Çok Zor Bir Dönemden Geçiyoruz!

22.11.2018 09:20
  •  A 

Hakikaten ekonomik verilerimiz çok da iç açıcı değil. 3-4 senedir arka arkaya gelen seçim sandıkları bir türlü bitmiyor. Doğal olarak da seçim riskleri varsa, bu sefer oy için gevşek iktidar politikaları izlenebiliyor. Bu da ekonominin tedbir alması gerekirken, daha gevşemesi riskini yaratıyor.

Çevremizdeki bölge Avrupa ya da ABD'deki ülkelerin sahip olduğu komşular gibi çöpsüz üzüm değil. Her bir komşumuzun yaratabileceği ya da yarattığı ayrı bir sorun ile mücadele etmek durumunda kalıyoruz. 

Devlet içinde devlet yapılanması sorunu halen çözülemediği için, bürokrasi, yargı, ordu, akademisyen, iş dünyası vs gibi alanlarda FETÖ temizliği adı altında operasyonlar sürüyor. Doğal olarak da dışarıdan ülkeye bakanlar için tedirginlik verici görüntümüzden halen kurtulamadık.

Bankaların piyasa değerleri için çok düşük diye düşünürken, acaba son kur ve faiz yükleri nedeniyle sermaye sorunları var mı, batak kredilerindeki risk çok daha mı yüksek, bundan sonra sermaye karlılıkları uzun süre düşük kalabilir korkuları dile getiriliyor.

Siyasi gerilimler zaten yıllardır bitmiyor. Hukuk sorunları için ek söze gerek yok. Bir çok sıkıntılı örnek yaşıyoruz. Olası seçimlerde sonuçlar piyasalarda nasıl etki yaratacak belirsizlikleri de mevcut.

ABD ile ilişkiler düzeliyor mu, yoksa sahte bir tablo mu var netleşmiş değil. Eğer halkbank konusu sorunsuz ya da az hasarla atlatılırsa, FETÖ'ye verilen destek kesilirse, YPG ya da aslında PKK ile yıllardır sürdürülen ilişkiler Türkiye'nin istediği gibi kesilirse belki o zaman düzeliyor diyeceğimiz ABD ile ilişkiler halen belirsizlikler taşıyor.

TCMB rezervleri Türkiye'nin önündeki dış borç taahhütlerini karşılamaya yeterli değil iken, iptal edilen hazine borçlanmaları gözleri korkutuyor. Seçimler sonrasında çok daha derin bir borç yükü karşımıza çıkar ve kur ve faizlerde yıkıcı bir yükseliş daha yaşanacak diye yorumlar var.

Bunun gibi daha bir çoğunu sıralayabileceğimiz  sıkıntılarımız var. Bu sorunlar öyle hepsi bir kerede çözüldü denecek konular değil. Ayrıca da iki gelişmeye bakarak sorun kalmadı işte bak çözülüyor denecek kadar da saflıkta sorunlar değil. Hepsi bir şekilde bir biri ile irtibatlı iç içe girmiş özellikler taşıyor. Denklem içinde denklem var. 

Sorunlara Düz Mantık İle Bakmak Yanlış Olur!
              Saydığımız ve sayabileceğimiz bu sorunlara ve çözümlerine düz mantık ile bakmak, yansımalarını da düz mantık ile değerlendirmek doğru değil.

Misal Kaşıkçı cinayetinde Suudilere karşı sıkıştırma ve prensi yerinden etmek için elimizdeki tüm imkanları kullandığımız için, Suudiler Türkiye'yi boykot kararı almışlar. Buradan bakınca sıkıntı var deriz. Ama diğer taraftan Suudiler içinde bulundukları bu sorunla mücadele ederken brent konusunda üretimi kısma hamlesi yapamadılar. Brent sert şekilde düşüyor. Bu da enerjide dışa bağımlılığı çok yüksek olan ülkemiz için çok büyük bir tasarruf imkanı yaratmış durumda. Ki, brent için çok daha düşük fiyatlara inebilir beklentileri de var. 

Yukarıda saydığımız sorunlar bugünün sorunları değil. Son 5 yıldır kademe kademe artarak gelen sorunların geldiği durumu içerdiği için, zaten yerli yabancı bir çok fon ve yatırımcı yıllar içinde tedbirini alıp, ülkeden çekilmişti. Şimdi ise bize bu sorunlar sıralanırken, 2 sene evvel darbe denemesini ve güneydoğudaki şehir terörünü görüp ülke iç savaşa mı gidiyor korkusuna kapılıp kaçmış olan sermaye ülkenin yerinde ve yoluna devam ettiğini gördükçe geri gelmeye başlayabilir. Bu nedenle hiç beklemediğimiz bir sermaye girişi bu açıdan yaşanabilir. 

