Kur konusu çok farklıdır. Tamamen ülkeye olan güven nedeniyle arz talep dengesi ile belirlenir. Ki, biliyorsunuz brexit gündeme gelince İngiltere gibi bir ülkenin parası bile yarı yarıya değer kaybetmişti.
Demek istediğim son dönemlerde AB ülkeleri ile ilişkiler yeniden ısınıyor. Cumhurbaşkanımız Almanya ziyareti yaptıktan sonra 90 kişilik üst düzey iş adamı grubu ülkemize geldi. Aynı şekilde cumhurbaşkanımız şimdi de Fransa'ya gidiyormuş. Gördüğüm o ki, herkes ile kavgalı olmanın yaramadığını anlamış gözüküyoruz. Bu tip ziyaretler sonrası bir takım yatırım kararları ve anlaşmaları çıkacaktır. Ki, Almanya yenilebilir enerji yatırımlarına ilgili. Bu da, bu yatırımlara katılmak isteyenlerden döviz girişleri olacak demektir.
Biz bence en kötüyü yaşadık. İçeride ve dışarıda yaşadığımız gerginlikler hem dışarıdan fon girişlerini durdurdu. Hem de içeride yok bankalardaki paralara el konacak, yok döviz kurları düşük değerlerle sabitlenecek gibi manipülatif korkularla ülkeden ciddi bir para kaçışına neden olduk. Ama artık kaçandan daha çok para girişi olacağını bekliyorum. Bu beklentim nedeniyle dediğiniz gibi bir yeni kur aratağını beklemiyorum.
Ancak her türlü iç dış siyasi gerilimler bu dediğinize neden olabilecek gelişmelerdir. Eğer beklemediğimiz böyle bir gelişme yaşanırsa, o zaman hayır hiç bir şekilde o kurlar bir daha görülmez diyemem, daha üstü bile böyle zamanlarda geçici de olsa görülebilir. Buna neden olabilecek en büyük risk, halkbank davası ile ilgili piyasaları bozacak büyüklükte bir yaptırım kararı olur. Ama ben o konuda bile ortamın yumuşamasını bekliyorum. Bunun ilk sinyalini İran konusundaki ambargoda ülkemize ya da şirketlerimize istisnaların uygulanmasında göreceğiz. Ya da görmeyeceğiz.
Güzel düşünceleriniz için teşekkür ederim.
Saygılarımla
Aydın Eroğlu
Stratejist
Finans Yazarı
www.borsaanalizci.com
Twitter: @_Stratejist_