
Yurt dışındaki yükselişler bana göre birer tepkiden ibaret. Öncesinde bir haftadır sert düştükleri için, arada bu tip beklentilerle düşüşe tepki ara yükselişler yaşanabilir. Bunun için de illahaki faiz indirimi ya da yeni para paketinin çıkmasına gerek yok. Beklentisi ile bu yapılıyor. Ama sonrasında bu beklentiler gerçekleşmezse yeniden satışların gelmesini beklediğimi de yazıyorum. Bugünkü beklenti yazımda da görebilirsiniz.
İşin zorluğu, neredeyse tüm gelişmiş ekonomiler finansal bir kriz içindeyken, çocukluğumuzdan beri tek başına bu tip krizlere girmeye alışık olduğumuz ülkemiz, çölde vaha denecek gibi iyi bir durumda. Bir çok alanda yeni yatırım kararları alınıyor. Tasarruf, teşvik paketleri çıkıyor. Yabancılara bir çok yatırım alanları hedef gösteriliyor. Küçülen bir çevrede büyüyen bir Türkiye görülüyor. Böyle olunca da İMKB'yi yorumlamakta işimiz çok zor oluyor. Kendi kendimize baktığımızda yükselmemiz için her neden var. Ama dışarı ile entegre baktığımızda yabancıların anlattığım sebeplerle bile olabilecek satışaları ummadık anda bizi de düşürebiliyor. Bu satışlarda kimse eder değer aramaz. Amaç nakit yaratabilmek oluyor.
Tespitlerinizdeki riskler nedeniyle benim de öneri yapamadan seyrettiğimi görüyorsunuz. Bir üst desteklerde gelen önerilerim sonrasında gelen satışlarda nasılda yakalandığımız için, benzer korku ile 54.000 önerilerini kaçırdım. Ama yeniden realize seviyelerinde olabiliriz diye, fazla heyecana kapılıp, dışarıda beklenilen kararlar alınmadan 54.000'de yapmadığım yeni önerileri, 56.000'lerde yapıp da bir hata daha yapmak istemiyorum. Bu günler zor günler. Avrupa ve ABD soruna nasıl çözüm bulabileceğine bir karar verememişken, bizim ülke ve imkb olarak karar almakta zorlanmamız çok normal.
Bakın bu arada tahvil faizimiz düşüyor. Petrol düşüyor. Bunların hepsi bizim için aslında çok olumlu gelişmeler.
Saygılarımla
Aydın Eroğlu
http://www.borsaanalizci.com