Gelişmekte olan ülkeler fonu içinde saydığımız tüm bu sorunların korkuları yüzünden Türkiye'ye verilen pay zaten yok denecek kadar azaltılmıştı. Ratinglerimizin çöp durumuna gelmesi fonları çok önceden ülkemizden çıkacağı kadar çıkartmıştı. Şimdi ise, dış ilişkilerin kısmen düzeldiği, içeride korkuların azaldığı görülünce Türkiye'ye ilgisi artacak fonların Türkiye paylarında artışa gitmelerine şahit olabiliriz. Çünkü yabancı fonlar uzun dönemli yatırımları hedeflerler. Her şey düzeldi dendiğinde çok geç olacağı için, o zaman mevcut seviyelerin çok üzerinde alım yapmak zorunda kalmamak için, bu seviyelerde alımları başlarsa bunu sürpriz olarak görmemek gerekir. 

Yabancı gözü ile bakınca 1.7 cent civarında olan BİST'in iyi günlerinde 5 cent seviyelerine çıktığı düşünülürse, yabancı açısından BİST'in ciddi iskontolar taşıdığını unutmayınız.

Buna rağmen çok karlı olmalarına rağmen halen bir çok şirket hissesine satışlar geliyor. Evet doğru ama, yabancının 2-3 sene, hatta daha bile önce bu hisseleri almış olacağına bakarsak, aslında şu an satışlarında bile büyük karlar yaparak portföylerini kapatıp, kar primlerini almak için de bu satışlar yapılıyor olabilir. Lakin yine aynı kurumlar için yapılan bu satışlar, yeni dönem için açılacak yeni portföylerin iskontolu yeni alımlar yapmalarına da yarayacağını unutmayınız. Bu nedenle bir süredir satan yabancıların bir süre sonra aynı şekilde ısrarla alıma geçmelerine şahit olursak, o zaman da ne oluyor dememek lazım.

Bu arada işlemlerin önemli bir hacmi de algoritma ile çalışan otomatik makina işlemleri olması da ayrı bir zorluk yaratıyor.

İşte görüyorsunuz, çok zor bir dönemden geçiyoruz ve yorumlaması düz mantıkla düşünerek yapılacak gibi değil. Bir gün evvel alım düşüdüğümüz hisselere gelen satışlar sonrası panik yaşarken, bir gün sonra aynı hisselerin çok daha düşük değerlerinde bırakın alım yapmayı, öncesinde aldığımız daha maliyetli hisseleri zararına satsak mı diye düşüncelere sahip oluyoruz.

Bu nedenle lütfen sakin olun diyorum. Evet büyük kayıplar var. Evet büyük korkular da var. Ama detaylı izahatlerimi görüyorsunuz. Yeter ki, bu görüşlerim haklı olsun. Eğer haklı isem dip oluşumu diye düşündüğüm bu dönem bitince, zararların telafisi de çok hızlı olacaktır. Ama hisse bazlı toparlanmaların çok daha hızlı olduğunu görebiliriz. 

Hepinizin kazançları göreceğiniz huzurlu günlere en kısa zamanda gelmesinizi dilerim.


    Saygılarımla
    Aydın Eroğlu
     Stratejist
   Finans Yazarı
www.borsaanalizci.com
Twitter: @_Stratejist_


  • 21.11.2018
    09:28

    Son iki gündür yabancı borsalarda düşüşler yaşanıyor. Bir gün önceki düşüşlerinden pozitif ayrışma ile kapanış yaşamış olan BİST, dün ABD borsalarında ve Almanya Dax'da % 2'leri geçen yeni düşüşler yaşanınca, bir gün önceki farkı da kapatarak % 3 üzerinde düşüş yaşadı. Maalesef bu işleri... Devamı »

  • 20.11.2018
    09:45

    16/11 tarihli yazımda ''Türkiye Daha Büyük Bir Krize Mi Gidiyor?'' başlığı altında böyle bir düşüncede olmadığımı yazmıştım. Ancak, sakıncalı davranış olarak da kamunun hoyrat harcamalar yapması, seçim ulufeleri dağıtması, TCMB rezervlerinin düşmeye devam etmesi halinde bu risk geçer... Devamı »

  • 19.11.2018
    08:58

    Günaydın ve iyi haftalar arkadaşlar. Bugün bir şey yazmak istemedim. Son iki yazımın içerikleri güncel geliyor bana. Bu arada çok yüksek karı olan ihracatı da iyi bazı şirketlerde halen yabancı satış baskıları sürüyor. Bu durum onların kötü olduğunu göstermez. Sadece satan fonun nedense halen s... Devamı »

  • 16.11.2018
    08:57

    Sanayi Üretimi Verisi Gelecek! Bugün 10:00'da Eylül ayı sanayi üretimi verisi açıklanacak. Önceki veri % 1.7 iken, beklenti % -2 düzeyinde bulunuyor. Sanayi üretimi tahmincileri en çok yanıltan verilerden birisidir. Ama Eylül ayında düşüş beklentisi gerçekleşecektir diye düşünüyo... Devamı »

  • 15.11.2018
    08:24

    Endeks 90.000 ile 96.000 aralığında işlemlere sıkışmış durumda. Hatta son hafta bu aralık 91.500 ile 94.000 aralığına oluşmaya başladı. Dış piyasalara satış geldi, içeride şu gerilim var diyerek satışlar geliyor iniyoruz yazdığım desteklere. Sonra da halkbank şöyle, petrol böyle deniyor çıkıyoruz di... Devamı »