Ne diyebilirim ki!

Yapılmaması gerekenleri yaparsanız netice bu olur. Şimdi türlü spekülasyonlar var. bu iki ayda 400 baz puan toplamda faiz indirimi olacak diye. Yani bunu düşünmeleri bile kabus. Ülkenin bu iki ay çok yüksek dış borç ödemeleri var. Hal böyle iken ve net rezerv swap hariç eksi iken kurun bu kararlarla çıkması gayet doğal. Bir yerden sonra da artık güven tamamen kayboluyor. O zaman da panik fiyatlamalar yaşanıyor. Böyle zamanlarda kalıcı olmasa da, her türlü kur seviyesi görülebilir. Sonra görülen zirvelerin çok altına düşebiliriz ama aradaki zirveler birçok dengeyi alt üst ediyor.

İşte tüm bunların yansıması nedeniyle toplam tasarrufların % 56.7'si DTH olmuş durumda. Bir ülke insanı düşünün kendi parasına güven tamamen bitmiş. Ama tarsarrufunu dth yapınca belki cebindeki para olarak kendisini koruduğunu düşünüyor ama, ülkeye verdiği hasar nedeniyle çok yerden bunun faturası kendisine çıkıyor.

Kısacası yıllardır bu konularda uyardım durdum. Belki o dönem bu yazdıklarımı bazılarınız siyasi bakış açısı nedeniyle sanmış olabilir. Ama bakın bugün yaşadıklarımıza...

 TCMB'nın özerk olmasını kabul eder ve ona göre davranırız. Tüm kamu ihalelerinin denetlemelerini gerektiği gibi yaparız. Otoyol ve köprüleri hiç para vermeden yap işlet devretle yaptık diyoruz. Ama yılda iki kez geçiş garantisinde eksik kalan kısmın karşılığınıdöviz bazında ödüyoruz. Projeleri yaparken ve bittiğinde dolar kurunu düşünün. Bir de şu anki kurları. Bu işin ülkeye maliyetinin hala olmadığı söylenirse, kime inanalım artık. Hani cumhurbaşkanlığı seçim sisteminden sonra kur sorunu bitecekti?

Tüm bunlar olurken, meclis diye bir kurumun varlığından haberdar mısınız?  Meclis var mı yok mu belli değil. Kısacası bu haliyle cumhurbaşkanlığı yönetim sistemi ülkeye yaramadı. 

Hep diyorum sorun sadece ekonomik, finansal, siyasi değil ki. Anayasa mahkemesi kapanmalı deniyor. Anayasa Mahkemesi kararına saygı duymuyorum deniyor. Bazen bu kararlar uygulanmıyor. AİHM kararlarına uyulmuyor. Uluslararası kara para takibinde gri listeye alındık. İşte tüm bunlar bugün yaşadıklarımıza neden oluyor.

Artık bizim yazacağımız bir şey de kalmadı. Çünkü insan normal olarak olması gerekeni düşünüp söyler. Ama olmaması gerekenler yapılırsa bizim söyleyeceklerimizin de bir anlamı kalmaz ki.

Bu nedenle en azından hisse hareketlerini bilançoları ve teknikleri ile doğru yakalamaya çalışıyorum. Şükür şu ana kadar bunu başardık. Ama inanın bu bile çok zor.

Gece gece başınızı ağrıttım. Ama her gün bu konuların arasında piyasa stratejisi yapmak nedenli zor beni anlıyorsunuzdur.

İyi geceler.

    Saygılarımla
    Aydın Eroğlu
     Stratejist
   Finans Yazarı
www.borsaanalizci.com
Twitter: @aydineroglu_