Klgyo için 200 baz puan indirim dileğiniz, Dövizde 10.00 TL üstü rekorları gösterir. Ülke için çok büyük bir fatura çıkartır. BIST sert satış yiyebilir. Böyle bir ortamda gayrimenkul hisseleri pozitif ayrışmakta zorlanır.
Şunu hepimizin anlaması çok önemli! Kalıcı bir enflasyon düşüşü olmadan yapılan zorlama faiz indirimlerinin geri dönüşü, yüksek kur ve daha da yüksek faiz artışı şeklinde olur. 2018-2019 sürecinde yanlış hatırlamıyorsam, zamanında 200 baz puan indirimle kontrol edebileceğimiz kurları, zorla faiz indirmeye kalktığımız için, arka arkaya iki kerede 1125 baz puan artış yaparak sakinleştirebildik. Ama sonrasında kredi fazileri de çok ciddi katlamıştı. Devlet konut sektörünü mevcut kredi faizlerinin çok altında faizlerle desteklemeseydi, sektörde ciddi iflaslar sözkonusu olabilirdi.
Kısacası böyle risk ve belirsizliklerin çok olduğu zamanlarda gyo'lar çok da ideal yatırım alanları olmaz. İhracatı yüksek, nakiti ve dövizi bol sanayi şirketleri çok daha güvenli limanlar olurlar.
Çok daha yüksek öngörü beklentili olan açık öngörümün gerçekleşmesi için, enflasyonda kalıcı düşüşün başladığını görmemiz ve Türkiye'ye yabancı girişlerinin başladığını görmek lazım. Ama tabii hisse özelinde kanal istanbul ya da kendi özelinde bir projeye ortak gelmesi, büyük bir devlet ihalesi alınması söz konusu olursa, o zaman bu süreç çok daha hızlı yaşanır. Ama böyle bir durum olduğu konusunda hiç bir bilgim ya da beklentim şu an yok maalesef.
Nağci Ağbal'ın alınması sonrası kur, faiz, enflasyon'da yaşanan artışlar sektörün en büyük sorunul oldular. Kur yükselişi olmadan hatta ikisinin de birlikte düştüğü bir ortamda dediğiniz gibi 200 baz puanlık bir indirim olsa, o zaman sektör bundan çok pozitif yararlanırdı. Bu ortamda böyle bir indirimi doğru bulmadığım gibi, anlattığım nedenlerle çok da riski bulurum.
Saygılarımla
Aydın Eroğlu
Stratejist
Finans Yazarı
www.borsaanalizci.com
Twitter: @aydineroglu_