Öncelikle dünkü beklentilerimizde tabiri caizse, tam bir ters köşe durumu yaşadık. Daha iyi bir piyasa, en azından fazla çıkmasa bile 62.500 seviyesinin test edilmesini beklerken, ciddi bir realize ile karşılaştık. Piyasaları etkileyiciler için kısa kısa notlar düşeyim;
Dün FED'den gelen açıklamalar, yeni bir ekonomik destek paketinin olmayacağı, faizlerin uzun süre daha düşük kalmayı sürdüreceği, vadesi bitecek faizsiz tahvillerin yerine yeniden yenileri alınarak, bir süre daha dolaşımdaki parasal bolluğun sürdürüleceği, büyüme beklentilerinin düşürüldüğü, istihdam açığının daha da artacağı yönünde oldu.
AB liderleri toplanıyor. Ama Merkel liderler zirvesinden Yunanistan'a bir yardım kararı çıkmayacağı yönünde bir açıklama ile, Yunanistan'a yardımda en azından bir takım şartlar oluşmadan ayak direyeceğinin izlenimini verdi.
Dünya Bankası tarafından ülkeler için açıklanan raporda Türkiye'nin önümüzdeki 20 yıl içinde dünyanın en üstünde yer alacak olan zengin ülkelerden biri olabileceği beklentisi vurgulandı.
Bugün MB PPK toplantısı yapılıyor. Saat 14:00'te açıklamalar gelecek.
Genel kanaat faizlere dokunulmayacağı. Lakin munzam konusunda da benzer bir beklenti olmasına rağmen, BDDK kararları sonrasında 0,50 puan da olsa bir arttırım ihtimalini söyleyenler de var. Geçen ay önceki kararların yansımalarının görülmesi için belli bir süre izlenilmesi gerektiğini söylemişlerken, bir ay sonra ek bir arttırım kararı almaları ne kadar tutarlı olacaktır bilemiyorum! Ancak dün bankalara bir anda gelen satışlar sanki bu yönde bir riskten çekinildiğini gösterdi. Bu arada Vakbn gibi bazı bankalarda ciddi satışlar oldu ki, zaman zaman geçmiş aylarda da yaşadığımız sert fon çıkışlarının bir benzeri izlenimi edindim. Bu durum, bir munzam artışı nedeniyle yaşanmış olabilir. Eğer bugün 14:00'teki PPK açıklamalarından munzam ve faiz artışı kararı çıkmazsa, bankalar üzerindeki tansiyon biraz düşecektir.
BDDK'nın tüketici kredilerinde karşılık arttırımlarına giderken dokunmadığı taşıt kredilerine, bankalar üzerinden ciddi bir taşıt kredisi kullanımı olmadığı için dokunulmadığı, çünkü genel taşıt kredilerinin özel finans şirketleri, finansal kiralama şirketleri gibi kurumlar tarafından yaygın olarak sağlandığı, bu nedenle de Merkez Bankası'nın bu kurumların kredi kullandırımlarında bir takım düzenlemelere gidebileceği gibi bir düşünce ifade edilmeye başlandı. Yani bu olursa, BDDK kararları sonrasında dokunulmadı dediğimiz taşıt kredilerine de, talebi daraltıcı şekilde dokunulacağı beklentisi oluştu.
Cari açık tedbirlerinin alınması gayet olumlu. Ancak bunun koordineli yapılması gerektiğini düşünüyorum. Halbuki yaşanılan gelişmelerden, her kurum kendi kafasındaki tedbiri uygulamaya kalkıyor gibi bir düzensizlik görülüyor. Bu kararların kurumların birlikte toplantıları sonrası arka arkaya alınması çok daha doğru olurdu. Bu şekilde parça parça olması, piyasaya olan güvenin azalmasına neden oluyor.
Dün YSK ( Yüksek Seçim Kurulu ) 'nun BDP tarafından desteklenen bağımsız millet vekillerinden Hatip Dicle'nin millet vekilliği düşürülmesi sonucunda, bağımsız millet vekillerinden topluca istifa ( ki yemin etmedikleri için bu mümkün değil), Meclise gitmeme gibi düşünceler dile getirildi. Yapılan açıklamalarda Dicle'nin millet vekilliğinin geri verilmemesi halinde ülke genelinde kaos çıkacağı restleri çekildi. Dün piyasanın ilk anda düşmesine sebep olan konuların başında bu gelişmenin büyük olduğu düşünülüyor. Bugün bağımsız millet vekilleri Diyarbakır'da bir toplantı yapacaklar. Bu toplantıdan izlenilmesi gereken yol konusunda çıkacak olan kararlar önemli olacaktır.
Şuanda dövizde yaşanan yükseliş, benim strateji yazılarımda da değindiğim, cari açığın asıl merhemenin kurların artması düşünceme uygun bir şekilde, ama piyasalar tarafından gerçekleştiriliyor. Ancak kurlardaki bu yükselişin de, piyasa tarafından değil, kur rejimi değişikliğine gidilerek otoriteler tarafından yapılması gerektiğine inandığımı yazmıştım. Bu şekilde olması, aynı şekilde kaza ile ( ! ) bir de faiz arttırımı yapılmaya kalkılırsa, sonradan gelecek sıcak para nedeniyle yeniden kur düşmesi yaşanılır ve cari açık için yapılanların boşa çıkmasına neden olabilir.
İşte bu kadar belirsizlik ve ani değişkenlik yaratabilecek dış etkenler varken, borsa tahminleri yapmaya çalışıyoruz değil mi :) . Olsun , tüm bunlara rağmen bu toz bulutu kalkınca biz yine de iyi gelişmelere gideceğiz düşüncemi koruyorum. Yükseldiği için korkulan dövizin, tam tersi cari açık ve borsa fiyatlarına olumlu etkilerinin olacağını göreceğiz ama bunun için şu sıra yaşanan belirsizlik döneminin geçmesini bekleyeceğiz. Hükümetin kurulması, belirsizliği bitirecek etaplardan biri olacaktır.
Her şeyi söyledik de, endeks ne olacak ? Dünkü gibi mi tahminde bulunayım :) Alınacak PPK kararlarına göre şekillenmeler yaşayacağız. Aşağıdaki seviyeleri hepiniz biliyorsunuz. 60.800, 59.800 ve 58.000. Yukarıdaki seviyelerin ise, sınırı yok ama doğru kararlar halinde ! Düşüşlerde panik yapmayıp beklemeye geçin. Nakitte olanlar da, düşüşlerde alım yaparlarsa doğru olur. Ama gerektiğinde hepimiz beklemeyi bileceğiz. Hepinize iyi seanslar.