ECB iki hafta evvel Euro bölgesi bankalarına verdiği 3 yıl vadeli yüz de 1 faizli 489 milyar Euro'dan sonra, bugün de ekonominin canlanmasına katkıda bulunmak için faiz indirimine gider mi göreceğiz. Aynı zamanda Mario Draghi'nin açıklamalarında faiz dışında da, ne mesajlar vereceği önemli olacak.

     Piyasalarda şimdilik faiz indirimi yönünde bir beklenti yok. Eğer böyle bir karar alırsa, zaten şuan bile cazip olan Türk tahvillerinin daha da cazip hale gelmesine de yarayacaktır. Türkiye'de faizler ve kur üzerinde oynanan spekülasyon yatışıp da, daha üstlerin olmayacağı anlaşıldığında ciddi bir yabancı talebinin tahvillerimize yönelmeye başlamasını bekliyorum. Ki, dün de bono piyasamıza ciddi bir yabancı ilgisinin olması bu yönde bir ön sinyal olarak görülebilir.

    ECB'nin faiz kararı öncesinde İspanya ve İtalya'nın tahvil ihaleleri var. Özellikle İspanya'nın 3 yıllık bir tahvil ihalesine çıkıyor olması, oluşacak faiz açısından oldukça önemli bir sinyal olacak. Olası faiz düşüşleri halinde, Euro bölgesinde gerilim düşmeye başlayabilir. Aksi halde piyasalarda realizeler görülür.

    Bizde ise, Merkez Bankası'nın dün bankaları yüz de 5,75 ile fonlaması faizdeki gerilimi biraz düşürmüş durumda. Ayrıca dün açıklanan cari açık verilerinde aylık bazda kısmi bir düşme görülüyor olması da olumlu bir gerçekleşmedir. Dünkü bu gelişmeler banka hisseleri ile birlikte borsamızın dışarıdan bir nebze olumlu ayrışma göstermesine imkan yarattı.

    İçte dışta havanın yatışmaya başlaması İMKB'de de olumlu bir hava yaşatabilir. Geri kalmış olduğumuz yükseliş farkını pozitif ayrışma ile yerine koymaya çalışabiliriz. Ancak 53.000 geçilmeden dediğim gibi, temkini elden bırakmak doğru olmaz.

    Borsa olarak biz teknik açıdan biraz  daha iyiyiz. Ama dış borsalar dirençlerindeler. Bu nasıl yansıma yaptıracak göreceğiz. Ama hisse bazlı hareketlerin görülmesi gayet normal olur.

          Aydın Eroğlu
 www.borsaanalizci.com