Banka batışları sonrası piyasa beklentilerinde bir ay önceye göre ciddi değişiklikler oldu. Öncesinde 50 baz puanlık artış konusunda genel bir beklenti vardı. Banka batışları yaşanınca, bu ortamda FED faiz artışını göze alamaz düşüncesi hakim oldu ve beklentiler pas geçmesi ya da 25 baz puanla yetinmesi konusunda değişmiş durumda. Benzer bir durum Credit Suisse sıkıntısı yüzünden Avrupa Merkez Bankası ECB için de söz konusuydu. Ama ECB enflasyonu kontrol altına almayı daha öncelikli sorun olarak gördü ve 50 baz puanlık faiz artışı yaptı. Ben benzer durumun FED'de de yaşanmasını, yani enflasyonu öncelikli görüp, faiz artışı yapılmasını bekliyorum.

Yaşanan banka krizlerinin ana nedeni zaten enflasyon altında verilen bol ve düşük faizli krdilerden kaynaklanıyor. Bankalar topladıkları bol likiditeyi kredi olarak piyasaya satamıyorlarsa, para boşta kalmasın diye, nasılsa düşük faiz sürer beklentisi ile gidip kamu tahvillerine yatırıyorlar. Bunu yaparken olası likidite ihtiyacını dikkate almadan yaptıkları takdirde, şu an yaşanan tahvil faizi yükselişleri başladığında, mudiler paralarını çekmek istedikleri zaman likidite yetersizliği sorunu yaşıyorlar. Bunu aşmak için ellerindeki tahvilleri yükselen tahvil faizleri ortamında satınca da zarar ediyorlar. Kısacası sorun sadece faiz artışı değil, bankaların risk planlamasını doğru yapmamalarından kaynaklanıyor. Şimdi hatalı bankalar yüzünden yine enflasyon altında faiz vermeye başlanırsa, bu durum ekonomilerindeki enflasyonun daha büyük sorun yaratmasına neden olur. O yüzden ben FED'in de faiz artışını yapmasını bekliyorum. Pas geçmesini doğru bulmuyorum. Eğer pas geçerse yine suni bir tablo oluşacak. Borsa ve ons altın suni bir yükseliş yaşayacak ama sonra enflasyon artışı görülecek olursa yeniden faiz artışı yapmak zorunda kalacaklar. Bu durumda o zaman borsaya ve ons altına olumsuz etkisi yine büyük olacak. Eğer suni piyasalara neden olmak istemiyorlarsa 50 baz puanlık faiz artışı yapmaları gerekir diye düşünüyorum. En iyimser tahmin ise 25 baz puanla yetinmeleri olur diye düşünüyorum.

Banka batışları nedeniyle para piyasalarında güvenli liman arayışları adres olarak ons altına yönelmeyi yarattı. Bu durumun devamı, yani batışlar sürmeye kalkarsa onstaki yükseliş sürüp, yeni rekor seviyeler görülebilir. Ama ben ons altında yaşanan yükselişi şu an için biraz spekülatif görüyorum. Eğer faiz artışı olursa ki, olmasını bekliyorum. Bu takdirde ons altında fiyatların 1900$ altına geri gelmesini bekliyorum. Ama teknik olarak da 1959$ üstünde kalan ons altının fincan-kulp denen bir formasyonun gereği olarak 2070$-2200$ seviyelerine gitmesini beklerim. Yani gördüğüm tekniğin gerekleri bu. Ama şu an bir flama aşağı yönlü kırılmış. Bunun gereği de 1900$ altına inebilecek bir ons görüntüsüdür.

FED açıkladığında ne yapacak göreceğiz. Daha ötesini o zaman yazar, konuşuruz. Şimdi yeniden bize, yani BIST'e dönelim. BIST ne yapacak? Kritik bir seçime gidiyoruz. Öncelikle borsanın ve birçok sektörün fiyatlarının ciddi iskontolar içerdiği görüşündeyim. Ama sorun, olası iktidar değişiminden rahatsız olanlardan gelecek satışlardan kaynaklanıyor. Bir gün önceki yazımda da bu konuya değindim. Onu okuyabilirsiniz. İşte bu belirsizlik nedeniyle seçim öncesinde satış baskıları görülüyor olabilir. Bunun boyutunu bilmemiz mümkün değil. 

Bilinmesi gereken BIST ucuz ve yabancı ciddi düişmüş durumda. Seçimlerden sonra kim çıkarsa çıksın doğru para politikalarına dönmek zorunda kalacağı için yabancı ilgisi artacaktır diye düşünüyorum. Bu değişimin de yerli yabancı fonları yeniden borsaya çekmesini bekliyorum. Ama maalesef şu an satış baskıları sürüyor. Teknik olarak uyarısını çok kez tekrarladığım 4980 seviyesinin altında kalan endekste düşüş riskinin sürebileceği uyarımı tekrarlıyorum. DD Tablomuzda bu seviyeleri görebilirsiniz. 5054-5065 seviyelerinin üstüne atamazsak satış baskısının sürdüğünü ve BIST'in 4500 seviyelerine doğru düşmeye devam ettiğini görebiliriz. Hatta olur mu bilmem ama, 4500 seviyesine düşer ve o seviyeyi de aşağıya kıracak olursa, omuz baş omuz (OBO) denen bir düşüş formasyonu tetiklenir ve daha da sert kayıplar yaşanabilir. Tekrar ediyorum bu durumun borsanın ve şirketlerin ederleri ile bir ilgisi yok. Yabancıdan da ekstra yüksek satış gelmiyor. Varlık Fonu alımları da var. Demek ki, buna rağmen düşüyorsa, uyarılarını yaptığım olası iktidar değişiminden rahatsız olanaların satışları geliyor olabilir görüşündeyim.

Ama bu ortamda hiç mi hisse alınmaz? Eldekileri satalım mı peki? Ben hisse alınmasını ama kademeli alımı doğru buluyorum. Düştükçe, seçim sonrası beklemeyi göze alıp kademeli alımlar yapılması doğru olur görüşündeyim. Ama aldıktan sonra gerektiğinde yüksek maliyetli yakalanmayı göze almanız lazım. 

Yok eğer bu riski göze almam, hele bir sandık açılsın diyorsanız, o zaman kısa vadeli mevduat ve döviz de seçim sonrasına kadar durulacak bir dres olabilir.

Hayırlı Ramazanlar!
              Bu gece ilk sahura kalkacağız. Mübarek Ramazan ayının ülkemize ve İslam alemine hayırlı olmasını dilerim.

NOT: 10:15 civarı Ekotürk tv. bağlantım var. Gündem hakkında gelecek soruları cevaplayacağım.

Hepinize sağlık ve bol kazanç dilerim.

    Saygılarımla
    Aydın Eroğlu
     Stratejist
   Finans Yazarı
www.borsaanalizci.com
Twitter: @aydineroglu_